Kitaba başladığım andan itibaren dört gözle, bu kitap için inceleme yazmayı bekliyordum. Kitabı bir kaç gün önce bitirdim nihayet yazmaya fırsat bulabildim.
Bu kitabı yeğenim,dostum önerdi bana. Yaşar Kemal'i sevdiğimi bildiği için bunu okumam gerektiğini söyledi. Onunla uzun uzun İnce Memed konuşuruz, türküsünü dinleriz, çalarız söyleriz. Yaşar
3-İnce Memed
Çukurova, Toros Dağları, Anavarza, Yüreğir ve Tarsus ovaları.. İnce Memed sürer buralarda atını.
Abdi Ağa, Kel Hamza, Ali Safa Bey'in ölümü gözlerinin önünde sürekli filim şeridi gibi geçer. Aklı meşguldür. Candarmalar ve Faruk yüzbaşı onu gördüğü yerde, öldüreceklerdir. Ne yapmalı? Kerimoğlunun obası Yörük çadırına mı
Sembollerle dolu olan ve müthiş bir edebi/tarihi birikim içeren bu kitabı incelemek, dolayısıyla hakkını vermek oldukça zor. Mesela kitabın ana kahramanı Selim Pusat'ın askerlik yıllarında intihar eden yakın arkadaşı Şeref'in, aslında Selim Pusat'ın kendi şerefi olabileceğini size nasıl kolay yoldan anlatabilirim, bilmiyorum. Küçük bir deneme
Kitap boyunca ikilemde bıraktıran o sorulardan birkaçı; " bu alıntıyı-iletiyi-incelemeyi paylaşırsam
1000Kitap kaldırır mı? Davâ açarlar mı, 5816 sayılı kanundan sorgulanır mıyım?" Gibi sorular kafamın içinde düello ediyordu. Evet bu korkuyla eğitim hayatını idame ettiren bir okur, öğrenci(artık adına ne diyorsanız) düşününüz