Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Çünkü bazı insanlar öyle aptal ki iyiyle kötünün kalın, neon çizgilerle ayrıldığını sanıyorlar. Bu tür bir ayrımı yapmanın ve ardından temiz bir vicdanla uykuya dalmanın kolay olduğun. Çünkü bunda herhangi bir sakınca görmüyorlar. Birinin bir başkasını yaşamaya layık görmediği için öldürmesinde sakınca yok. Asıl söylemeye çalıştığım şu ki kimsiniz ve kim oluyorsunuz da kimin öleceğine karar veriyorsunuz? Kim oluyorsunuz da kimin öldürüleceğine karar veriyorsunuz? Kim oluyorsunuz da hangi babayı ortadan kaldırıp hangi çocuğu yetim bırakmam gerektiğini, hangi annenin oğulsuz kalması gerektiğini, hangi oğlanın kız kardeşinden olması gerektiğini, hani büyükannenin ömrünün geri kalanını torunu kendinden önce toprağa girdi diye her sabah ağlayarak geçireceğini söyleyebiliyorsunuz?
Sayfa 154 - Dex YayıınlarıKitabı okudu
88 syf.
6/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Bismillah deyip yazarın Yüzyıllık Yalnızlık eserini okumaya niyetlenip ilk Kırmızı Pazartesi isimli kitabını okumuştum sonra da elime Ağustosta Görüşürüz isimli kitabını almış bulundum. Kırmızı Pazartesi'ne yaptığım incelemedeki gibi bu kitabını da ne beğendiğimi ne de beğenmediğimi vurgulayabilirim. Bu eseri diğer okuduğum eserinden ayıran
Ağustosta Görüşürüz
Ağustosta GörüşürüzGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 2024207 okunma
Reklam
Diyanet gibi kurumlar, muhafazakâr ve İslâmcı akımlar ve ulemanın, yok edilmekten çok uzak bir şekilde, her ne kadar bir süre ona tabi olsalar da devletin bir parçası olmaya devam etmesi anlamına geldi. Devlet içindeki güçler dengesini bu gruplar lehine giderek artan oranda değiştiren şey Soğuk Savaş ile bağlantılı anti-komünist politikaların yanı sıra, 1980’lerden itibaren benimsenen neoliberal yeniden yapılandırma politikaları gibi olumsal olaylardı. Bunlar Diyanet dahil dini seferberliğin, din eğitiminin, vakıfların ve işadamı derneklerinin seferber edilmesinin arkasındaki yapının büyümesini sağladı. Diyanet devlet içinde ve dışındaki diğer fraksiyonlarla birlikte ya da koalisyon içinde İslâmcı seferberlik için daha uygun bir ortamın yaratılmasında kritik bir rol oynadı.
Kralların felsefe yapması ya da filozofların kral olması pek mümkün değildir ve de arzu edilen bir durum değildir. Çünkü güç sahibi olmak kaçınılmaz olarak aklın özgür karar vermesine zarar verecektir. Ancak bu krallar ya da kraliyet eşitlik yasalarına göre kendi kendine yöneten halkları filozofların sınıfını yok etmez ve Susturmaz.bilakis açıkça konuşmalarına müsaade edilir. Böyle yapmak her iki tarafında kendi işlerini aydınlatmak bakımından vazgeçilmezdir. Çünkü bu sınıftiler yani filozoflar, dualari gereği komploculuk ve lobicilik yapmayı yeteneksiz olduklarından, kendileri propaganda yapabilme şüphesiden uzaktırlar.
Strong gravitational attractions such as black holes can alter particles
Gerçek bir parçacığın enerjisi, büyük bir cismi yakınken aynı cisimden uzakta olduğundan daha azdır. Çünkü onu cismin çekiminden kurtarıp uzak bir noktaya götürmek için ek enerji gereklidir. Normal olarak parçacığın enerjisi hala artı kalır ama bir kara deliğin çekim alanı o denli kuvvetlidir ki, uzak noktalardaki bir parçacığın bile eksi enerjisi olabilir.. Şu halde, eksi enerjili bir sezilgen parçacığın, eğer bir kara delik varsa, onun içine düşüp gerçek parçacığı ya da karşı parçacığa dönüşmesi olanaklıdır. Sezilen eksi enerjili parçacık bu durumda ortağı ile birleşip yok olmak zorunda da değildir. Yüzüstü bırakılmış ortağı da benzer biçimde bir kara deliğin içine düşebilir. Ya da artı enerjili olduğu için, kara deliğin yakınından gerçek parçacık ya da karşı parçacık olarak kaçabilir.
