Toplumun genel uygulamasına baktığımızda ise, Kur’an evimizin en güzel köşesinde ya da en yüksek yerinde duran bir süs, çoğunlukla korumalı bir kap içinde el değmeden muhafaza edilen bir sembol, bazen kitap halinde bazen de kimi ayetleri çerçeve içinde tablo haline getirilerek duvara asılan bir eşya, bazen çok küçük boyutta arabamızın aynasına ya da çocuğumuzun boynuna astığımız bir koruma, nadide bir nüshası müzayedede satılabilen antika bir eser, gizemli, tılsımlı, yanı başımızda durmasına rağmen kendimizden uzak tuttuğumuz bir kitap haline gelmiştir.
Ama damıtılıp çiçeğinden güzel kokular çıkarılan gül,
El değmeden kuruyup giden,
Yalnız başına büyüyüp yaşayan ve ölen dikenli gülden
Çok daha büyük mutluluk içindedir.
Ama damıtılıp çiçeğinden güzel kokular çıkarılan gül,
El değmeden kuruyup giden,
Yalnız başına büyüyüp yaşayan ve ölen dikenli gülden,
Çok daha büyük mutluluk içindedir.
Tüm Orta Çağ Avrupa toplumları arasında Grönland Nors toplumu, kalıntıları en iyi korunmuş olandır. Bunun sebebi tüm yaşam alanlarının el değmeden terk edilmiş olmasıdır.
İninde ürküntüyle titreyen mağara adamı, gökdelenlerde de hala titremektedir. Mutsuzluk sermayemiz çağlar boyunca el değmeden kalır; bununla birlikte atalarımız karşısında bir avantajımız vardır: Yıkımımızı daha iyi düzenlemiş olduğumuz için bu sermayeyi daha iyi bir yatırımda kullanmış olma avantajı.
"düşünüyorum da,
sanırım en büyük korkumuz olduğumuz gibi görünmek.
yumuşacık kalbimizin fark edilmesi,
naif yönlerimizin keşfedilmesi,
cesaretsizliğimizin anlaşılması,
korkularımızın paylaşılması
sanki zarar göreceğimizin en büyük işareti.
kabuklarımızın altında
kendimizi saklamakta ne kadar da ustayız.
ve ne kadar güçlü
Düzgün eğitim almayan çocuklar hayatın anlamını bilmiyor, sahip oldukları ruh zenginliğinin farkında değiller. İşte bu ulus neye benziyor biliyor musunuz? Yüzyıllarca verimli toprakların el değmeden öyle kendi haline bırakılmasıdır, bu verimli toprakların hiç ürün vermemesidir.
İninde ürküntüyle titreyen mağara adamı, gökdelenlerde de hala titremektedir. Mutsuzluk sermayemiz çağlar boyunca el değmeden kalır; bununla birlikte atalarımız karşısında bir avantajımız vardır: Yıkımımızı daha iyi düzenlemiş olduğumuz için bu sermayeyi daha iyi bir yatırımda kullanmış olma avantajı.
Gelmiş geçmiş en acımasız cihangir olmuş olan Selim'in çağının tarihini okurken şaşkınlık içinde kalmıştım; Mısır'i ele gecirdiginde, Damascus kenti çevresindeki meyveleri bol ve lezzetli olan harika bahçeler, her bir yanları açık ve duvarlarla cevrenlenmemis olmalarına karsin, askerlerince el değmeden bırakılmıştı.