Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Necip Fazıl'ın şu sözünü her okuduğumda vicdanıma bir rahatlama gelir: ''Sen çok sev de bırakıp giden yâr utansın." Şimdi biraz siz utanın. Biz size inandığımız kadar acıdık. Şimdi biraz da bizi yok ettiğiniz için siz acıyın.
Oğuzcum 14.bölümü noktalama işaretleri koymadan yazmış tam 76 sayfa
Ölü mevsimin mort sezonuna rastladınız beni daha önce görseydiniz daha önceleri neredeydiniz neden bana gülmeden cesaret verdiniz gülseydiniz dağılırdı derdiniz bilseniz ne rahat ederdiniz gülerdim tamam oldu artık size sen diye hitap edebilirim yorulmak bilmezdi gücünün son noktasına gelinceye kadar durmazdı vatandaşlarıma benzemiyorum kendimi
Sayfa 473 - İletişim yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Ölü mevsimin mort sezonuna rastladınız beni daha önce görseydiniz daha önceleri neredeydiniz neden bana gülmeden cesaret verdiniz gülseydiniz dağılırdı derdiniz bilseniz ne rahat ederdiniz gülerdim tamam oldu artık size sen diye hitap edebilirim yorulmak bilmezdi gücünün son noktasına gelinceye kadar durmazdı vatandaşlarıma benzemiyorum kendimi
Ağzımdan çıkan her kelimenin bilekleri zincirli; kafamdan geçen her düşünceye ağır demirler yüklenmiş. Doğduğum günden beri, söylediğim her sözcük, düşündüğüm her düşünce, yaptığım her şey, bağlı, yüklü, zincirli değil mii? Üstelik her şeye rağmen başaramadığımın da farkındayım... Ya da yer yer küçük ve parlak başarılarım oluyor, o kadar... Ama ne kadar çok çabaladığımı ve ne kadar ender olarak ataklık gösterdiğimi düşünsenize. Düşünün; ve biraz olsun acıyın. Yani siz goriller arada bir de olsa düşünebiliyorsanız. Hiç sanmıyorum.
Sayfa 106 - Can YayınlarıKitabı okudu
128 syf.
·
Puan vermedi
Seneca Baba :)
Evett nerden başlanır nasıl yapılır bu inceleme işi bilmiyorum bu konunun oldukça da acemisiyim ama küçük bir yorum bırakmak isterim bu müthiş yazara ve esere . Benim için söz konusu Seneca olunca spoiler vermemek , tarafsız yaklaşmak biraz zor olacak .. Tek söyleyeceğim gene döktürmüş adamım .. Kitabın içeriği şu şekilde ilerliyor : Üç
Teselliler
TesellilerSeneca · Fol Kitap · 2021176 okunma
222 syf.
10/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Spoiler içerir!!
Yine Sabahattin Ali kitabı yine dramatik ve insanı üzen bir son… Bu kitap, Sabahattin Ali’nin ilk romanıdır ve diğer iki romanında olduğu gibi yüksek bir okuyucu kitlesine sahiptir. Her romanında olduğu gibi bu romanında da; okuyucuyu derinden etkileyen ve belki de hayata bakış açısını değiştiren, yer yer : Bu Salâhattin Bey ne kadar da iyi bir
Kuyucaklı Yusuf
Kuyucaklı YusufSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021173,5bin okunma
Reklam
Bana merhamet gösterebilecekseniz, beni tesellisiz, umutsuz, yazgımla baş başa bırakmayacaksanız, beni daima şimdiki kadar sevecekseniz, o zaman size yemin ederim ki minnettarlığım... AŞKIM SİZİNKİNDEN AŞAĞI KALMAYACAKTIR ... Şimdi Elimi Tutacak Mısınız? Nastyenka, -diye bağırdım hıçkırıklardan boğulur gibi.- Nastyenka!.. Ah Nastyenka! - Lütfen, yeter, yeter! Artık gerçekten yeter! -dedi, beni zor zapt ediyordu.- Artık her şey söylendi; öyle değil mi? Değil mi? Siz de mutlusunuz, ben de; artık bu konuda tek sözcük etmek yok; bekleyin, bana da acıyın biraz... Tanrı aşkına başka bir şeyden bahsedelim!.. - Peki Nastyenka, olur! Yeter gerçekten, şu anda öyle mutluyum ki, ben... Peki Nastyenka, başka bir şeyden bahsedelim, hem de hemen, hemen; evet! Hazırım... AMA konuşacak bir şey bulamadık, gülüştük, ağlaştık, birbiriyle ilgisiz binlerce söz ettik; kaldırımlarda yürüdük, aklımıza esti birden geriye döndük, kendimizi yolun karşısına attık; derken durduk, yeniden nehir kıyısına gittik, Çocuklar gibiydik...
