Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Esra Dönmez

132 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
154 günde okudu
Elime ilk kez alıp da içindekiler kısmında şiirlerin isimlerini görünce çok şaşırmıştım. Bu şiirler kime yazıldıysa o kişinin dedelerinden arkadaşlarına, uyuduğu beşikten atladığı eşiğe kadar kendisiyle bağı olan birçok kişi ve eşyaya seslenişlerden alıyor şiirler adlarını. Sevginin farklı bir boyutunu gördüm okurken ve elbette yine merak ettim nasıl bir ruh hâliyle böylesine dizelerin yazıldığını. Nurullah Genç'in kalemiyle kelimeler ona özgü bir ahenkle şekilleniyor, bu kitapta da bunu açıkça görmek mümkün. Değeri bilinmesi gereken bir şair, herkesin en az bir şiirini bilmesini isterdim.
Hüznün Lalesidir Dünya
Hüznün Lalesidir DünyaNurullah Genç · Timaş Yayınları · 2016693 okunma
Reklam
247 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
“Her aya bir Jane Austen kitabı” etkinliğimde kasım için Northanger Manastırı’nı seçtim. Yine ne ara başlayıp bitirdiğimi anlamadığım bir okuma oldu. Hem sakin, tatlı hem de belli bir merak uyandırıp yer yer gerilim yaratan bir havası var. Romanda bizi karşılayan başkarakterler ise ne birbirlerine karşı olumsuz duygu ve düşünceler içerisindeler
Northanger Manastırı
Northanger ManastırıJane Austen · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20193,162 okunma
153 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
19 günde okudu
Bu kitabı “kafamı zonklatan kitap” olarak anımsayacağım çünkü daha önce zihnimi böyle harekete geçiren bir eser okuduğumu hatırlamıyorum. Mola verip biraz dinlenerek okumak benim için akllıca bir seçim oldu; aksi hâlde, anlatılanları kavrayamayabilirdim. Virginia Woolf’un değindiği dönemlerin üzerinden epey zaman geçti. O zamanlar, dünya kadınlar
Kendine Ait Bir Oda
Kendine Ait Bir OdaVirginia Woolf · İndigo Kitap · 201737,9bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
321 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
Küçük Kadınlar; dilinin akıcılığı, karakterleri ve onların bulunduğu sıcak ortamın hissettirdikleriyle kendini çabucak okutturan bir eser. Sona erdiğinde ise bende bir eksiklik hissi uyandırdı, sonradan öğrendim ki bunun nedeni Louisa May Alcott’un “İyi Hanımlar” diye bu kitabın devam niteliğinde bir kitabının daha olması. Belki bir gün onu da okumayı düşünürüm. Amerikan İç Savaşı’nda görev yapan babalarının yokluğunda kendilerince yaşayıp giden dört kızı ve annelerini anlatan kitap, bana kendimi o kardeşlerden biriymişim gibi hissettirdi yaşadıkları anlatılırken. Evin iki büyük kızının işten ve bir diğerinin ise okuldan kalan zamanıyla yaptıkları tiyatro eğlenceleri, yazı kulübü etkinlikleri aralarına yeni bir üye katılmasıyla daha renkli bir hâl alıyor. Sevecen annelerinin yol göstermesiyle kusurlarını düzeltmeye çalışıyor, bir süre sonra yine hataya düşüyor ve başlarına gelen bir olayla hatalarını fark edip yeniden deniyorlar ki bunu okumak çok hoştu. Hayatın özü bu döngüde sanırım. Jo ve Laurie’nin dostluğu okuyucuyu hoşnut edecek türden. Beni etkileyen başka bir durum ise Mr. Laurence’ın küçük Beth’le kurduğu bağ idi, yaşlı adamın onu kaybettiği torununa benzetmesi dokunaklı ama Beth’e davranışı da bir o kadar güzeldi. Lükse ve rahatlığa düşkün olan Meg’in seçimi ise şaşırtıcıydı, beni sevindirdi. Bu detayların hepsi iyi bir bütün oluşturdu.Keyifli okumalar dilerim.
