Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
...Dünyanın siyasal iklimi 1945'te savaşın sona ermesiyle birlikte değişmişti ve Türk dış politikasının, yeni koşullara ve dış baskılara göre ayarlanması gerekiyordu. Türk-Sovyet ilişkileri, biraz da Türkiye'nin savaş döneminde izlediği politika nedeniyle, savaş sonunda köklü bir değişime uğradı. Sovyetler'in Türkiye'nin doğu sınırları üzerinde hak iddia etmesi ve Boğazlar'ın statüsü konusu, iki ülke arasındaki ilişkileri bozdu; bu durum Türkiye'nin kimi iç siyasal gelişmelerini de etkiledi." (Özdoğan 2001: 92)
Talat Paşa'nın Sadrazamlık Dönemi
Talat Paşa'nın sadrazamlık dönemi, Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerinde, özellikle de I. Dünya Savaşı sırasında önemli bir döneme denk gelir. İmparatorluğun iç ve dış sorunlarla boğuştuğu bir zaman diliminde yaşanmıştır. Talat Paşa, 1917'de sadrazam olarak atandı ve Osmanlı hükümetinin başı oldu. Bu dönemde Osmanlı İmparatorluğu, I. Dünya Savaşı'nın etkileriyle mücadele ediyordu. Savaşın getirdiği ekonomik zorluklar, toplumsal huzursuzluklar ve uluslararası baskılarla başa çıkmak zorundaydı. Talat Paşa, sadrazam olarak ülkenin iç ve dış meseleleriyle uğraştı. Savaşın devam etmesi, Osmanlı İmparatorluğu'nun kaynaklarını tüketiyor ve toplum üzerinde büyük bir baskı oluşturuyordu. Ayrıca, Osmanlı İmparatorluğu'nun farklı etnik ve dini grupları arasındaki gerilimler de artmaktaydı. Talat Paşa'nın sadrazamlık dönemi, Ermeni Soykırımı olarak bilinen ve Osmanlı İmparatorluğu'nun son döneminin en karanlık ve tartışmalı olaylarından biri olan Ermeni tehciri politikasının uygulandığı bir döneme denk gelir. Bu politika, Ermeni nüfusunun büyük bir kısmının sürgün edilmesi ve birçoğunun öldürülmesiyle sonuçlandı. Talat Paşa'nın sadrazamlık dönemi, Osmanlı İmparatorluğu'nun sonunu hazırlayan ve imparatorluğun zayıflamasına katkıda bulunan bir dönem olarak hatırlanır. 1918'de I. Dünya Savaşı'nın sona ermesiyle Osmanlı İmparatorluğu'nun çözülmesi ve Talat Paşa'nın da sürgüne gitmesiyle son buldu.
Talat Paşa
Talat Paşa
Reklam
Zafer Çağlayan
1995-2007 arasında Ankara Sanayi Odası başkanlığı yaptı, 2007'de Akp milletvekili oldu, sanayi bakanı oldu, dış ticaretten sorumlu devlet bakanı oldu, ekonomi bakanı oldu. 17/25 Aralık yolsuzluk operasyonunda oğlu tutuklandı, bakanlıktan istifa etti, TBMM yolsuzluk komisyonunda Akp oylarıyla aklandı. Ancak, .. Rıza Sarraf üç yıl sonra ABD'de tutuklanınca, yeniden gündeme geldi. New York savcılığı tarafından Rıza Sarraf hakkında hazırlanan iddianamede, Rıza sarraftan 32 milyon euro ve 10 milyon dolar rüşvet aldığı, 300 bin lsviçre frangı değerinde saat aldığı öne sürülüyordu. 17/25'ten önceki röportajlarda, çok yoksul büyüdüğünden bahseden Zafer Çağlayan, "Converse ayakkabıyı Amerikan filmlerinde görürdüm, maddi durumum yeterli olmadığı için alamazdım, hayatımda ilk Converse ayakkabıyı 201O yılında alabildim" diyordu. Zafer Çağlayan'ın anca 2010 yılında alabildim dediği Converse 40 liraydı ... Bileğindeki Patek Philippe marka saat ise 300 bin lsviçre frangıydı! Eylül 2017 itibariyle, ABD'de devam eden Rıza Sarraf davasına sanık olarak eklendi, hakkında tutuklama kararı çıkarıldı.
Sayfa 251 - Kırmızı Kedi Yayınevi - Üçüncü Basım: Aralık 2017, İstanbulKitabı okudu
192 syf.