Ah Selilm’im. Bana anlatsan dinlerdim!
Seni tanımadan önce ağaçların çiçek açtığı ve yaprak döktüğü mevsimleri hep kaçırırdım derdi resim yapmayı sevdiğim halde denizin mavisini bilmezdim yaprağın yeşilinin her mevsimde değiştiğine dikkat etmemiştim seni tanıdıktan sonra o güne kadar tabiat resmi yapmayı sevmediğim halde bir ağaç bir yaprak küçük bir ot bile çizmiş olmadığım halde ve
İletişim YayınlarıKitabı okudu
Necip Fazıl'ın şu sözünü her okuduğumda vicdanıma bir rahatlama gelir: "Sen çok sev de bırakıp giden yâr utansın." Şimdi biraz da siz utanın. Biz size inandığımız kadar acıdık. Şimdi biraz da bizi yok ettiğiniz için siz acıyın.
Nisan 8 Nisan Eşsiz Varvara Alekseyevna, Dün mutlu oldum, aşırı mutlu oldum, akıl almaz derecede mutlu oldum! İnatçısınızdır, ama hayatta bir kez olsun beni dinlediniz. Dün akşam, saat sekizde, uyandım (biliyorsunuz canım, işten geldikten sonra bir saat kadar uyumayı severim), mumu aldım, kâğıtları hazırladım, kalemi çıkardım, sonra birden,
Reklam
208 syf.
1/10 puan verdi
·
5 saatte okudu
Ballı Süt Edebiyatı
『 Bizim işimiz kitap doldurmak değil, ahlakımızı yapmaktır. 』 -Montaigne Mont abim gene haklı... Bu söz yazarların "çiğnenmemesi gereken yasalar"ından biri olmalı... Eleştirmek için okuyanlar mı? Eleştirmek için eleştirenler mi?? Artık hangi gruba mensup olduğumu bilmiyorum... Pek farketmiyor bana aslında yeter ki eleştireyim :)
Süt ve Bal
Süt ve BalRupi Kaur · Pegasus Yayınları · 20176,9bin okunma
Şimdi biraz da siz utanın. Biz size inandığımız kadar acıdık. Şimdi biraz da bizi yok ettiğiniz için siz acıyın.
Sayfa 114Kitabı okudu
“Hangi gerçeğin? Siz gerçeğin ve gerçek olmayanın nerede olduğunu görebiliyor musunuz? Bense yitirdim görme yeteneğimi, hiçbir şey göremiyorum. Siz bütün önemli sorunları gözüpekçe çözümlüyorsunuz, fakat söyleyin bana cancağızım, gençliğinizden ötürü değil mi bu; bu sorunların hiçbirinin size acı vermeyişinden ötürü değil değil mi? Gözüpekçe bakıyorsunuz ileriye doğru; fakat bunun nedeni orada korkunç bir şey görmeyişiniz, böyle bir şey beklemeyişiniz değil mi? Hayatın genç gözlerinize henüz kapalı oluşu değil mi? Bizden daha dürüst, daha cesur, daha ciddi bir kişiliğiniz var… Fakat biraz derinliğine düşünün, azıcık yüce gönüllü olun da bağışlayın beni. Burada doğdum ben; babam, annem, dedem burada yaşıyorlardı… Seviyorum bu evi; vişne bahçesi olmadan kavrayamıyorum hayatımı. Satılması çok gerekiyorsa beni de onunla birlikte satın… Oğlum burada boğuldu… Acıyın bana, iyi doğru insan.”
T.İŞ BANKASI KÜLTÜR
Bilge ağlıyordu, Hikmet susuyordu. Bilinmeyen bir süre geçtikten sonra birden kapı vuruldu. Hikmet, dalgın gözlerle kapıya yürüdü. Ne yaptığını düşünmeden kapıyı açtı. Sevgi içeri girdi. Sevgi? Dalgınlığından kurtulamadı. İşte bir olay, diye düşündü. Başım ağrıyor. Sevgi, Bilge’yi görünce bir an gözlerini kapar gibi oldu. Başını çevir, bakma.
Ölü mevsimin mort sezonuna rastladınız beni daha önce görseydiniz daha önceleri neredeydiniz neden bana gülmeden cesaret verdiniz gülseydiniz dağılırdı derdiniz bilseniz ne rahat ederdiniz gülerdim tamam oldu artık size sen diye hitap edebilirim yorulmak bilmezdi gücünün son noktasına gelinceye kadar durmazdı vatandaşlarıma benzemiyorum kendimi
57 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.