Ayağımın altında hep boşaltılacak bir bavul var, kucağımda bir çanta, içine tıkıştırılmış bir kitap, biraz para. Sonunda geçip gitmediğimiz bir yer var mı? Yönünü şaşırmış, kaybolmuş, uzaklaşmış, tutarsızlaşmış, yoldan çıkmış, altüst olmuş, yitmiş, yerini şaşırmış, toprağından sökülmüş, yabancılaşmış: Birbirine aşina sıfatlara kendimi aşina buluyorum. İşte meskenim, işte beni doğuran kelimeler.