Tarih
Tarih, ibret ve ders almak için incelenir ve okunur. Bunu yapmaktan aciz bulunan insan, kendisinin siyasi bir lider olduğunu hiçbir zaman aklına getirmemelidir.
Sayfa 95 - adolfKitabı okudu
IŞİD, Paris'te bir dizi intihar saldırısı düzenleyerek 139 kişiyi öldürdü. Aşırı İslamcı grup saldırıları Fransız Hava Kuvvetleri'ne Suriye ve Irak'taki IŞİD savaşçılarını pompalamasını intikamını almak ve Fransa'yı gelecekte bu tür bombardımanlarda bulunmaktan caydırmak adına düzenlediğini söyledi. IŞİD aynı açıklamada Fransız Hava Kuvvetleri tarafından öldürülen Müslümanların şehit olduğunu ve Allah'ın rahmetine kavuşup cenneti gittiklerini dile getirdi.
Burada akla yatmayan bir şey var. Fransız Hava kuvvetlerinin öldürdüğü şehitler cennete gittiyse bunda İntikam alınacak ne var? Ne için intikam? İnsanların cennete gönderilmesinin intikamı mı?
Sayfa 268
Kaçan hayalin verdiği son ders bu...
Senin beynin neden hep böyle kimsenin satın almak istemediği çürük yumurtaların üstünde kuluçkaya yatiyor ki???
tefekkür
Tefekkür, âlemdeki bütün varlıklardan ibret almak için düşünmektir.
Tefekkür, gönül gözüyle varlıkların iç yüzünü seyretmektir.
Tefekkür, kâinat sarayındaki ilâhi sanatları seyredip kalbi yüce Allah'a bağlamaktır.
Tefekkür, sanata bakıp sahibini tanımaktır.
Tefekkür, âlemden ders almaktır.
Sayfa 109
"Candan istediğim şey öğretmen olmaktı.Ama,beyaz tebeşir ve cetvel yerine,elime asker tüfeği almak zorunda kaldım.Bunun sorumlusu da ben değilim.Yaşadığımız devir böyle istedi.Çocuklara bir defa bile ders vermek nasip olmadı bana."
Sayfa 93 - Ötüken YayınlarıKitabı okudu
Her şeyin anlamsız gelmeye başladığı, yüzlerini bile görmek istemediğin o insanlarla aynı ortamı paylaşmadaki o kötü his. Kimsenin olmadığı yerlere gitme hayalleri kurarken kafanın ve bedenin ağırlığından yerinden bile kalkmak istememen, olan biten her şeyi kafana taktığın, sanki hiç yaşama umudun kalmamış gibi yine de her şeyi en ince ayrıntısına kadar düşündüğün anlar. İleride geçireceğin yılların mutsuz olacağını düşüncesi gibi sıkıntılarını anlıyorum, peki sordun mu neden bu hâldeyim diye?..
Neden mutsuzduk?
Neden hüzünlü ve huzursuzduk?
Neden başımıza gelen şeyler bizim istediğimiz gibi olmuyordu?..
Bak evladım aslında her şey gibi bunların da bir sebebi var. Yaşadıklarımızdan, başımızdan geçenlerden ders almıyoruz farkında mısın? Ya da almak mı istemiyoruz?
Önümüzde bir şekilde çözüm olduğunun farkındayız ama neden hâlâ aynı kafa ve zihniyetten vazgeçmiyoruz?
Hastayız. Hastalıktan kurtaracak reçetenin içindeki ilaçların ne olduğunu bildiğimiz hâlde neden o reçeteyi buruşturup bir kenara atıveriyoruz? Neden hastalıkla savaşmıyoruz?
Dünya hayatına aldandığımızdan olmasın?
Jarvinen, Okunen ve Gulbe Nasıl Kral Oldular?
Reçel Kralı Jarvinen anlatıyor...
Ben önceleri yoksul bir sokak çocuğuydum. Şimdi ise yurdumuz için
büyük ve iyi bir güç olduğumu söyleyebilirim.
Ben bu konumumu kime borçluyum?
Tesadüfen dinlediğim bir konferansa değil mi?
Daha önce de söylemiştim. Küçük dükkânımda kurabiye ve
Yusuf'un Koşusu (1)
//TAHA // (1)
Bu zemheri soğuğu sabaha uyanmanın tesiriyle ellerinin derinliğinin kaybolduğunu geç idrak etti. Gece boyunca düşündüğü ve sabaha kadar yalnız yarım saat civarı gözünü kırpabildiği gerçeğine karşın elinin bu tutukluluğu onu sinirlendiriyordu. Düşünme safhası bitmiş iş yazmaya gelmişti. Ne var ki soğuğun şiddeti kalemini çoktan
Üçüncü Mustafa için astroloji merakı saplantı seviyesindeydi. Sultan, Ahmed Resmî Efendi vasıtasıyla Friedrich'ten üç tane değerli müneccim talep etmiş ve krala hayırlı işlere ne zaman başlanması gerektiğini sormuştu. Friedrich, Resmî Efendi'den bu talebi duyunca şaşırmış ve Sultan Mustafa'ya şu cevabı vermişti:
" Benim üç tane müneccimim vardır ki, bunları hiçbir şeye değişmem. Bunlardan birincisi, tarihten ders almak ve devlet adamlarına danışmak, ikincisi askeri daima savaşa hazır tutmak, üçüncüsü de savaş için yeterli miktarda para ayırmak."
Sayfa 208Kitabı okudu