Küçük Kadınlar
Küçük KadınlarLouisa May Alcott · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202013,4bin okunma
392 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Gurur ve Ön Yargı’dan sonra Akıl ve Tutku’yla Jane Austen’ın kalemine bir kez daha tanıklık etmiş olmaktan duyduğum memnuniyetle hislerimi tazeyken ifade etmek istedim. Yazarın, şu ana dek okuduğum iki eseri tuhaf bir benzerlik hissi uyandırdı bende. Aynı çerçeveye sahip iki farklı ve etkileyici tablo gibi... Kitaba ismini veren kelimeler, bu kez iki kız kardeşi temsil ediyor. Bir yanda, şartlar ne olursa olsun sağduyusuna sımsıkı sarılan Elinor; diğerinde, yaşadığı her şeye tutkuyla bakmak isteyen Marianne. Kitap daha çok Elinor üzerinden ve daha sakince bir merak uyandırarak ilerliyor. Nedenini kavrayamadığım bir şekilde başından sonuna kadar genel bir hüzün hakim romana, tabii bu benden kaynaklanıyor da olabilir. Yazar, bu romanında da sağ gösterip sol vurmalara yer vermiş. Okudukça tahminlerimi harekete geçirdi ama yine de şaşırmaktan geri kalmadım. Mevki ve servet farkının ikili ilişkilerin önüne koyduğu taşlar, yanlış anlaşılmalar, keder ve sevinçler, gelişen karakterler karşılıyor bizi bu kitapta. Severek okudum. İyi ki bu dünyadan bir Jane Austen geçmiş.
Akıl ve Tutku
Akıl ve TutkuJane Austen · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20196,4bin okunma
Reklam
615 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
16 günde okudu
Heyecan içinde okuyup çok beğenerek bitirdiğim bir kitaptan bahsetmek istiyorum: Jane Eyre, yazarının okuduğum ilk kitabı ve umuyorum ki sonuncusu olmayacak. Anne babası olmayan Jane’in, yengesi yanında geçen günleriyle başlayıp hayatının ilerleyen yıllarına kadar yaşadıklarını kendi diliyle aktarışını okuyoruz bu kitapta. Henüz başında merhamet duygumu harekete geçirdi ve bu his neredeyse tüm kitap boyunca devam etti. Dikbaşlı, doğru bildiğini savunmaktan kaçınmayan Jane’in ve diğer birçok karakterin -ısınamadığım karakterlerin bile- söylediklerinden ilham almak düştü payıma. Yeri geldi mutluluktan içim içime sığmadı, yeri geldi okuduğum cümleler karşısında neye uğradığımı şaşırdım. Sona yaklaşmaya başladığımda ise gözümden yaş eksik olmadı. İyi ki okumuşum, dediğim bir kitapla daha tanışmanın mutluluğunu taşıyorum. Şimdi sıra izlemekte; bakalım, film ve dizi uyarlaması nasıl olmuş?
Jane Eyre
Jane EyreCharlotte Brontë · Can Yayınları · 202031,2bin okunma
83 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
35 saatte okudu
Stefan Zweig’ın dört öyküden oluşan bu eseri yine çabucak okunabilen, kısalığına rağmen derin anlamlara sahip olan bir kitap. Kitaba ismini veren öyküde; çocuklardan saklanan sırların onları nasıl etkilediği, hayatın hüzünlü yanına dair farkındalıklarının bazen tahmin ettiğimizden daha fazla olduğu anlatılmış. İkinci öykü olan Yaz Novellası; kimi kişilerin diğer bir insanın duygularına önem vermeyeceğini, saygı duymayacağını ve onlarla oynamayı kendilerine uğraş hâline getirmekten çekinmeyeceğini anlamamı sağladı. Ki bu, bir insanın ruhsal dünyasını olumsuz yönde beklendiğinden daha fazla etkileyebilir. Geç Ödenen Borç, bana kendimi huzurlu hissettiren bir hikâye oldu. Dünyada, bundan haberimiz olmasa ya da geç olsa bile var olduğumuza şahit olan birileri var ve bunu düşünmesi güzel. Ayrıca şu anda epey önemsediklerimin hangilerini yıllar boyu hatırlarım acaba diye düşünmeden edemedim. Kadın ve Yeryüzü’nde betimlemeler, okuyucunun kendisi durumun içindeymiş gibi hissettirecek türdendi. Karakterin bekleyişine sabırsızlıkla katıldım. Etkileyiciydi
Mürebbiye
MürebbiyeStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202126,4bin okunma
393 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Henüz sipariş etmiştim ki
Milena
Milena
ablanın paylaştığı alıntılar sâyesinde zaman kaybetmeden elime aldım. Roman, beni içine öyle bir aldı ki iki gün boyunca elimden bırakamayıp hem bitireyim hem de bitmesin isteyerek okudum. Herkeste aynı etkiyi bırakmayabilir fakat okurken karakterlerin hislerini paylaştığım bu kitap, şu ana kadar okuduklarım arasında en sevdiğim oldu. Sayfalar ilerledikçe kitabın ismiyle olan bağlantısını daha iyi anladım ve çok yerinde bir isim olduğunu düşündüm. Jane ve Mr. Bingley’le başlayan eser, okuyucuyu farklı yerlere sürüklüyor. Karakterlerin zamanla değişen ve gelişen kişiliklerine, duygusal yolculuklarına şahit olmak isterseniz vakit kaybetmeyin ve okuyun derim. Romandan uyarlanmış bir film de bulunmakta, izlemek için sabırsızlanıyorum.
