Bu akşam, belki şimdi, şu dakka sen arkadan bıçaklandın bacım.
Hem de ben bıçakladım seni, kanın damlıyor ellerimden.
Görüyorum: İşte sen içine gömülürken karanlığın hayretle açılan gözlerinde durgun bir su gibi parlıyor hala bana güvenen rahatlığın.
Elimde sırtına saplanan bıçak, ve ağzımda müthiş bir yemişin tadı, seni öyle yüzükoyun kapaklanmış bırakıp kaçıyorum yanından ağlayarak.