Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
AHMAKTAN KAÇIYORUM
Hazret-i Îsâ, sanki kendisini bir aslan kovalıyormuş gibi canhıraş bir şekilde kaçmaktadır. Adamın biri, bu hâle hayret ederek ardından koşar ve seslenir: “–Hayrola, ürkütülmüş bir kuş gibi çırpına çırpına niçin ve nereye kaçıyorsun? Arkanda kimse yok ki!” der. Îsâ -aleyhisselâm- o kadar hızlı koşmaktadır ki, acelesinden adamın suâline cevap
defalarca okudum.
Bazen anılara en çok yakışan elbise birkaç damla gözyaşıdır unutma...
Reklam
Uğur Mumcu patlatılan arabası için
"Ben seni uykusu kaçmış ve bütün gece şehri kollamaktan yorgun düşmüş bir robot sanırdım defalarca görmüştüm televizyonda gözlüklü bir adamla dolaştığını büyüdüm ağırlığımca kitap okudum karda yürümesini bile öğrendim sokağının adı bile değişti ama sen hala arabaya dönüşmedin!"
Sayfa 122 - Sapiens yayınevi 1 basım Nisan 2022
Defalarca okudum, bazı hikayeleri tekrar tekrar okumak istersin ya sıkılmadan, bıkmadan, her okuduğunda yeni bir şey keşfedersin; işte bu da öyle kitaplardan.
Defalarca kez okudum.
Dünyasını kendi çevresinde kendisi kurmuş, kendine varan her yolun sonuna yalnızca kendisinde bulunan bir yer koymuş bir kişi - kendi yerinden dışarıya çıkan yolu nasıl bulsun ki?... Yeri yalnız kendi yeri, yolu yalnız kendi yolu olan kişi, ne yerinde ne yolunda, başka kişilere rastlamayacaktır. - rastladıkları da, hep, onun ne yerini ne yolunu anlayanlar olacaktır.
"Defalarca okudum, bazı hikayeleri tekrar tekrar okumak istersin ya sıkılmadan, bıkmadan, her okuduğunda yeni bir şey keşfedersin; işte bu da öyle kitaplardan."
Reklam
[••“Napolili bir asilzade "Ariosto, Dante'den büyüktür" diye defalarca düello etmiştir. Nihayet yaralanmış, ölecek. "Yahu demişler sahiden de daha mı güzel Ariosto?" "Allah ikisinin de belasını versin. Ne birinden tek satır, ne öbüründen tek satır okudum" der. Bizde de sağ-sol böyle.”••]
Sayfa 171 - İletişim Yayınları
"Defalarca okudum, bazı hikayeleri tekrar tekrar okumak istersin ya sıkılmadan, bıkmadan ,her okuduğunda yeni bir şey keşfedersin; işte bu da öyle kitaplardan" dedi....
"Defalarca okudum; bazı hikâyeleri tekrar tekrar okumak istersin ya, sıkılmadan, bıkmadan, her okuduğunda yeni bir şey keşfedersin, işte bu da öyle kitaplardan"
Sayfa 34 - Kumran YayınlarıKitabı okudu
Hayatta en güvendiğim insana karşı duyduğum bu kırgınlık, adeta büyün insanlara dağıtılmıştı; çünkü o benim için bütün insanlığın timsaliydi. Bu kitabı defalarca okudum ve okumaya devam edeceğim, hayatımın aşkını bulana dek. Sonra bu kitabı içinde altını çizdiğim onlarca satırla birlikte ona hediye edeceğim. İşte o zaman bir şeyler tamamlanmış olacak.
Sayfa 145
Reklam
Bu sayfayı daha önce defalarca okudum İbrahim. Ama hiçbirinde babamın ne demek istediğini tam olarak anladığımı söyleyemem. Ve hiçbirisinde gözlerimin böyle dolu dolu olduğunu da... Babama ağlamıyorum. Ona üç yıl önce yeterince gözyaşı döktüm zaten. Ben, Abraham olmakla İbrahim olmak arasındaki farkı öğrenmiş olmamıza ağlıyorum. Farkların omuzlarımıza yüklediği ağırlığa ağlıyorum. En çok da birazdan, sen şu kapının ardından ellerinde kelepçelerle girdiğinde oynamam gereken role ağlıyorum.
TEKRARLAMALAR
Kendime yakın gördüğüm şarkılar vardı Tekrar tekrar dinledim Bazı cümleler vardı tekrar tekrar okudum. Defalarca baktığım fotoğraflar vardı benim. Bilmem kaç bin defa geri sardığım filmler. Anlamadığım için değildi bu tekrarlamalar. Fazla iyi anlatıyorlardı, fazla yakındılar.
Umudum Kur’an!...
Namaz ve Oruç’ta hal böyle olunca, tek umudum Kur'an olur... O nerede? Hiç şüphesiz, defalarca okudum ve hatim ettim... Neden şimdi faydasını göremiyorum? Evet. Şimdi hatırladım. Ben onu okuyordum ama aklım başka şeylerle meşguldü. Aklım başka yerlerdeydi, manalarını düşünmüyordum. Hükümleri ve yasakları hususunda durmuyordum. Hidayet ve şifa için kaynak olarak görmüyordum. En çok da beni üzen şey, ben dünyada iken Kur'an ayetlerini düşünüp bunlardan etkilenip hidayet ve şifa elde etmek için bunları almamı teşvik eden ve gafil bir şekilde okumayı yeren onca ayet ve hadis işitmiş olmama rağmen, bunlarla amel etmiyordum. “Bu, sana indirdiğimiz mübarek bir kitaptır ki, insanlar onun ayetlerini düşünsünler ve temiz akıl sahipleri ibret alsınlar.'²¹ “Onlar Kur'an'ı düşünmüyorlar mı? Yoksa kalplerinin üzerinde kilitleri mi var?”²² Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'in şu buyruğu da bulunuyordu: “Sizden biriniz, gece (namaza) kalktığında, (uykulu olduğu için) okuduğunu anlamayacak durumda ise, uyusun."²³ Haşiye: ²¹ Sad, 29. ²² Muhammed, 24. ²³ Sahihu Camii’s-Sağir: 717.
Sayfa 20 - Beka Yayınları
Agatha Christie'nin 1934 yılında yayımladığı ve Istanbul Pera Palas otelinde kaleme aldığı Doğu Ekspresinde Cinayet romanında ünlü doğu ekspresinde tren yoldayken bir anda kara saplanır. Bir kompartimanin kapisi kilitlidir ve amerikali yolcu Ratchet defalarca bıçaklanmış halde bulunur. Tren karda mahsur kaldığı için katil kaçamamistir. Ve katilin ya da katillerin bilmedigi birsey vardır ki yolcuların arasında keskin zekasiyla bu cinayeti bir bulmaca gibi ince ince çözmeye çalışacak dedektif Hercule Poirot da vardır. Yine bizi ipucu izi sürmeye, katili tahmin etmeye, her defasında kaçırdığımız bir ayrıntı için şaşırmaya itecek ve peşinden götürecek bir Agatha romanı .Keyifle okudum.
205 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.