Gurur ve Önyargı
Gurur ve ÖnyargıJane Austen · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202375,7bin okunma
134 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
14 günde okudu
Elimde orijinal versiyonu bulunan bu kitabı, İngilizce metinleri okumayı çok sevdiğimden zevkle okudum. Büyücülük Dünyası’ndaki fantastik canavarların Sihir Bakanlığı tarafından sınıflandırılması, bu canavarların dış görünüşleri, tehlike seviyeleri, neyle beslendikleri gibi bilgilerin bulunduğu kitap; sihirli hayvan bilimci olan Newt Scamander tarafından kaleme alınmıştır ki aslında kendisi de kurgusal bir karakter. İçerisinde canavarların bazılarının harika resimleri bulunmakta. Kitaplarda okuyup filmlerde gördüğüm bu yaratıkları bir de böyle tanımak çok hoşuma gitti. Harry Potter ve Fantastik Canavarlar serilerini sevenlerin zevkle okuyacağını düşündüğüm bir eser.
J. K. Rowling (Robert Galbraith)
J. K. Rowling (Robert Galbraith)
Fantastik Canavarlar Nelerdir, Nerede Bulunurlar?
Fantastik Canavarlar Nelerdir, Nerede Bulunurlar?J. K. Rowling (Robert Galbraith) · Yapı Kredi Yayınları · 20181,891 okunma
192 syf.
6/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Büyük umutlarla okumaya başladığım kitap, daha başlarında en çok kullanılan sıfatın "lanet" olması ve diğer özelikleriyle beni hayal kırıklığına uğrattı. Okurken sürekli kendi kendime kitabın, ismiyle bağlanacağı kısmın ne zaman geleceğini sordum. Argoya ve birtakım uygunsuzluklara epeyce yer verilmesi beni rahatsız etti. Bununla beraber dil akıcı olduğu için ve sonunu merak ettiğimden hızlıca okudum. Bunalımlı bir ergenin iç dünyasının anlatıldığı bu eser hâlime şükrettirdi. Zirâ içimde bu kadar olumsuz duygu ve sevgisizliği ben barındırsaydım kalbim dayanmazdı herhâlde.
Çavdar Tarlasında Çocuklar
Çavdar Tarlasında ÇocuklarJ. D. Salinger · Yapı Kredi Yayınları · 202159,2bin okunma
Reklam
71 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
18 günde okudu
Muhtemelen en sevdiğim yazar olan Stefan Zweig’ın bir eserini daha okuyup yine çok beğendim. Bu kitabında da karakter bir yabancıya hayatına dair önemli bir olayı anlatıyordu. Yazar, şu ana kadar okuduğum eserlerinde olayları bu yöntem üzerinden yürütse de bunu öyle ustaca yapıyor ki her birini heyecanla okuyorum. Bir Kadının Yaşamından Yirmi Dört Saat’in ilgi çekici bir başlangıcı olsa da karakter sırrını anlatmaya başladığında okumam duraksadı ve biraz sıkıldım. Bunun nedeni kumara dair hiçbir şey bilmemem. Fakat sonrasında Zweig yine ruh biliminde ustalığını konuşturdu ve gâyet güzel devam eden bir kitabı okumuş oldum. Bir insanın -yabancı birinden bile- beklentiye girebileceği çok doğru ve insan ne olursa olsun biraz anlaşılmak istiyor. İyi bir şey yapmak, işe yaramak, en azından bir hayata dokunmak... Bunu yaptığımızda ise muhatabımızla aramızda minnet duygusuyla sihirli bir bağ oluşacağını sanıyoruz ancak durum böyle olmayabiliyor. Hayatta karşımıza çıkan her kişi iyi yönde değişime açık değil, bu da aklımın bir kenarında bulunsun.
