Bana merhamet gösterebilecekseniz, beni
tesellisiz, umutsuz, yazgımla baş başa bırakmayacaksanız,
beni daima şimdiki kadar sevecekseniz, o zaman size yemin ederim ki minnettarlığım... AŞKIM SİZİNKİNDEN AŞAĞI KALMAYACAKTIR
... Şimdi Elimi Tutacak Mısınız?
Nastyenka, -diye bağırdım hıçkırıklardan boğulur gibi.- Nastyenka!.. Ah Nastyenka!
- Lütfen, yeter, yeter! Artık gerçekten yeter! -dedi,
beni zor zapt ediyordu.- Artık her şey söylendi; öyle değil mi?
Değil mi? Siz de mutlusunuz, ben de; artık bu konuda tek sözcük etmek yok; bekleyin, bana da acıyın biraz... Tanrı aşkına başka bir şeyden bahsedelim!..
- Peki Nastyenka, olur!
Yeter gerçekten, şu anda öyle mutluyum ki, ben...
Peki Nastyenka, başka bir şeyden bahsedelim, hem de hemen, hemen; evet! Hazırım...
AMA konuşacak bir şey bulamadık, gülüştük, ağlaştık, birbiriyle ilgisiz binlerce söz ettik; kaldırımlarda yürüdük, aklımıza esti birden geriye döndük, kendimizi yolun karşısına attık; derken durduk, yeniden nehir kıyısına gittik,
Çocuklar gibiydik...