·
Puan vermedi
Karar verme sanatınızı geliştirmek için bir rehber arıyorsanız, Mikael Krogerus’un Karar Kitabı ilk adımı atmak için tam da aradığınız şey olabilir. Bu kitapta, karar alma sürecindeki kritik noktaları ele alarak daha bilinçli ve etkili kararlar vermenize yardımcı olacak ipuçları bulabilirsiniz. Kendinizi ve çevrenizdekileri anlamak, önceliklerinizi belirlemek ve sonuçlarını öngörmek için türlü stratejiler içeren bu kitabı ben çok severek ve neredeyse her satırın altını çizerek okudum. Bence tek sorun, stratejileri genel hatlarıyla anlatıp derine inmemesinde. Ben üniversitede bu karar alma stratejilerini dış politika analizi dersinde ayrıntılı işlemiştim, ama günlük hayata uyarlanabileceğini düşünmüyordum. Bu yüzden benim için yeni bir bilgi olmasa da var olan bilgimi nasıl kullanabileceğimi gösteren dönüştürücü (transformative) bir kitap oldu. Sıfırdan öğrenenler için yeterli olmasa da farklı ufuklar açıp, derinleme araştırma yapmaya yönelten bir bakış açısı sağlayabilir. Kitap boyut olarak da tam çantaya atmalıktı. Hayatımı etkileme konusunda puan verirsem: 5/10 Okuma kolaylığı ve akıcılık: 6/10 Anlaşılabilirlik: 7/10 Siz de okuduysanız yorumlarda buluşalım
Karar Kitabı
Karar Kitabı
Mikael Krogerus
Mikael Krogerus
Karar Kitabı
Karar KitabıMikael Krogerus · The Kitap · 2019152 okunma
The Insider ABD Kongresi'ne Azerbaycan'a Yaptırımlar Uygulamayı Öneren Bir Yasa Tasarısı Sunuldu ▪️ Tasarı, Azerbaycan'ın Dağlık Karabağ'a saldırısı, Ermenilere yönelik sözde etnik temizlik ve siyasi muhalefete yönelik baskılar nedeniyle 44 yetkiliye yaptırım öneriyor. ▪️ Yaptırımlar, mülk dondurma ve seyahat yasakları gibi
"Ünlü güldürü yazarımız Aziz Nesin, "damat" sözcüğünün, "dam" ve "at" hecelerinden türetildiğini, bu sözcüğün "dama at" anlamında kullanıldığını ileri sürmektedir. Yapılan araştırmalar, damadın "iç" ve "dış" olmak üzere ikiye ayrıldığını, dış damatlara, yani kendi evinde oturan damatlara, sadece "damat" dendiğini, kayınpederinin evinde oturan damatlara da "iç güveyi" adı takıldığını ortaya koymuştur. İç güveyi ise, "başkasının evinde pijamayla oturan adam" demektir"
Sayfa 118 - Umag yayınları 1997Kitabı okudu
Reklam
Cumhuriyet Türkiyesinde Mustafa Kemal ‘in uyguladığı dış politika inanılmaz esneklikteki bir dış politikadır. Sovyetleri İngilizlere karşı kullanmıştır. İngilizleri Sovyetlere karşı kullanmıştır. İngilizlere karşı Sovyetlerle beraber Fransızları kullanmıştır. Fransızlara karşı İtalyanları kullanmıştır. Mustafa Kemal Paşa bunların hepsini kullanmış hiç taviz vermez. Cumhuriyet onun için tam bağımsızdır
Sayfa 301Kitabı okudu
"Başkasından yardım beklemek, hurafenin başka bir türüdür. Müslüman olmayan devletlerde özverili dostlar veya azılı düşmanlar aramayı adet edinmiş, bunu dış politika diye adlandırmış durumdayız. Ne hakiki dost ne de hakiki düşman diye bir şeyin var olmadığını idrak edip başımıza gelen felaketlerden, 'düşmanın șeytani planlarından' ziyade kendimizi sorumlu tuttuğumuz vakit, olgunlaşmaya başladığımızın ve sıkıntı ile hayal kırıklıklarının daha az oldugu bir dönemin kapıda olduğunun bir işareti olacaktır." :):)
Altın Orda’ya hükümet eden aristokrasi için savaş, en sıradan ve arzulanan dış politika normu idi.
Gelenek önemlidir; ne de olsa, ülkelerin tarihte hiçbir geçmişleri yokmuşçasına ve her eylem yolu önlerinde açıkmışçasına ilerlemeleri mümkün değildir. Önceki yörüngeden ancak sınırlı bir marj içerisinde sapabilirler. Büyük devlet adamları bu marjın dış sınırlarında hareket ederler. Bunda yetersiz kalırlarsa, toplum durgunluğa girer. O marjı aşarlarsa, gelecek kuşakları şekillendirme kapasitesini yitirirler.