Bir Kadının Yaşamından Yirmi Dört Saat
Bir Kadının Yaşamından Yirmi Dört SaatStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020126,7bin okunma
136 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
Zarifoğlu’nun okuduğum ikinci kitabı olan Korku ve Yakarış’ta tanıdık mısralara ve bildiğim şiirlere denk geldikçe mestoldum. Şiirseverlerin okumaktan zevk alacağını düşündüğüm bir eser. Bu kitabındaki şiirler, -benim açımdan- Yedi Güzel Adam’dakilere kıyasla daha anlaşılabilir. Fakat şairin kendine has diliyle yazdığı tüm şiirlerini seviyorum ve diğer eserlerini de okumayı iple çekiyorum.
Korku ve Yakarış
Korku ve YakarışCahit Zarifoğlu · Beyan Yayınları · 20132,192 okunma
163 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
İyi bir okur olan öğretmenimin tavsiyesiyle okumaya karar verdiğim bu kitabın, başta “kişisel gelişim” klişelerinden oluştuğunu sansam da bırakmak istemeyip devam ettiğimde yanıldığımı anladım. Yazarın tavsiyelerine kendi hayatından parçalar eklemesi hoş olmuş. Ayrıca güzel hikâyeler ve alıntılar içeriyor. Okumayı çok sevdiğim bir tür değil fakat hayata dair farkındalık kazanmak isteyen biri için faydalı olabilir. Okunması kolay ve yer yer düşündürücü bir eser. •Kitabın adının hikâyesini çok sevdim.
Şu Hortumlu Dünyada Fil Yalnız Bir Hayvandır
Şu Hortumlu Dünyada Fil Yalnız Bir HayvandırAhmet Şerif İzgören · Elma Yayınevi · 202223,8bin okunma
140 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 saatte okudu
Kudüs Şairi Nuri Pakdil’i, Yedi Güzel Adam dizisi sâyesinde tanımıştım. Kalemiyle tanışmak için Anneler ve Kudüsler’i seçtim birkaç ay önce. Bugüne nasip oldu ve çabucak okudum. Şiirlerini; çocuklarla, annelerle ve Kudüslerle dokumuş sahiden. Çok sevdim ve tavsiye ederim.
Anneler ve Kudüsler
Anneler ve KudüslerNuri Pakdil · Edebiyat Dergisi Yayınları · 20141,739 okunma
64 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Araya farklı yazarların eserleri girdikten sonra tekrar bir Stefan Zweig eseri okuyunca her seferinde büyüleniyor ve şaşırıyorum. Çoğu zaman okumadan önce kitapların konusuna dair fikir edinmem, Amok Koşucusu hakkında da bir bilgim yoktu. Meğer Amok koşucusu diye bir kavram varmış, bu kitap sâyesinde öğrendim. Yine karakterle empati kurmaya çalıştığım, yer yer yaptıklarına anlam veremediğim ve okuyarak yalnızca acılara ve tutkulara şahitlik edebildiğim bir eserdi. Zweig’ın eserlerinde psikolojik analizlerden sonra en sevdiğim kısım, bir karakterin hikâyesini ve yaralarını bir yabancıya açmasıyla bizim de onun dünyasına dahil olmamızdır. Kısa olmasına rağmen devamını merakla getirdiğim bir okuma oldu. Tavsiyemdir.
Amok Koşucusu
Amok Koşucusu
Stefan Zweig
Stefan Zweig
Amok Koşucusu
Amok KoşucusuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021111,5bin okunma
223 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Öncelikle bilmenizi isterim ki bu eser, kişisel gelişim adı altında bilgi birikimi olmadan herkesin verebileceği tavsiyelerin yazıldığı bir kitap değil. Derinlikli bir bilgi olan Enneagram mizaç sistemine giriş için pekâlâ faydalı olan bu kitabı sevgili Özgü Hoca’mın tavsiyesi üzerine okudum. Dokuz mizaç her yönüyle ele alınmış, okuyucuya tanıtılmış. Okurken kendim, yakın arkadaşlarım ve öğretmenlerim hakkında düşündüm ve onların hangi tipte olabileceğini tahmin etmeye çalıştım. Diğer insanları ve kendinizi tanımak ve anlamak istiyorsanız Enneagram öğrenme fırsatını kaçırmayın derim. Kitap hakkında beğenmediğim tek konu bâzı yerlerin tekrar etmesiydi fakat çok rahatsız edecek ölçüde değildi. Verimli okumalar dilerim.
