Bir mısra daha söylesek sanki her şey düzelecek
İki adım daha atmıyoruz bizi tutuyorlar
Böylece bizi bir kere daha tutup kurşuna diziyorlar
Zaten bizi her gün sabahtan akşama kadar kurşuna diziyorlar
Geçenlerde Cemal Süreya bir kez daha kurşuna dizildi, bizzat gözlerimle şahit oldum. Bu kurşunları atanların çoğu da arkadaşımdır, sevdiğim
...
Bir lisan, bir insan demekti. Mîr Celadet, bir dilin savaşını değil bir insanlık savaşı veriyordu.
Kimdir bu Celadet?
Binlerce yıldır Mezopotamya'yı ekip biçen, Asur'a Pers'e göğüs geren, Zagros'un, Cudî'nin, Ararat'ın, Kurmênc'in öz çocuklarının dil süvarisi...
Yaşamı sürgünler, baskılar ve tehditler altında geçen, yine de durmayan, dedesi
Fransız tiyatro yazarı ve oyuncusu Moliere son yazdığı " Hastalık Hastası" oyununu oynarken sahnede kan kusmaya başlar, yere yığılır. Herkes bunu oyunun bir parçası zannederek ayakta alkışlamaya başlar. Moliere ölüme alkışlar içinde gider. Aynı gece saat 10'da veremden ölür. Soren Kierkegaard "Meseller " kitabında şöyle diyordu; "Sanırım dünyanın sonu, her şeyin bir şaka olduğunu sananların yükselen alkışları arasında gelecek. “Savaşlar, açlıklar, salgınlar, ölümler, katledilen hayvanlar. Yanan bir dünya, kan kusan bir doğa. Ve bir tiyatro gibi sanki olup bitenden habersiz seyreden biz insanlar.
Utanıyorum kardeşim;
sen müminlerin ilk kıblesinde, Mescidi Aksa'da namaz kılamazken, Gazze'de bombalar camileri yıkarken, biz cuma namazı bitiminde birbirimizi eziyoruz camiden çıkmak için.
Bana damarlarında ki asil kandan değil, yüreğinde ki imandan haber ver kardeşim.
Eğer kanın siper olamıyorsa zulme uğrayan mümin kardeşine, varsın aksın ceset diye taşıdığın içi boş bedeninde.
"Dünyalılar,
birazdan okuyacağınız bu inceleme, ideolojisine körü körüne bağlanmış şahsiyetler için uygun olmayan cümleler içermektedir.
Bay K. keyifli okumalar diler."
Dünyalılar, Bay K. Cehennem'den korkmuyor. Sizler de korkmayın.
İnsanların, insanlara insanlık dışı olgularla hükmettiği bir dünyada yaşıyoruz, neden Cehennem'den