Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
franz kafka,dönüşüm üzerine ve övgüler
Dönüşüm
Dönüşüm
Modern dünya edebiyatında çok tartışılan, çok yorumlanan ve edebiyat akımlarına yerleştirilmesi zor eserler bırakan Franz Kafka, 3 Temmuz 1883'te Almanca konuşan Çek asıllı Yahudi bir tüccar ailenin oğlu olarak Prag'da doğdu. Kafka'nın babası, yoksul koşullardan zengin bir tüccar durumuna yükselmiştir. Annesi ise varlıklı,
128 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Ah zebercet ah ...
Kitap Milli Eğitim Bakanlığı’nın onayladığı 100 temel eser arasında yer almış (gerçi sanırım sonradan içerdiği müstehcen kelimelerle çocukların ruhsal ve zihinsel gelişimi açısından olumsuz etkileneceğini öne sürülerek geri kaldırılmıştır. Genelde bu tarz eserlerde hep aynı şey oluyor önce mutlaka okutulması gereken en önemli eser denip sonrada
Anayurt Oteli
Anayurt OteliYusuf Atılgan · Can Yayınları · 202329,9bin okunma
Reklam
517 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
“Kuşkusuz, evrenin yaratıcısı daha iyi bir yöntem planlayabilirdi; ama bu belirli evrenin yarattıkları, bu belirli yönteme katlanmak zorundaydılar” Jack London Jack London, Martin Eden romanını kaleme aldığında genç yaşında uluslararası başarı kazanmış bir yazardı. Buhranlı bir döneminde çıktığı Güney Pasifik’teki deniz yolculuğunda yazdığı bu
Martin Eden
Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202391bin okunma
192 syf.
·
Puan vermedi
·
10 günde okudu
Anne! Bak ZENCİ!
Zenci deyince pardon siyahi(!) deyince aklınızda oluşan imge nedir? Yanlarına otururken tiksiniyor musunuz? Kokuları üzerinden atılan sözlük başlıklarını gördünüz mü, ya da aklınıza siyahi-cinsel tanımlamalar geliyor mu? Kaç kişi şeytanı siyah olarak düşünmedi? Hadi gelin açık olalım. Ötekini anlamak için, ötekinin safına geçip anlamaya çaba
Siyah Deri Beyaz Maskeler
Siyah Deri Beyaz MaskelerFrantz Fanon · Metis Yayınları · 2020479 okunma
Sosyalist toplumun gelişme perspektifi, bir "bilimciler toplumu" yaratmaktır. Ancak, kesinlikle sözcüğün "teknokrat" anlamında değil, yani, "bilimsel eğitim görmüş" küçük bir elit grubun tüm toplumu yönetmesi biçiminde değil, sosyalist anlamda, toplumun her üyesinin aynı zamanda bilimci olması anlamındadır. Marx, gelişmiş komünizm koşullarında "doğrudan üretim sürecinin", bir "uygulama, deneysel bilim ve kendini nesneleştiren bir bilim" olduğunu söylemiştir. Gerçekten bilim, yüzyıllardır süren gelişiminde günümüze kadar öyle büyük bilgiler, buluşlar ve düşünceler hazinesi biriktirmiştir ki, bilimciler -şimdi varolan sayıları içinde- bunun üstesinden gelmek, bunu "hazmetmek" ve "edinmek" gücünden uzaktırlar. Ve günümüzde, örneğin fizikte "delice bir fikrin" eksikliği bilimcileri üzmesine karşın, nesnel durum tam tersinedir. Bilimde bugün fikirlerle ilgili bir "nüfus fazlalığı" bulunsa bile, varolan görece az sayıda bilimcinin, bunları aynı anda yaratıcı biçimde "özümleme", nesnel ve doğru olarak "yorumlama" ve pratikte kullanma olanağı yoktur. Kibernetik, zaman zaman bunalımın şiddetini azaltsa bile, ("bilgileri" değil de, enformasyonun kazanılmasını düzenle- yerek bunu yapar) sözkonusu sorunun üstesinden gelemez. Ne var ki, bu da yeni, salt teorik sorunların yığılması demektir. Çünkü, bilimin rahatsızlığı, yalnızca görece az sayıda bilimcinin kafasının alamayacağı enformasyon birikmesinden dolayı olmayıp, aynı zamanda varolan fikirleri geliştirebilecek yaratıcı kafaların azlığındandır.
Sayfa 137 - Bilim ve Sosyalizm YayınlarıKitabı okudu
192 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Yaşamın Saçmalığı ve C. 'nin Baba Nefreti Hakkında (SPOILER!!!)
