Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
04.54
"Bu sabahların anlamı sensin Daha gece bitmemiş bile Fakat ben erkenden kalkmışım Seni düşünmeye başlamışım Gün epey uzun sürecek Seni düşünmekse bir ömür Zaman birbirini kovalayacak Bense hep seni arayacağım Bulabilecek miyim bir meçhul Sen oradasın fakat ulaşılmazsın Sana giden yollar kapalı biliyorum Olsun varsın seni sevmek yine de güzel (Jack Brighty'den)
"Bir gün bir şeyi istersin, ertesi gün tutkuyla, ölesiye ona bağlanırsın, daha ertesi gün onu istediğinden utanırsın, arzun yerine geldiği için hayata lanet edersin. İşte insan hayatta kendi isteğinin peşinden serbestçe giderse böyle olur. Bastığımız yeri yoklayarak yürümeliyiz; bazı şeylerden gözlerimizi çevirmeliyiz, mutluluk hülyalarına kapılmamalıyız, mutluluk elimizden kaçarsa isyan etmemeliyiz; hayat budur işte... Kim demiş hayat zevk ve mutluluktur. Ne saçma düşünce! Hayat hayattır, bir ödevdir, ödev dediğin de çetin bir iştir. O halde ödevimizi yapalım..."
İvan Gonçarov
İvan Gonçarov
Oblomov
Oblomov
Reklam
İnsan biteceğini bile bile bir ilişkiye başlar mı?
Bugün hayatımda ilk kez yazı yazıyorum bu sayfaya. Bilirsin, edebî kişilik sende resmi kişilik bendeydi her zaman. Ve yine bilirsin ki, böyle yazılar yazmayı hiç beceremem. Hayatımın en zor dönemi demeyeceğim, daha zor günlerim olmuştu ama sensizlik beni bi hayli yordu. Seni zaten özlemiştim. Düşündüm, o gün sana son kez sarılmıştım ve ikimizde
DÖNGÜSEL EYLEMSİZLİK VE BIRAKTIKLARI
Sadece kaçıyordum. İçimdeki buydu işte, bir kaçış; yönü yok, yüzü yok. Sanki geriye bıraktıklarını düşünmeden evi terk eden buzdan bir adam gibiydim. Yüzüm de yönüm de kaçışımla eşdeğerdi. Esasında mutsuz da değildim. Belki biraz şükür provası biraz vaaz dinletisi geleneksel ve hipnotik bir etki yaratabilirdi üzerimde. Ama denedim. Çok denedim.
yamalı ve eksik şeyler. ne genciz ne tastamam. bozulmuş yerlere gidip bozulmuşluklar ekeceğiz. bozuk hasatlar alıp ekşi meyveler yiyeceğiz. razı geldiklerimize hayret ederken razı gelemez olacağız. gözlerimizin parladığı son bahar eskidi. zaten güzel şeyler gerçekçi değildi. birilerine bir şeyler anlatacağız dinlemelerini önemsemeyerek. birileri bir şeyler anlatacak, hatırlamayacağımızı bileceğiz. büyüyeceğiz boyuna, karnımızdaki deliklerle birlikte büyüyeceğiz. birilerinin karınlarındaki deliklere sokacağız burnumuzu. deliksiz karınlara tüküreceğiz. adını unutacağız dünkü bizin. hatırlamaya çalışacağız bozuk ağızlardan duyup. şeyler bulacağız beklenmedik. çığlıklar ve kahkahalar ve havai fişekler bulacağız. sanacağız bin kere bulmayı. elimizde patlayacaklar bulacağız. ellerimiz patlayacak ararken. yamalı şeyler ve eksiklik. bir sürü on puan vereceğiz. tek potada eritemeyeceğiz alkışları. bir kere bile geçirmeyeceğiz eşikten. on puan, on puan olmayana on puan vermekti. şimdi sanal kalplerin sonsuzluğunu vereceğiz. binlerce plastik gülmek ve tükenmez öpücük. bir kere bile geçirmeyeceğiz eşikten. parçalar bulacağız birleşmeyen. yarım yamalaklarımızdan ikram edeceğiz bar taburelerinde. taksiyi bölüşmeyeceğiz. uç uca eklenmiş yalanlar üç kere dönecek etrafımızı. seni ve sana bir şeyler. arayacağım ve bir daha. her gün en tazesini bulacağız. yamalı şeyler ve eksiklik.
o gün içim bir kere daha eksildi. bu kez ona değil, hayata kırılmıştım. hayat bazı insanların kalbini daha çok kırar.
Reklam
Minik bir anı
bir iki sene önce felan yurttayken merdivenin başında iki kız bir konu hakkında tartışıyorlardı. hangi namaz daha önemlidir, diye. ben de tam da aşağıya iniyordum, bana sordular. ben de ikisi de şaşırtarak dedim ki, ikindi namazı. ikisi şok oldu, hiç beklemiyorlardı, devamında şu ayeti kelimenin mealini söyledim, [bakara 238] Namazları ve orta namazı aksatmadan kılın, huşû içinde Allah’ın huzurunda durun. , namazı ve orta namazı, yani ikindi namazını iki kez soyleyerek altını çiziyor. düşünürsek nedenini bulmak zor değildir, gün içinde en çok yoğun olduğun zamanda işini gücünü bırakıp gittiğin için. [her namaz önemli lafı yanlış anlamayın lütfen]
Riyakarlık ve ahlak üzerine...
