Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
tabii annemin aile içindeki konumunun ne kadar yıpratıcı ve tüketici olduğu hiç akıldan çıkarılmamalı. dükkânda, ev işlerinde kendini harap etti, ailedeki tüm hastalıkları iki kat fazlasıyla çekti, ama tüm bunları taçlandıran, seninle bizler arasında kalan konumu yüzünden çektikleridir. ona karşı daima sevgi ve saygı doluydun, ama bu konuda onu sakınmaktan sen de bizler kadar uzaktın. ona acımasızca yüklendik, sen kendi tarafından, biz kendi tarafımızdan. bu bir rahatlamaydı, kimse kötü bir şey düşünmüyordu, herkes kavgayı düşünüyordu, senin bizimle, bizim seninle sürdürdüğümüz kavgayı, ve öfkemizi annemden çıkarıyorduk. ayrıca senin —tabii kendi açından tamamen masum bir biçimde— annemi bizim yüzümüzden üzmen, çocuk eğitimine de olumlu bir katkı değildi. hatta bu bizim ona karşı başka koşullar altında haklı görülemeyecek davranışımızı bile meşrulaştırıyordu. senin yüzünden bizden ve bizim yüzümüzden senden neler çekti; bizi şımarttığı için —bazen bu "şımartma" senin düzenine karşı yalnızca sessiz, bilinçdışı bir gösteri olarak kalmış olsa bile— senin haklı olduğun durumları hiç hesaba katmadan söylüyorum. onun hepimize karşı duyduğu sevgi ve bu sevginin mutluluğundan aldığı dayanma gücü olmasaydı, tüm bunları kaldıramazdı tabii.
Fazlasıyla Haklı!
"Öteden beri yapılan yanlışlık nedir bizim toplumumuzda? Ne kadar zeki çocuk varsa başka alanlara yönlendirmek, ne kadar artık yapacak başka bir şeyi olmayan çocuk varsa onları da dini alanlara yönlendirmek.…. Çocukların en zekilerini, mühendis, doktor, hukukçu yapmaya çalışmak zekâ itibari ile en altta olanları ise İslâmî ilimlere yönlendirmek..."
Reklam
"Anlıyorum gerçekten de... "Kütüphaneyi gösterdi, "Ama bak, yolun sonuna doğru haklı çıktı Dostoyevski. 'Her şeyi fazlasıyla anlamak hastalıktır,' demiş ya... Ben de hastalan­dım işte.'"
Sayfa 128 - Yolun Sonuna Doğru Haklı Çıktı DostoyevskiKitabı okudu
canım Atay'ım her zaman olduğu gibi yine fazlasıyla haklı.
"Ne zaman vaktin var?" dedi. Her zaman. Ona bu sözü söylemedim tabii. Her zaman vakti olanlara saygı duyulmaz.
Fazlasıyla haklı...
...her meslekte olduğu gibi ÖĞRETMENLER arasında da öğretmenlik mesleğine YABANCI insanlar bulunmaktadır. Bunlara zanaatçı bile denemez. Bunlar olsa olsa öğretmenlik mesleğini hor gören gündelikçilerdir sadece. Bu gibi insanlara dostça bir tavsiyem var. Bunlar ÖĞRETMNELİĞİ BIRAKSIN ve kendilerine göre bir iş arasınlar. Gitsinler ticaretle uğraşsınlar, sekreterlik yapsınlar. RUH ve GÖNÜL işi olan görevlere, onlar değil başkaları gelsin.
Sayfa 23 - Anonim
Fazlasıyla haklı. İnsan, her şeye alışıyor.
İnsan evvela kendi kendisinden utanır gibi olur ama, bilir misin, bizim en büyük maharetimiz nefsimizden beraat kararı almaktır. Vicdan azabı dedikleri şey, ancak bir hafta sürer. Ondan sonra en aşağılık katil bile yaptığı iş için kâfi mazeretler tedarik etmiştir.
Reklam
15 öykülük kitabım olan Münzevi'nin ilk öyküsü.
Kalamış Münir Nurettin Selçuk’un aziz hatırasına… Kalbim ömrünü nihayete vardıracak kadar huzursuz bir halde atarken ve ay göz alıcı parlaklığıyla karanlık ruhları aydınlatırken taşlı sokakta yürüdüm. Topuklardan gelen tıkırtılar, cırcır böceklerinin sesleriyle raks ediyordu. Perdesi örtük evlerden yayılan sarı sıcak renkler, kurumaya yüz
yolun sonuna doğru haklı çıktı Dostoyevski, 'her şeyi fazlasıyla anlamak hastalıktır.' demiş ya..
Sayfa 128 - İletişim Yayınları - İkinci Basım - Mayıs, 2008Kitabı okudu
Bana herkes her şeyini anlattı ... Anlayacağımı düşünüyorlardı. Anlıyorum gerçekten de ...Ama bak, yolun sonuna doğru haklı çıktı Dostoyevski. 'Her şeyi fazlasıyla anlamak hastalıktır,' demiş ya ... Ben de hastalandım işte.
Sayfa 128Kitabı okudu
435 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.