Enneagram ile Kendini Keşfet
Enneagram ile Kendini Keşfetİsmail Acarkan · Timaş Yayınları · 2018287 okunma
Reklam
256 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 günde okudu
İlk kez bir eserini okuduğum Bahadır Yenişehirlioğlu’nun kalemini pek beğendim. Yaptığı betimlemeler, karakterlerin iç dünyasını yansıtışı ve onların hissettiklerini okuyucuya geçirişi başarılıydı fikrimce. Konuk olduğu bir programda, yazarken kendini kaybettiğini ve yazdıklarını kendi dünyasında yaşadığını ifade ettiğini bilsem de kelimelerin uyumu beklentimin üzerindeydi. Dilerim ki kaleminin kuvveti artsın. Bu kitap bir arayışı, bir yolculuğu anlatıyor. Kişinin kendinden kendine, özüne dönmek ve aslolanı bulmak için yaptığı bir yolculuğu. Yazar; hayatın eğri büğrü yanlarını ele alıyor, hüzün ve acı dolu yanlarını ve aşkın dokunduğu yanını... Âşık bir adamın gönlüne inen perdeden sevmenin gereğini göremeyerek yaptıklarından duyduğu pişmanlığı hissettiriyor. Okurken düşündüm, “Eşine en büyük hediye olarak sevgisini sunduğu hâlde duyduğu aşk karşısında ne yapacağını bilemeyip kadının sahibiymişçesine davranan bir erkekle imtihan olan kaç Sakine vardır acaba bu topraklarda? Etrafına güzelliği yaymaya çalışırken solup giden kaç çiçek...” Yavaş yavaş eleştirdiğine, korktuğuna dönüşen insanlarla dolu dünya belki de. Umarım aynaya baktığınızda gördüğünüz kişi gerçek benliğinizi yansıtır ve ondan memnun olursunuz daima. Okuyup anlamak isteyene kazandıracağı pek çok düşünce var bu kitabın. Sevgiyle kalın fakat saygıyı da unutmayın.
Antikacı
AntikacıBahadır Yenişehirlioğlu · Timaş Yayınları · 20221,401 okunma
400 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
57 günde okudu
Edebiyat sayfalarında paylaşılan alıntılarının güzelliği vesilesiyle okumaya karar verdim bu kitabı. Bir eser oluşturma kaygısıyla ortaya konmamasına rağmen -Kafka’nın karmakarışık iç dünyasının kağıtlara yansımasından olsa gerek- cümleler beni şaşırttı. Mektuplarda Kafka’nın Milena’ya zamanla değişen hitap şekli, söylediği sözler, yaptığı benzetmeler... Hepsi çok hoşuma gitti. Fakat üzüldüğüm bir kısmı var; yazar, kendisine merhametsizce ve sevgisizce yaklaşıyor. İnsanın kendini yargılayabilmesi çok zordur elbet, bunu yapmak güç ister. Ancak ondaki bu değildi, güçsüzlüğünden kendine merhamet duyacak hâli kalmamış gibiydi. Ya da bu yalnızca benim görüşüm. En güzel sanatı -sevgiyi- okurken diğer sanatçının ,Milena’nın, mektuplarını da okuyabilmeyi isterdim. Mutlu ya da mutsuz bir sonu olmayan bir hikâye onlarınki. Okurun yüreğini biraz buruk bırakıp vedalaşıyor bizimle. Bir eser olarak değerlendirmek de pek doğru değil aslında, aşkın karmaşası içinde kaybolmanın kalpten taşırdığı cümleler bunlar.
Franz Kafka
Franz Kafka
Milena'ya Mektuplar
Milena'ya Mektuplar
Milena'ya Mektuplar
Milena'ya MektuplarFranz Kafka · Can Yayınları · 202354,6bin okunma