Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
120 syf.
·
Puan vermedi
İlhan Engin'in Göç Yolları Tıkadı adlı romanının konusu Trakya'da bir kasabada geçer.Yaklaşan İkinci Dünya Savaşının burada yaşayan kasabalılar üzerindeki etkisi, üzerinde durur.Almanların ilerleyişi, savaştan kesitler zaman zaman okuyucuya gazete haberi gibi romanın içinde verilir.Kahvede toplananların başlıca korkusu savaşın hangi şekilde seyr ettiği ve kendilerini etkileyip etkilemeyeceğidir.Romanın ilerleyen sayfalarında askeri birliklerin hudut sınırına doğru hareketlenmesi ve kasabadan birkaç gencin askere alınması endişeleri iyice doruğa çıkarır.Ailelerini yaklaşan savaşın etkisinden kurtarmak isteyenler başka yerlere gönderir.Böylece Edirne'den başlayarak tüm Trakya bölgesinde savaş çıkma endişesiyle İstanbul ve Anadolu istikametine doğru bir hareketlilik başlar.Yazar savaşın kasabada yaşayan insanlar üzerinde bıraktığı korku ve endişeyi bu romanında çok güzel, akıcı bir dille anlatır.Savaşın getirdiği yoksulluk, açlık romanda ele alınan diğer temalar olarak dikkatl
Göç Yolları Tıkadı
Göç Yolları Tıkadıİlhan Engin · Çağlayan Yayınevi · 19559 okunma
Hakkari'den Edirne'ye, Trabzon'dan Antalya'ya;... bu vatan benim diyen herkes AHLAKİ ŞUURDA Hz.MUHAMMED MUSTAFA, MİLLİ ŞUURDA MUSTAFA KEMAL düsturu ile bir araya gelmek mecburiyetindedir. Aksi; Batı'nın 4. yüzyıldan itibaren "Türk Meselesi ", 1071'den bu tarafa "Müslüman Türk Meselesi"nin "Süleyman Tapınağı'ndaki kurbanlık kızıl düveleri" oluruz.
Reklam
Seyit onbaşı 215 kiloluk top mermisini sırtında taşırken, ordu komutanımız Liman von Sanders paşaydı. * İstihkam komutanımız… Erich Paul Weber paşaydı. İstihbarat komutanımız… Perrinet von Thauvenay paşaydı. Donanma komutanımız… Wilhelm Anton Souchon paşaydı. Genelkurmay ikinci başkanımız… Bronsart von Schellendorf paşaydı. Boğazlar
Sayfa 49
İsmet Paşa'ya gece toplantısında haber gelir. "İzmir'den Afyon'a gelen Delibaş Mehmet çetesiyle birlikte dün Afyon'dan ayrılmış. Haberi yollayan arkadaşımız Konya'ya geçtiğini tahmin ediyor." İsmet Paşa hiç beklenmedik bir şey yaptı ve galiz bir asker küfürü savurdu, sonra da," Bu it yine dini alet edip bu cahilleri
Sayfa 331Kitabı okudu
Tarım Bakanı, Edirne’ye gitti. Edirne Tarım İl Müdürlüğü “Tarımın Mimarı Hoş Geldin” pankartı astı. Yağcılığın bu kadarı bakanı bile kızdırdı, “Ben daha altı aylık bakanım, nasıl arımın mimarı olurum?” diye sordu… Tarım il müdür vekilinin cevabı şahaneydi, “Bu afiş hep hazırda duruyor, her bakan geldiğinde bu pankartı asıyoruz” dedi.
Yolcu! Bir gün gelir de eğer yolun uğrarsa, Toprağında kan tüten bu mukaddes illere. Her harabe önünde Edirne'den ta Kars'a Kadar yaşlı gözlerle ağla diz çöküp yere. Yolcu! Eğer kadından,sevgiden daha yüksek Daha geniş bir ilham ararsan hayatında Fanilikten kurtulup ta göklere yükselmek İhtirası yaşarsa her arzunun altında, (...)