Sayfa 118 - Milliyet YayınlarıKitabı okuyor
Eylemleri dünya standartlarına göre büyük bir başarı olarak görülmese bile, sürekli bir şeylerle uğraşan bu karakterler değişip ve bunun sonucunda, başladıkları yerden birkaç adım ilerledikleri bir noktaya varıyorlar. Onların vardığı noktanın başkaları için yüksek ya da alçak, güzel ya da yetersiz görünmesinin bir ehemmiyeti yok. Önemli olan, onların kendi başlarına hareket etmesi ve şu anda durdukları noktadan hoşnut olmaları. Onlar, kendi hayatlarını ölçtükleri standardın kendi yüreklerinden doğmasını yeterli buluyor.
Sayfa 285 - Athica YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Sadece seni görmek istiyorum, güneş batarken. Bu kadar basit güneş batarken seni görmek istiyorum başkaca birşey yok.
"Biliyorum, Sen bazen kullarına oyunlar oynayıp onları deniyorsun. Hoşlanmadıklarına da tuzaklar kurup onları iyice yoldan saptırıyor, içlerindeki ikiyüzlülüğü, kefereliği açığa çıkartıyorsun. Kafaları karıştırmak da hoşuna gidiyor. Bazen benzeşen ayetler indirip bizleri ortada bırakıyorsun. Biz saftirik kullar da tartışıp duruyoruz, o mu
Sayfa 152 - e-bookKitabı okuyor
435 syf.
9/10 puan verdi
·
19 saatte okudu
"Boktan bir kasabada, boktan bir evde, daha da boktan bir anneyle büyümek size bağımsız olmayı öğretir. Shallow Hill çeteler, fahişeler ve evsizler için bir üreme alanıdır. Hayatta kalmayı öğrendim. Ama insani bağlardan yoksunum. Selamlar, ben Leyla. Bu yazarın en iyi özelliği her zaman sinirlerinizi gerim gerim geren kitaplar
Shallow River
Shallow RiverH.D. Carlton · Independently published · 20211 okunma
Oysa, Türk'ün onuru, gururu ve yeteneği çok yüksek ve büyüktür. Böyle bir ulus tutsak yok olsun daha iyidir. O halde, ya bağımsızlık ya ölüm! İşte gerçek kurtuluş isteyenlerin parolası bu olacaktır.
Reklam
Tanrım yok mu bir kaçış yolu! Herhangi bir yol! Kaçmam gerek. Bunu yapmak gerek! Derhal! Kapılardan, pencerelerden, çatının iskeletinden! Kirişlerden geçerken etimin bir kısmını orada bırakmam gerekse bile! Ey öfke! Şeytanlar! Lanet gelsin! Bu duvarı iyi aletlerle delmek için aylar gerekir ama benim bırakın bir çiviyi, bir saatim bile yok!
Özgürlük! Neden gerekli özgürlük? Mutluluk sevmekte; mutluluk sevdiğin kişinin istediklerini istemekte, onun düşündüklerini düşünmekte. Bunun özgürlükle uzaktan yakından alakası yok, mutluluk işte bu! Mutluluk varken neden isteyesin özgürlüğü?
Sayfa 71 - aylak adam
Tepki ve anarşi girişimi neredeyse yok gibiydi. Bu durum işgalcilere ve hükümete daha sert adımlar atılabileceği yönünde ilham veriyordu.
Bir ses daha duymaya tahammülüm yok bu aralar. Senden başkasını da almıyor zaten içim. Ama biliyorum içimde taşırken bile seni, sen yanımda değilsin. Hep seni kollayan, giderken ardından bakan ben oluyorum. Ben yine mahzunum, ben yine mahçup... Gözlerinle ördün gönlüme hasret ağlarını. Ne ben çözebildim, ne sen çözdün sırlarını. Söylemiştim daha önce sağlam kaleler içinde değilim. Çekseler gelir, itseler düşerim biliyor musun? İsterimki senin gözlerinle göreyim hayatı. Yeşili, maviyi, gökkubbeyi en çokta kendimi. Sahi beni görüyor musun Sevgili? Artık yokuşları çıkamıyorum. Bu dermansızlığın yaşımla bir ilgisi yok biliyorum. Ne olur beni anla, damla damla tükeniyorum...
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.