Riyakarlık diyince aklımıza   "ibadette gösteriş yapmamak"  gelse de aslında çok geniş  bir bağlama sahip. TDK riyakarlığı  "toplumun, insanlığın etiğine, dinine aykırı yapılmakta olan davranışlar" veya "insanları yanıltmak veya aldatmak amacı ile, kendi çıkarları dahilinde yalan söylemekten kaçınmayan kişi" olarak
"Durmadan azalan her şeyin yerini durmadan artarak alan bir şey var: Her gün biraz daha suçlu olmak.." -
Adalet Ağaoğlu
Adalet Ağaoğlu
BEYZA ALKOÇ - BUL BENİ
Aklımda birkaç cümle vardı oradan ayrılırken, Musa Erman'ın bana söylediği "Belki de bu hikayenin eksik sayfası sensin Derin." cümlesi dönüp duruyordu kafamın içinde. Sonra kendi sesim yankılanıyordu kulaklarımda, "Bu bilye bana şans getirsin." Sonra Aziz Ata'nın sesini duyar gibi oluyordum, "Senin olsun, şans
Reklam
BEYZA ALKOÇ - BUL BENİ
Telefonda kısa bir sessizlik oldu. Ne o bir şey söyleyebildi, ne ben. Tam o sırada gözüme masada duran mavi bilye çarpıverdi. Hüzünle gülümsedim. Ayağa kalktım ve mavi bilyeyi elime aldım. "Ama bilyen yanımda.." diyerek sırt çantamın fermuarını açtım, bilyeyi en ön göze koyup fermuarı kapattım, "Belki bana şans getirir oralarda.'' "Umarım." dedi Aziz Ata. Sesi artık daha ciddiydi. Sanki sesinin tınısından bir şeyler eksilip gitmiş gibiydi, bir şeyler kaybolmuştu.. "Her şey için teşekkür ederim Aziz Ata." dedim, "Kısaydı ama güzel bir arkadaşlıktı. Kendine çok iyi bak. Belki bir gün kaldığımız yerden devam ederiz. Döndüğümde bir şeyler değişmemiş olursa tabi... Kim bilir." Aziz derin bir nefes aldı. "Rica ederim," dedi, ismimi bile söylemedi, ''Sen de. Sen de kendine çok iyi bak..."
Nötron proton elektronlar Cernde maddenin daha küçük boyutlarına dönüştürülmeye çalışılıyor.Binbir türlü hal. Kuark-Siccim..-..Hiçlik>Esmaül hüsna Onlar Allahın nurunu söndürmek istiyorlar Şeytani orduyla birlikte seddi delip,Manyetik kutupları değiştirip güneşi batıdan doğurma İlerde maddenin en küçük boyutuna zerrelere dönüştürüp Sura yolladıklarını düşünün o nötron protonların çıktığı o Allahütala her gün yeni bir iştedir dendiği yere Allah nurunu tamamlayacaktır.
S

S

@Epiktetos__0
·
24 Mart 21:31
"Sur borozan şeklinde bir yapı.Bunun bir ucundan nur enerji verilerek genişlediğini diğer taraftan çıkan o nurun bütün alemleri,galaksileri,evrenin tümünü oluşturur.Siccimler nötron proton atomlar kaderlerini kendi seçmiş ve yazılanı yapmak üzere harekete geçerler.Sura üfürüldüğünde bütün galaksiler surun içinde kaldığından hepsini dürüp geri çekecek.Geri çekildiğinde bütün galaksiler milyarlarca yıldız o surun üzerinde belki bir atom tanesi etmeyecek. İlk Sura üfürüldüğü an dünyada kıyamet kopacak, başka yerde de hayatlar başlayacak.Sözgelimi Marstaki hayat bizden önce son buldu, oranın kıyameti koptu buraya hayat kuruldu. Sonra da bizden güneşe daha yakın olan yere yine hayat kurulacak. zamanla güneşin solduğunu düşünün. güneş samanyolu galaksisinde bir nokta. Daha Milyarlarca farklı samanyolu galaksileri var. İçinde de bir sürü güneşler, sistemler var. Bütün bunların hepsi, bütün yaşamların hepsi bitecek. En son 2.sura üfürüldüğü zaman tamamı çekip alınacak.Tüm kainat tek bir bir mahşere uyanacak."
Kendimiz yaşayamıyorken bu hayatı, bir başkası ile yaşanacak hayaller kuruyoruz, ardından bu hayalleri gerçekleştirmek için çabalıyoruz. Bir şekilde gerçekleştiriyoruz tabii, lakin hayal ettiğimiz gibi gerçekleşmiyorlar. Biz ise, gerçekleşiyor ya yeter sanıyoruz. Hayaller gerçekleşsin diye altına girdiğimiz borçların bedelini, birbirimizle yirmi dört saatin yarısını bile beraber geçiremeyerek ödüyoruz. Tüm bunların üzerine bir hayal daha kuruyoruz. İki kişi eksik yaşadığımız hayata, yaşayamayacağını bile bile yeni bir insan getirmek istiyoruz. Ardından ne kendimize yetişebiliyoruz, ne hayatımızdaki insana, ne de çocuğa… Hayaller aslında hep hayal olarak kalıyor, biz ise hayallerimizi gerçekleştirdik sanısı ile kendimizi avutuyoruz fakat hiçbir zaman avunamıyoruz... Avunmak için başka hayallerin peşinden gidiyoruz oysa sadece çemberi genişletiyoruz. Mutlu insan portreleri çizmeye çalışıyoruz ama beceremiyoruz. "Belki bir gün güzel günler görürüz." diyerek farkında olmadan ömrümüzün son gününü bekliyoruz… Özetle, mutlu olacağız derken sorumlulukların yükü altında mutsuzluk elde ediyoruz... Şenay Aydemir
Ben bu gurbet ile düştüm düşeli, Her gün biraz daha süzülmekteyim. Her gece, içinde mermer döşeli, Bir soğuk yatakta büzülmekteyim.
Necip Fazıl Kısakürek
Necip Fazıl Kısakürek
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.