Kitap tam 10 gün önce bitti. Okurken bile içinde yazılanlar beni o kadar etkiledi ki kitabı yaşayarak okudum diyebilirim. O kadar olayların içine kendimi kaptırıp hissederek okuyordum, öyle ki evde annem işlerini yaparken, annemi hele işi bırak gel de kitapta neler neler yazıyor sana da okuyayım dedim. Annem tabi Türkçe çok az biliyor, Kürtçe
Bazen bazı kitaplara haksızlık ettiğinizi düşünüyor musunuz? Bazen yanlış ortamda okuduğunuzu, bazen yanlış zamanda, bazen erken, bazen de geç kaldığınızı düşünüyor musunuz? Kitabı bitirdiğimde tüm bu tezat haksızlıkların hepsini birden yapmışım gibi hissettim kitaba. Bu kadar güzel bir kitaba bu kadar haksızlık etmemeliydim.
Murathan
YAPTIK AMA BİR SOR NİYE YAPTIK!!
Suda başlayıp suda biten bir hikaye. Oysa bizim hikayelerimiz toprakta başlayıp toprakta biter.
Kimliksiz, gölgesiz, dilsiz, derisi kabuk bağlamış Adile. Hiçbir şey istemeyen, beklemeyen, ucube bir yaratık, ifrit Adile.
Oysa biz insanız. İçimizden kaçan yılandan kusarak kurtulabileceğimizi sanmak gibi bir
Bu gün oxuduğum çox gözəl bir hekayəni sizlərlə paylaşmaq istəyirəm;
Ateş, su, rüzgar ve vicdan sıkı arkadaş olmuşlar. 🤝🏼
Eh, “bir insan” olmadıkları için de çok iyi anlaşmış, çok sevmişler.
Çekememezlik, dedikodu, ihtiras filan girmemiş aralarına...
Bir gün içlerinden birisi kaygıya kapılmış:
“Ya ne kadar iyi arkadaşız, hep birlikteyiz. Ama bir gün kaybolursak, nasıl bulacağız birbirimizi...”
Ateş 🔥, “Dert değil” demiş, “Ben nereye gidersem gideyim, dumanımı görüp o yöne gelir beni bulursunuz”.
Su da 💧 rahat konuşmuş:
“Beni kaybedersiniz, su sesini dinleyin neredeyse ben de oradayım.”
Rüzgar ise🌪 şöyle bir esip, gülümsemiş; “Beni kaybetmezsiniz merak etmeyin...”
Vicdan ise ⚖️ arkadaşlarına bakıp, düşünmüş bir süre:
“İyisi mi siz hiç beni kaybetmeyin, ben bir kez kaybolursam, bir daha kolay kolay bulunmam...”
Vicdanımızı hiçbir zaman kaybetmeyelim 🌹
Bu dünya böyle,kıyamete dek asla aynı fikirde olamayacağız. Düşüncelerimizi , aptallık olmasa bile, hırs, düşmanlık, cehalet, çekememezlik ve rekabet yönetecek.
Kitap bittiğinden beri kaç defa oturdum başına inceleme yazmak amacıyla... Kaç kez tekrar tekrar sayfaları çevirip göz attım işaretlediğim yerlere... Olmuyor dedim yazamayacağım hiçbir şey çıkmayacak yapamıyorum. Oysa ki yazmalıyım. Bilinsin az da olsa okumak isteyenler olsun. Sonunda bir şekilde cümleler çıkmaya başladı işte... Böyle bir yapıta
Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat TARHAN Hocamızdan SAĞLIKLI ve MUTLU bir hayat için tavsiyeler
1. Bol su için.
2. Kahvaltıda çok, öğle yemeğinde orta, akşam yemeğinde az yiyin.
3. Ağaçlarda ve bitkilerde yetişen yiyecekleri daha çok, fabrikalarda üretilen yiyecekleri daha az yiyin.
4. Hiç bir şeyi içinize atmayın.
5. İbadet🕌 ve dua için zaman
.
Sıradan insan kişiliğinin özellikleri içinde çekememezlik en kötüsüdür; çekememezlik, yalnız kötülük yapma eğilimine yol açmaz, kişiyi mutsuz da eder.
.
Mutluluk kavramını düşündüğümüzde bu kavramın karşısında duran ve aynı zamanda onun edinmesini sağlayan, daima doğadaki koşullar ve hayatın kendisi olmuştur. Filozoflar ve bütün kişiler, mutluluk üzerine cümleler oluştururken bunu, doğadan - sınırlardan - bağımsız düşünememişlerdir. Hatta bu sanat üzerine felsefe kulvarları oluşturulmuş, sadece bu