C.’nin çocukluk günlerinde geleceğe arızalarla taşınan anılarla biçimlenmiş baba nefreti, babaya benzeme korkusuyla beslenecek, ama olgunluk çağında kaçınılmaz biçimde babaya benzeme biçimine evrilecektir. C.’nin yaşamına kılavuzluk etmesi gereken babası, bu toplumsal ve psikolojik rolünü bütünlüklü olarak ihmal etmekle, aslında oğlunu yalnız sağ
Aylak Adam
Aylak AdamYusuf Atılgan · Can Yayınları · 201959,9bin okunma
Reklam
Yabancılaşan kahramanların çoğunda aile ilişkilerinin sıkıntılı olduğu görülür. Eğitim gibi yabancılaşmanın da ailede başladığı söylenebilir. Otoriter ve baskıcı ailelerde olduğu kadar ilginin, değerin ve sevginin altının çizilmediği ailelerde de yabancılaşma kaçınılmazdır. Kişi ona en yakın konumda bulunan ailesine yabancılaşmaya başladığında geri kalan kişilere karşı yabancılaşması  da ivme kazanır.
Sayfa 34 - Berna AtagünKitabı okudu
347 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Bağnazlık ve Faşizmin Gayrimeşru Çocuğu: ÖTEKİ (das Andere)
Hayatımın yarıya yakınını yaşadığım yurtdışında “yabancı olmak, yabancı ile yaşamak” nasıl bir olgu, bunu iliklerime kadar hissettim. Alanımdan dolayı benim için avantajı hem kendi toplumumu hem de Batı toplumlarını “dışarıdan” gözlemlemek oldu. “Yabancı “ olmanın nasıl bir duygu olduğunu anlamanız için, farklı ülkelere yaptığınız turistik
Yabancılar, Tanrılar ve Canavarlar
Yabancılar, Tanrılar ve CanavarlarRichard Kearney · Metis Yayıncılık · 201258 okunma
111 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 günde okudu
Anayurt Oteli
Anayurt Oteli
ilk modernist Türk yazarlarından biri olan
Yusuf Atılgan
Yusuf Atılgan
'ın ikinci romanıdır. Yazar Yusuf Atılgan, Psikolojik yabancılaşma ve yalnızlık temasını başarıyla işleyen bir yazar olarak tanındı ve modern Türk edebiyatının önde gelen ustaları arasında yer aldı. Anayurt Oteli'ndeki Zebercet karakteri ise yaşadığı anı anlamlandırmaya çalışan insan tipolojisinin bir örneğidir. Bu anlamlandırma “neden ve niçin yaşıyorum sorusu” ile, yalnızlık, aşk ve cinsellik ekseninde gerçekleşir. Romanın mekanı Manisa'daki Anavatan Oteli'dir. Otelin ismi daha sonra Anayurt Oteli olarak değiştirilmiştir. Zebercet ve Otel, Türk edebiyatının unutulmaz bir tipi ve unutulmaz bir mekanı olmuştur. "Ne ölü, ne sağ" bir yaşamın kahramanı Zebercet. Gözünü ilk açtığı ve yaşadığı Anayurt Oteli'yle aynı kaderi paylaşıyor: Birbirine benzeyen geçici ilişkilerle geçen günler, yalnız ve tek başına sürüklenen bir hayat. Gecikmeli Ankara treniyle gelen -adını bile bilmediğimiz- kadın otelde bir gece kalır ve Zebercet'in de, Anayurt Oteli'nin de sessiz akıp giden günlerinin içeriği değişir. Küçük ayrıntıların tekdüze şaşmazlığında nerdeyse takıntılarla sürüklenen bir yaşamın öfkesi de, çaresizliği de büyük oluyor. Anayurt Oteli, 2008 yılında "müstehcen içeriği dolayısıyla" Milli Eğitim Bakanlığı’nın “100 Temel Eser” listesinden çıkarılmıştır.
Anayurt Oteli
Anayurt OteliYusuf Atılgan · Yapı Kredi Yayınları · 201729,9bin okunma
_Tinin Görüngübilimi, bilincin değişiminin yolculuğunun betimidir. _Her şey kozmik tinin görüngüleridir. Bu gerçekliklerin dışında aşkın bir varoluş bulunmaz. Her şey bu dünyada olup biter ancak bilen özne ile bilinen şey mesela bilinç ve dünya aynı şeydir. Hepimiz her şeyi kapsayan kozmik ruhun parçalarıyızdır. O tekil ve tüm olan tin'dir.
Reklam
Sevgili Öğretmenim
"Aman desem öğretmenim, öğretmenlikle din adamlığını karıştırma; Cumhuriyete, toplumuna, mesleğine ve insanlığına yabancılaşma." haber.sol.org.tr/yazar/sevgili-o...
Rıfat Okçabol
Rıfat Okçabol
128 syf.
·
Puan vermedi
·
35 saatte okudu
"İntihar, insanın kendi varoluşu üzerine söyleyebildiği son sözüdür." K. Marx Yusuf Atılgan okurken zorlanırım, Aylak Adam gibi bu eseri de beni çok zorladı ancak değinilen konular ve bireyin topluma karşı yaşadığı uyumsuzluk, ana karakterin derin yalnızlığı beni kitaba devam etmeye ikna etti. Yusuf Atılgan, eseri bilinç akışı
Anayurt Oteli
Anayurt OteliYusuf Atılgan · Can Yayınları · 202329,9bin okunma
171 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.