Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Çöl ve deniz hemen hemen aynı şeylerdi: Her ikisinde de aynı büyüklük, aynı ağırbaşlı sessizlik veya aynı heybetli ve derin bağırmalar... Ve denizde de, küçük, minimini, sinirlendirici teferruat yoktu. İnsan orada yalnız renkten renge giren su damlaları ve devlere benzeyen bir mahlukun yavruları gibi birbirleriyle oynaşan hoyrat dalgalar görebilirdi... Sonra bitmez tükenmez bir genişlikle karanlık ve sıkı bir derinlik... Ve bütün bunlar onu manasız bir tecessüse değil, düşünmeye sevk ederlerdi.
Eğitim.
Eğitimin amacı sadece sizi belli sı­navlara hazırlayıp hayatınızın geri kalanım -memur, avukat, ev hanımı ya da çocuk yetiştirme makinesi olmak gibi- yapmayı istemediğiniz bir şeyi yaparak geçirmeye zorlamak ol­mamalıdır. Sizi korkusuzca özgür düşünmeye sevk edecek, kavramanıza, sorgulamanıza, araştırmanıza yardım edecek bir eğitim almakta ısrarcı olmalı, öğretmenlerinizden bunu talep etmelisiniz. Aksi halde hayatınız boşa gider, değil mi? "Eğitimli" oldunuz, mastır veya doktora sınavlarını geçtiniz, sırf para kazanmak zorunda olduğunuz için hoşlanmadığınız bir işe girdiniz; evlendiniz, çocuk yaptınız ve hayatınızın ge­ri kalanını bu şekilde geçireceksiniz. Sefil, mutsuz, huysuz olacaksınız; daha fazla bebek, daha fazla açlık, daha fazla se­falet dışında sizi geleceğe bağlayan bir şey olmayacak. Eğiti­min amacının bu olduğunu söyleyebilir misiniz? Hiç kuşku­suz eğitim size çok ince düşünme konusunda yardım etmeli­dir. Ancak bu sayede hayatınızın geri kalan bölümünde, sap­lanıp kalacağınız sefil bir şeyi değil de sevdiğiniz şeyi yapa­bilirsiniz..
Epub
Reklam
Sosyal ağların önemini kavrıyoruz, fakat bu ağların içinde olmamız, çoğu zaman içeriklerini gözden kaçırmamıza neden olabiliyor. Bu durum, şempanzeler için yeni bir tırmanma düzeneği inşa ederken mensubu bulunduğum primat uzmanları grubumun da başına geldi. Oysa ki, bunu en iyi bilenlerin başında bizim olmamız gerekir. Fiziksel çevreye çok fazla
Sayfa 29 - Akılçelen KitaplarKitabı okudu
Lorenz sakince "Evet," diyordu. "bunlar ilk bakışta insanı böyle düşünmeye sevk ediyor. Bu denklemerde çok sayıda doğrusal olmayan terim var, ama bunların üstesinden gelebileceğinizi düşünüyorsunuz. Ama bu mümkün değil."
Sayfa 40 - ALFA Bilim, 5. Baskı: Ağustos 2022, İstanbul/BayrampaşaKitabı okudu
Bakmak Ve Anlam Okuma yazma bilmeyen biri bu kitaba baksa ne görür? Harf yığını ve madde. Bu kişi hiç okuma yazma öğrenmese yıllarca baksa yine de bu kitaba bir anlam veremeyecek ve bu durum sadece maddesine bakmaktan ibaret kalacaktır. Peki ya anlam? Sadece bakmakla anlam okunabilir mi? Maddenin özellikleri anlamı verebilir mi? Bizler, şu evrene bakarken okuma bilmeyen birinin bakışı gibi mi bakıyor muyuz sadece? Evren bir kitap gibidir. Bu kitabın ne kadarını okuyup anlamlandırabiliyoruz?  “O, yedi göğü tabaka tabaka yaratandır. Rahmân’ın yaratışında hiçbir uyumsuzluk göremezsin. Bir kere daha bak! Hiçbir çatlak (ve düzensizlik) görüyor musun? (Mülk Suresi 3) ayeti de bakışın yanında evren kitabını okumaya ve üzerinde düşünmeye davet ediyor. Mânâ anlaşılmazsa insan kendisini ve evreni okuyamaz. Kitap örneği gibi sadece maddeye bakar. Gördüğü sadece sebepler perdesi altında madde ve özellikleridir.  Fıtrata bir “arayış” konulmuş. Kimi haddi aşıp bu arayışı cüz-i iradesiyle yanlış yola sevk eder ve bir yerden sonra artık kendi varlığına bile inanmaz. "Acaba var mıyım?" der ve şüpheye düşer. Bu şüphe tüm şüpheleri beraberinde getirir ve inkâr yolu başlar. Hayatın anlamını okuyamaz. Bakmak ve anlam vermek nasıl baktığımızla alakalıdır. Sadece bakmak mı veya okumak mı? Bu yazıya bakarken okuma biliyorsak okur ve mânâsını anlarız. Peki okuma bilmediği halde "ben okuyabiliyorum" deyip de sadece bakanlar ne kadar anlar? Evrende öyle, insan da, mânâ da. Bakıp okuyabilmek ve anlamaktır önemli olan? 
Çıra YayıncılıkKitabı okudu
Reklam
Almanya tehlikeli bir ülkedir. Sosyalizm maskaralıklarının orada alıp yürümesi yarın Almanya’yı yeni gelişmelerin eşiğine atacaktır. Adolf Hitler durup dururken değil, büyük ve kültürel bir millete karşı İngiltere ve Fransa’nın ahmakça siyasetleri yüzünden ortaya çıkmıştı. Bugün de başka bir Adolf un, Adolf von Thadden’in başkanlık ettiği
O Kur'an, insanların beyinlerini uyuşturacak esrarengiz bilgiler içermez. O, bilmece kabilinden bir kelam değildir. Aksine muhtevâ ve üslubu ile insanı düşünmeye sevk edici apaçık bir Kur'an'dır. Yine o, bazı ibadetlerde okunan ve okunup gereğince amel edilmesi ile ecir alınan ilahi bir hitaptır.
Sayfa 64 - Diyanet Vakfı YayınlarıKitabı okudu
…radyonun (1921'den beri Eyfel Kulesi'nde) ve televizyonun yaygınlaşması, bütün halkların kültür hazinelerini ve onların gayeler üzerinde düşünmeye sevk eden bilgeliklerini yayıp duyurmaya hizmet etmek yerine, en şiddetli veya en gayriinsanî hareketleri, yabancılaşmış ve yabancılaştırıcı davranışları alabildiğince boca ederek, zihinleri yönlendirmeye ve dimağları şartlandırmaya yaradı. Yüzyılımızın diğer büyük ve harika buluşu bilgisayara gelin ce, o öncelikle İkinci Dünya Savaşı sırasında askerî maksatlarla hizmete sokuldu. Bugün ise, hem bir araştırma ve keşif aracı hem de geçmişin kültürünü düzene sokma ve yayma vasıtası olarak yararlanılmaktan ziyade, bilhassa, ticarî işlerin yöneti minde ve polise yarayacak elektronik fişlemelerde kullanılıyor. | Roger Garaudy, İnsanlığın Medeniyet Destanı (Çeviren: Cemal Aydın), Timaş Yayınları, 16. Baskı: Aralık 2019, İstanbul, s. 197.
Sayfa 197 - Timaş Yayınları, 16. Baskı: Aralık 2019, İstanbulKitabı okudu
1.000 öğeden 761 ile 770 arasındakiler gösteriliyor.