Reklam
Döviz kurunu değerli tutan politikalar ithalatı ve dövizle borçlanmayı özendiriyor, ihracatçıları caydırıyor. İhracat heve­sinin kırıldığı bir ortamda, ekonomik oyuncular katma değeri yüksek yenilikler yapmaya ve dünya pazarlarında rekabete nasıl teşvik edilebilir? Kuru değerli tutmanın sürdürülebilir bir po­litika olmadığı krize girince anlaşılıyor: Artan cari açık baskısı devalüasyonla sonuçlanıyor ve enflasyon canavarı kapımıza da­yanmakta gecikmiyor. Bülent Eczacıbaşı - Dış Borçtan İhracata Dayalı Modele Neden Bir Sanayi Politikasına İhtiyacımız Var?
Sayfa 113Kitabı okudu
Türkiye'de sıradan bir gün
Dış dünyada olay üstüne olay vardı. Politika, kültür çağdaşları meşgul ediyordu.
Richelieu'nün kariyerinden üç sonuç çıkıyor. İlk olarak, başarılı bir dış politikanın birinci vazgeçilmez unsuru, konu ile ilgili unsurların dikkatli bir şekilde analiz edilmesine dayanan uzun vadeli stratejik bir görüştür. İkinci olarak, bir devlet adamı, muğlak ve sıklıkla birbirleriyle çelişen çeşitli baskıları analiz edip onları bütünleştirici ve amaca uygun yönde şekillendirerek, bu vizyonu biçimlendirmelidir. Bu stratejinin sonucunun nereye varacağını ve bu stratejinin neden tercih edildiğini bilmelidir. Üçüncü olaraksa, mümkün olan çerçeveyi zorlayacak şekilde hareket ederek, toplumunun deneyimleriyle arzuları arasındaki uçurumu daraltmalıdır. Alışılmış olanın yinelenmesi durgunlukla sonuçlanacağından, burada gereken cesaret hiç de azımsanmamalıdır.
274 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Burjuva Devrimi
Daha önce Voltaire ve aydınlanma, İslam çağımıza yanıt verebilir mi kitaplarını okuduğum değerli aydınımız Server tanilli hocamız bizi bu defa 15'inci Louis'in son dönemi ve 16'ıncı Louis'in yaşamından başlayarak saraydaki entrikalara götürüyor. Ardından Voltaire, Jean meslier ve Jean Jack Russou ile devam eden aydınlanma nihayet köylünün ödemeye tahammül edemediğii vergiler ve açlık dayanılmaz hale geliyor. Ve bu fırsatı bekleyen Burjuva önderliğinde bir halk devrimi başlıyor. 1804 yılına kadar pek çok düşünce insanı ve kral dahil zamansız yaşama veda ediyor. İlk akla gelen Danton ve Robespierr'in çabaları ve bir de gazeteci var şimdi adını unuttum, onunda gayretleri sayesişnde kesin olarak Cumhuriyet ilan ediliyor. Fakat halk burjuva tarafından aldatıldığını anladığında iş işten geçiyor. Kitap mısır'a sefere gönderilmesine rağmen donanması "40.000 asker" ingilizler tarafından yok edilince bir şekilde geri dönerek Fransa'yı yeniden monarşiyle yönetme gücünü ele geçiren Bonapart'ın hükünranlığoyla sona eriyor. Kalan kısımda Bertrand Russel ve diğer 1793/1806 yılında Fransa dış işlerinde görev alan devlet adamlarının uyarı mektuplarıyla sona eriyor. Özgürlük, eşitlik ve kardeşlik devrimin sloganı oluyor. Devrimle birlikte, soyluların ayrıcalıkları ve kilisenin hükmü ve mal varlığı sona eriyor. Laik bir yönetim anlayışı onca dökülen kan sonrası kabul ediliyor. Meraklılarına tavsiye ederim.
Dünyayı Değiştiren On Yıl
Dünyayı Değiştiren On YılServer Tanilli · Cem Yayınevi · 199350 okunma
162 syf.
·
Puan vermedi
·
25 saatte okudu
"Türk basınının yüz akı, Cumhuriyet gazetesinin kendisiyle özdeşleşmiş yazarı, “Aydınlanma Bilgesi”
İlhan Selçuk
İlhan Selçuk
tam olarak yarım asır önce, 19 Ekim 1972’de düzmece bir suçlamayla gözaltına alındı, 12 Mart rejiminin işkencelerinden geçti, onurlu duruşundan ödün vermedi, yargılandı aklandı… Tıpkı bu tarihten 36 yıl sonra, “Ergenekon” adı verilen
Ziverbey Köşkü
Ziverbey Köşküİlhan Selçuk · Cumhuriyet Kitapları · 2008131 okunma
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.