"İnsan, dengesiz evrenin, dengeli olduğunu sanan dengesiz bir ürünüydü. Mutlu olmanın yolu ise bunları sorgulamaktan değil, varlığından haberdar dahi olmadığın bir hücren gibi hayatının bir parçası haline getirmekten geçiyordu."
Sayfa 39Kitabı okudu
"Normal insan, dengesiz insandır.Çünkü insan, ateş üstünde duran su dolu bir kazana benzer.Nasıl içindeki su kaynayınca kazanın kapağı atarsa,makinelerin buhar kazanlarına da artık buğu dışarı fışkırsın diye supap yapmışlardır.Buğunun artığı yani dengede durur.Yoksa kazan patlar.Insan da böyle işte...Kızınca, duygulanınca, üzülünce, acılanınca,insan içinden bişey boşaltacak ki , patlamasın da dengesi yerine gelsin.Ee nasıl içini fışkırtacak? Nasıl kazanın supabı varsa,insanın da bir tahtası eksik olacak ki, burdan dışarıya bu koyversin...Bu yüzden işte dengeli insan bir tahtası eksik insan demektir.O normal denilen bir tahtası eksik olmayanlar,günün birinde birden patlayıp bombok olur bi daha da onarılmazlar."
"Normal insan, dengesiz insandır. Çünkü insan, ateş üstünde duran su dolu bir kazana benzer. Nasıl içindeki su kaynayınca kazanın kapağı atarsa, makinelerin buhar kazanlarına da artık buğu dışarı fışkırsın diye supap yapmışlardır. Buğunun artığı
dışarı fışkırır delikten, kazandaki buğu da gerektiği kadar kalır, yani dengede durur. Yoksa kazan patlar. İnsan da böyle işte..
Kızınca, duygulanınca, üzülünce, acılanınca, insan içinden bişey
boşaltacak ki, patlamasın da dengesi yerine gelsin. Ee nasıl içini
fışkırtacak? Nasıl kazanın supabı varsa, insanın da bir tahtası eksik
olacak ki, burdan dışarıya su koyversin... Buyüzden işte, dengeli
insan bir tahtası eksik insan demektir. O normal denilen, tahtası eksik olamayanlar, günün birinde birden patlayıp bombok olur, bidaha da onarılmazlar."
Sayfa 96Kitabı okudu
Konuşmak, konuşabilmek de sevginin dillerindendir. Konuşuyorsa seviyor demektir, seviyorsa konuşur. Konuşmak, özellikle konuşmalarda birbirlerini övme... Eş eşinin güzelliklerini sayarak onu onurlandırır. Konuşma olmazsa övgü de olmaz, övgünün olabilmesi için konuşmak gerekir. Konuşan, öven kişi, eşini ruhen okşamış sayılır. Övgü de gerçekçi ve dengeli olmalıdır. Abartılı bir övgü inandırıcı olmaz. Aşırı övgü karşı tarafı gurura götürebilir. Dengesiz ve yanlış övgüler kişileri narsistleştirir. Bu sebeple kişiden çok kişinin eylemleri övülmeli.
Sayfa 90
Normal insanın nasıl insan olduğu üzerinde tartışıyorlardı. Bu dediğim hekimin sözleri aklımdadır hâlâ:
“Normal insan, dengesiz insandır. Çünkü insan, ateş üstünde duran su dolu bir
kazana benzer. Nasıl içindeki su kaynayınca kazanın kapağı atarsa, makinelerin buhar kazanlarına da artık buğu dışarı fışkırsın diye supap yapmışlardır. Buğunun artığı dışarı fışkırır delikten, kazandaki buğu da gerektiği kadar kalır, yani dengede durur. Yoksa kazan patlar. İnsan da böyle işte… Kızınca, duygulanınca, üzülünce, acılanınca, insan içinden bir şey boşaltacak ki, patlamasın da dengesi yerine gelsin. Ee nasıl içini fışkırtacak? Nasıl kazanın supabı varsa, insanın da bir tahtası eksik olacak ki, buradan dışarıya su koyversin… Bu yüzden işte, dengeli insan bir tahtası eksik insan demektir. O
normal denilen tahtası eksik olamayanlar, günün birinde birden patlayıp bombok olur, bir daha da onarılmazlar.”