Sayfa 116Kitabı okudu
Reklam
Erkeğin yeni rolünü kabul etmediği ve direnç gösterdiği ailelerde karı koca arasında güç savaşı başlıyor. Güç savaşı çoğu zaman kadına şiddete dönüşüyor. Toplumda ve medyada kadına şiddet uygulayan erkeklerin eğitimsiz, kültürsüz, maganda tipler olduğuna dair bir önyargı var. Trakya Üniversitesi Edirne Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı tarafından yapılan bir araştırmanın sonuçları bunun doğru olmadığını gösteriyor. Araştırmaya göre üniversite mezunlarının % 24'ü kadınlara şiddet uygularken, bu oran hiç eğitim almamış erkeklerde % 2'lerde kalıyor.
328 syf.
10/10 puan verdi
Çok önemli bir çalışma bence. Çünkü biz 500 sene idare ettiğimiz Balkan topraklarını 3-4 ay içindeki muharebelerle kaybettik. Aslında kaybettiğimiz şey başlı başına bir vatandı. Bugün bize uzak gibi görünen Kavala, Priştina, Serez, Selanik, Kırcaali, Dimetoka, Kosova, Berat, Drama, Dedeağaç, İskeçe gibi yerlerin Edirne'den, Bursa'dan, Samsun'dan, Erzurum'dan hiç bir farkı yoktu. Balkan Savaşlarını iyi anlayabilmek için bire bir bir eser. Dili harika, kurgu çok iyi. Sadece kökü Balkanlara uzananların değil hepimizin okuması gereken şeyler var içinde.
Rumeli'ye Elveda
Rumeli'ye ElvedaTaha Akyol · Doğan Kitap · 201366 okunma
380 syf.
4/10 puan verdi
Edirne’li yazar gördüm mü takip etmeye çalışıyorum, neler yazmışlar, nasıl yazmışlar merak ediyorum. Bu nedenle eşimle Saraçlar Caddesinde gezerken gördüğüm bu kitabı hiç aklımda yokken alıverdim. Tam emin değilim ama kitap aynı zamanda kitaplığımdaki 300 civarı (çizgi romanlarım hariç) kitap içinde Edirne’den alınan tek kitap olma özelliğini
Ihlamurlar Açarken
Ihlamurlar AçarkenGüngör Mazlum · Parafiks Yayınevi · 201514 okunma
Diyarbakır Türkiye'nin hinterlandı değil, kendisidir. Türkiye Konya değildir, Sivas, Edirne, Kars ve Van değildir. Türkiye vilayetlerinin ve halklarının toplamı değildir; bütün bunlardan fazla bir şeydir. Türkiye Bulgaristan, Kosova, Bosna, Çeçenistan, Basra, Musul ve Azerbeycan'dır. Türkiye resmi sınırlarının içinde değil, dışında korunmalıdır.
Sayfa 105Kitabı okudu
Reklam
Araba sokaktan, caddeden, daha sonra da şehirden çıktı. Toprak yolda ağır ağır gidiyorlardı. Uzaklarda tül mavisi dağlar. Edirne o dağların ardındaydı. Biliyordu bunu. Duymuştu birilerinden.Edirne,Edirne'de mavi taşlı küpesiyle göçmen Hayriye! Gitse, gidebilse, çarsında dolaşsa Edirne'nin, arabacı yamaklığı bulsa. Cebinde birkaç kuruş, Edirne fırınlarından sıcak ekmek alsa, bakkallardan beyazpeynir, sergilerinden tatlı kavun. Bir ağacın altına otursa, açsa bacaklarını yanlara, bölse ekmeğini ortadan sıcak sıcak. Bir de baksa ki mavi taşlı küpesiyle o, başucunda. Şaşsa, ağlasa sevinçten. Boynuna sarılmasa bile elinden tutup kaldırsa. Bıraksa beyazpeyniri, sıcak ekmeği, tatlı kavunu. El ele gitseler. Dedesi, dayıları halası, amcası sevinseler Bilal'i görünce, buyur etseler. Geceleri koyun koyuna yatmasalar bile...
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.