IX Evime hür, başın dik olarak, Evimin kadını olarak gir (Aynı şiirden) Liza’nın önünde şaşkın, bitkin, iğrenç derecede bozulmuş bir halde duruyordum; galiba bir yandan gülümsüyor, bir yandan da tıpkı önceden, can sıkıntıları arasında düşündüğüm gibi pamuklu, hırpani sabahlığının önünü kavuşturmaya çalışıyordum. Apollon bir iki dakika durduktan
Elinde kutsal kitap vardı. İsrailoğullarının Mısır'dan çıkışını anlatan XX. bölüm açık duruyor ve parmağı ile bana: "Hiçbir zaman heykel yapmayacaksınız" diyen dördüncü âyeti gösteriyordu. - İnsanlık bu emre karşı gelmekle budalalığını gösterdiği için mahvolacaktır, diye ilâve etti. Bir deliye rastladığımı anladım. ... - Beni mazur
Reklam
Liseli çocukların "aşk" ve "arkadaşlık" kisvesi altında nasıl gürcistana kaçtığını anlatan bir kitabı okumaktan zevk alacaksanız buyurun. 2. kitaba kadar okudum bu yılın başlarıydı sanırım Wattpad dolayı ile başladım ama bu kadar da bir kitap batırılamaz arkadaş.. Kısaca ilk cilt "hatırladığım kadarıyla": Zeynep adında bir kız yeni bir liseye kaydolur. Bu liseye gittiği ilk gün bir hastalık veya o tür birşeyden ötürü okul karantinaya alınır. Bu süreçte okulda bir cinayet yaşanır. Zeynep kurbanın son halini görür. Derken Onur ve arkadaşlarıyla tanışır. Baş roller sırasıyla; Onur, Zeynep, Mert ve Burak'tır. İki esas karakterimiz Onur ve Zeynep'tir. Bir şekilde iş bu ikisinin aşkına gelir. Cinayetin suçu Onur'un üstüne kalır. Ardından (Gerisi ağır spoiler) Onur'un babasının karanlık geçmişi ve planları ortaya çıkar. Onur duygularına yenik düşer babasını vurur. Ardından ölüp ölmediğini anlamadan korkuyla Onur, Zeynep, Mert ve Burak Gürcistan'a kaçarlar. Onur "sizin başınız derde giricek defolun yanımdan!" triplerindedir. Birazcık adına "aşk" sahnesi denmesi gerektiği ileri sürülen Onur x Zeynep sahneleri olur. Ve sonrasında kendinizi wattpad'te aşk dışında konusu olan kitaplara el atmış yazarlar varmı diye aranırken bulursunuz. okumayın okutmayın
mecnun eden Aşk !
Mecnun sesi çok yorgun bir tonda, 'Sen de kimsin?' diye sordu. Leyla'nın hayreti gittikçe arttı. 'Ben Leyla'yım. Hani vurulduğun, vurgun yediğin, aşk şiirleri ile yere göğe sığdıramadığın Leyla'yım. Leyla!' 'Madem sen Leyla'sın, içimdeki Leyla kimin nesi?' 'Kays bu nasıl bir sözdür böyle; sanki bir ölünün kelimeleri ile konuşuyorsun.'
Sisifos Söyleni’nde kişiyi kendini öldürme düşüncesine yönelttikten sonra, aldatmacalardan uzak, bilinçli bir yaşama biçimine dönüşen umutsuzluk, nedeni ve yorumuyla birlikte, ilk yapıtta karşımızdadır: “Bir büyüklük gerekiyordu bana. Onu dünyanın en güzel görünümlerinden birinin gizli umursamazlığı ile derin umutsuzluğunun karşılaştırılmasında
Cavidi ile Fedahet el Cemal 'in öyküsü
Bir zamanlar, hem güzel , hem zarif ve çok maharetli bir kadına aşıktım. Gül pembesi yanakları, zambak beyazı alnı, mercan kırmızısı dudakları olan bu güzel kadının, inci gibi dişleri, nar gibi de memeleri vardı. Ufacık ağzı bir yüzük gibi açılır, dili mücevher gibi parlardı. Kısık, kara gözleriyle baygın baygın bakar, şeker gibi tatlı sesiyle
Reklam
71 öğeden 51 ile 60 arasındakiler gösteriliyor.