Ey insan! Ne diye dönüp durmadasın şu dünya denen mumun çevresinde şimdi; pervane misin? Öyleyse yak kanatlarını muma, yak ve arın. Çünkü bir nursun sen, nurdansın... Hani Tanrı’nın nurundan... Ateşten değil... Hani şeytanın ateşinden... Uyan ey insan, her şey ‘ben’den doğdu hep; benlikten doğdu... Bütün aptallıklar, bütün kötülükler benlikten doğdu... Öyleyse hep benden olsun feryadın, bütün şikayetin hep benden... Çünkü ölüm var. Herkese kendi rengindedir ölüm... İyi de görünür parlak bir aynada, kötü de!.. Aynada güzeldir güzelse yüz, çirkin yüz de çirkin elbet! Ölümden korkup kaçıyorsan eğer, kendi çirkinliğindir seni kaçıran.. Ölümün yüzü değil...
Dış görünüş çoğu kez yansıtmaz içinin ne olduğunu.Oysa dünya hâlâ süslerle avunup aldanıyor.
Reklam
İnanırım Dünya'ya, bir papatyaya inandığım gibi, Çünkü görürüm onu ama düşünmem. Çünkü düşünmek anlamamaktır...
Evet, bu dünya memleketine ve misafirhanesine gelen herbir misafir, gözünü açıp baktıkça görür ki: Gayet keremkârâne bir ziyafetgâh ve gayet sanatkârâne bir teşhirgâh ve gayet haşmetkârâne bir ordugâh ve tâlimgâh ve gayet hayretkârâne ve şevk-engizâne bir seyrangâh ve temâşâgâh ve gayet mânidârâne ve hikmetperverâne bir mütalâagâh olan bu güzel misafirhanenin sahibini ve bu kitâb-ı kebirin müellifini ve bu muhteşem memleketin sultanını tanımak ve bilmek için şiddetle merak ederken, en başta göklerin nur yaldızı ile yazılan güzel yüzü görünür: "Bana bak, aradığını sana bildireceğim!" der.
“Şimdi bu kanunu arza tatbik edelim,” dedi Mustafa İnan, “yani şu bizim küçük dünyamıza. Meselelere yukardan bakmayı bildikten sonra dünya gibi gezegenler insana çok küçük görünür.
Bertolt Brecht;
Yazara göre, inancı bir dünya iktidarının odak noktası kılmak, bu iktidarın yasal dayanağı diye Tanrı'ya göstermek, böylece de Tanrı'ya kutsal kitapların hiçbirinde öngörülmemiş bir korkutucu görünüm, bir cezalandırıcı kimliği vermek, belki de en katıksız inançsızlık ve tanrıtanımazlıktır.
Reklam
1.000 öğeden 341 ile 350 arasındakiler gösteriliyor.