İçselleştirilmiş ebeveyn sesi son derece önemlidir ve duygusal ihmalde genellikle çarpık bir şekilde ortaya çıkar. İsterseniz 3. Bölüm’de öz-disiplin konusunda örnek verdiğimiz William’ı ele alalım. William’ın bekâr ve çok meşgul olan annesi, onu gerçekten çok sevmektedir. Çocukluğu boyunca ona son derece özgür bir ortam sunmuş, evde çok az
Dengesiz olduğumu kabul eem için önce dengenin ne olduğu konusunda ortak bir kanaat oluşturmak gerekiyor. Dengeli zannedilen nice dengesizler dolaşıyor ortalıkta!
Sayfa 68 - Nesil YayınlarıKitabı okudu
Dengeli bir portföy fena değildir ama büyük kazanmak üzere yarar sağlamaz. Başarılı yatırımcıların oyun oynama şekli dengeli değildir. Başlangıçta biraz dengesiz ama odaklanmış olmak zorundadırlar, yumurtalarını birkaç sepete dağıtır ve odaklanırlar.
Sayfa 287 - ALFA YAYINLARIKitabı okudu
«Normal insan, dengesiz insandır. Çünkü insan, ateş üstünde duran su dolu bir kazana benzer. Nasıl içindeki su kaynayınca kazanın kapağı atarsa, makinelerin buhar kazanlarına da artık buğu dışarı fışkırsın diye supap yapmışlardır. Buğunun artığı dışarı fışkırır delikten, kazandaki buğu da gerektiği kadar kalır, yani dengede durur. Yoksa kazan patlar. İnsan da böyle işte… Kızınca, duygulanınca, üzülünce, acılanınca, insan içinden bir şey boşaltacak ki, patlamasın da dengesi yerine gelsin. Ee nasıl içini fışkırtacak? Nasıl kazanın supabı varsa, insanın da bir tahtası eksik olacak ki, buradan dışarıya su koyuversin… Bu yüzden işte, dengeli insan bir tahtası eksik insan demektir. O normal denilen tahtası eksik olamayanlar, günün birinde birden patlayıp bombok olur, bir daha da onarılmazlar. »
Kısıtlı paranız varsa ve zengin olma arzusundaysanız kendinizi 'dengelemek' yerine öncelikle 'odaklanmanız' gerekir. Dengeli kimseler hiçbir yere varamazlar. Tek bir noktada durup kalırlar. İlerlemek için ilkin dengesiz olmanız gerek. Yürümeyi nasıl başardığınızı hatırlayın.
Sayfa 267 - ALFA YAYINLARIKitabı okudu
"Normal insan, dengesiz insandır. Çünkü insan, ateş üstünde duran su dolu bir kazana benzer. Nasıl içindeki su kaynayınca kazanın kapağı atarsa, makinelerin buhar kazanlarına da artık buğu dışarı fışkırsın diye supap yapmışlardır. Buğunun artığı dışarı fışkırır delikten, kazandaki buğu da gerektiği kadar kalır, yani dengede durur. Yoksa kazan patlar. İnsan da böyle işte... Kızınca, duygulanınca, üzülünce, acılanınca, insan içinden bir şey boşaltacak ki, patlamasın da dengesi yerine gelsin. Ee nasıl içini fışkırtacak? Nasıl kazanın supabı varsa, insanın da bir tahtası eksik olacak ki, burdan dışarıya su koyversin... Bu yüzden işte, dengeli insan bir tahtası eksik insan demektir. O normal denilen tahtası eksik olamayanlar, günün birinde birden patlayıp, bir daha da onarılmazlar."
Sayfa 96Kitabı okudu
"Gerçek şu ki, insan psikolojik, zihinsel ve cinsel olarak dengeli değildir; biz her açıdan dengesiziz."
Annemden yana tek şansımın beni doğurması olduğunu düşünürdüm. Ama haksızlık etmek istemem.
Güçlü kişiliği, .. hatta duyarsızlığı bile bana rehber olmuştur. Kabul etmeliyim ki, asla onun kadar güçlü olamazdım ben. Kalabalıkların içinde yalnız kalmayı becerebilen, güçlüklerin altından tek başına kalkmayı bilen bir kadın o! ... yaşında ve tek başına yaşıyor.
İyi bir oyuncuydu annem. Yaşamı boyunca hem kendi rolünü oynadı, hem de çevresindekileri yönetti. Hep başroldeydi ve çevresindeki herkese rol biçti; üzdü, ağlattı. Oynadığı her rol mutlu etti onu. Hayatın içinde başına buyruk, kendi hayatını yaşadı. Ağlaması beş dakika, öfkesi uzun sürerdi. Dengeli mi, dengesiz mi; çözmeyi asla başaramadım. Ama itiraf etmeliyim ki, uzun yıllar onun güçlü karakteri altında ezilmekten kurtaramadım kendimi...
