Aldırma ; yüzümde sabitlenmiş gülümsemeye ,
mesleki deformasyondur.....
patronumun isteğidir yani.
eh ! böyledir işte ,ömrü karalama defteri gibi kullanmanın sonucu....
bilincinde ;sürekli kelimeler açar ve asla kokmazlar hiç biri güller gibi
bana göre kim yaparsa aşkın tarifini ;alayı yalandır !
başkası nasıl kullanabilir ki ! sana bakarken
"Bir haber: ölümüm yakın."
Benim halimden haber sorarsan,
Bir çift sözüm var sana, yürekten:
Sevginle gireceğim toprağa,
Sevginle çıkacağım topraktan.
Sayfa 61Kitabı okudu
Kara haberler bir saat içinde bayatlar oldu:
Her dakika yeni bir kara haber geliyor!
86
Sayfa 86Kitabı okudu
Ve bir gün tekrar döndü yalnızlığına. Bir daha dönmemek üzere. Bende oturdum başladım beklemeye. Ne onun döneceği vardı ne benim beklemeyi bırakacağım. Günler, aylar ve hatta korkunçtur ki yıllar geçti. Ne bir iz ne bir adres bıraktı geride. Gitti öylece beni karanlık bir kuyuya hapsedermişçesine. Günler aylar ve hatta korkunçtur ki yıllar geçti. Ne bir haber, ne bir mektup... Elimde hala o kumaş mendil bekliyorum dönmesini. Yolları gözlemiyorum ruhumla anlarım döndüğünü. "Ama gözler kör, yüreğiyle bakmalı" demiş yazar. Ne güzel demiş. Ben üç günlük bir çocuk gibi nefessiz kalmışım. Avareyim belki, biraz kafam kıyak.
Günler, aylar ve hatta korkunçtur ki yıllar geçti...
spotify.link/ivKsDUX6iJb
Sabahın köründe çalan kapıdan, gecenin bir yarısı gelen telefondan ve konumuzla ilgisi yok ama bir anda dönen sevgiliden hayırlı haber gelmez.
Karakarga YayınlarıKitabı okudu
"Dünya bize huzuru veremez. Biz huzuru yalnızca kendi kalbimizde bulabiliriz."
"Bundan nefret ediyorum" dedim.
"Biliyorum. Ama iyi haber şu ki, dünya bunları nasıl veremiyorsa, elimizden de alamaz."
Gülden Karaböcek’in Dilek Taşı bize mutluluktan bir haber vermiyor.
Karakarga YayınlarıKitabı okudu
Yaşamanın, tabiat içinde meydana gelen bir olay olduğunu bana yeşil rengin gözünüzdeki yansımaları haber verdi.
Ancak Hz. Peygamber; Rabbinin kendisine verdiği bu emri, şartlar ne olursa olsun uygulamak zorundaydı. İşte bu yüzden hiç tereddüt dahi etmeden rüyasını, Sahabe-i Kiram'a anlattı ve sefer hazırlıklarına başlanıldı. Civar kabilelere de; 'Biz Umre'ye gidiyoruz. Bize katılmak isteyen varsa gelsin...' diye haber gönderildi.
Hicretin altıncı yılının Zilkade ayının başlarında, bin dört yüz sahabi Hz. Peygamber'in önderliğinde bu tehlikeli sefere çıkmak üzere, Medine'den hareket etti.
Not bırakırsın, anlatırsın, ağlarsın... Geride kalanları acıtmaya çalışırsın. Hâlâ bir umudun olduğunu gösterir bu haber veriş, kendini özetleyiş. İşte böyle ölemezsin. Bağın varsa gidemezsin. Ben not bırakmadım giderken, çıt çıkarmadım. Çıkaracağım tüm seslerin duyulmayacağını anladım. Gitmedim aslında, kabullendim ve vazgeçtim. Kapıyı kaparken, kolundan tutanın olmadığında eyleminin adının terk etmek olmadığını anladım. Terk eden, terk edilmiştir. Ardında bırakacağı gürültü sadece başarısız bir intihar girişimidir.
Yani gitmek bana ait bir eylem gibi görünürken, anladım ki giden sendin.
Bir sene sonra geriye bakıyorum da, sen gittin ya ben çok güzelleştim...
'Hepsi yok olup gittiler, yok bir haber getirecek
Hepsi öldüler, beraberlerinde öldü haber verecekler
Toprağın kızları böcekler gece gündüz demez
O güzelim sûret ve şekilleri hep yer durur, hiç beklemez
Ey gidenlerin hâlini bana soran yolcu
Bunlardan hiç mi ibret yok?'
Sayfa 157Kitabı okuyor
Bir insana tavsiyeler
1. Utanç bir prangadır. Kendini azat et.
2. Yeteneklerin hakkında endişelenme. Sevme yeteneğin var. Bu yeter.
3. Diğer insanlara karşı nazik ol. Evrensel boyutta onlar sensin.
4. İnsanlığı teknoloji kurtarmayacak. İnsanlar kurtaracak.
5. Gül. Sana yakışıyor.
6. Meraklı ol. Her şeyi sorgula. Şimdinin gerçeği gelecekte bir hikaye olacak sadece.
7.
Sayfa 261Kitabı okudu
