Daha önce bir kitaptan bu kadar alıntı yaptığımı, cümlelerin altını bu kadar çizdiğimi hatırlamıyorum.
Bu kitap bana çok ama çok iyi geldi.
Öncelikle söylemek isterim ki, bu kitap herkese hitap etmeyebilir. Spiritüel konulara ilgiliniz varsa muhakkak okuyun, başucu kitaplarınızdan biri olacak nitelikte. Fakat ilginiz yoksa sevmeyebilirsiniz. Herkese tavsiye ettiğimiz kitaplar vardır ya hani, bu onlardan değil.
İçeriğine gelecek olursak,
Julian Mantle orta yaşlı, mesleğinde çok başarılı, servet sahibi bir avukat. Bir gün duruşma salonunda ani bir kalp krizi yaşıyor ve bir süre hastahanede kalıyor. Bu süre zarfında en yakın arkadaşıyla dahi görüşmeyen Mantle, yaşadığı bu ani rahatsızlıktan sonra bir farkındalık yaşıyor ve malını mülkünü, o çok sevdiği Ferrarisini bile satarak, Hindistan’a bir arayışa doğru yola çıkıyor.
Kitabın akışı ise Mantle’nin Hindistan yolculuğu sonrası geri dönüp, en yakın arkadaşına yaşadığı tecrübeleri ve Hindistan da tanıştığı bir grup yogiden öğrendiği ritüelleri, felsefeleri, erdemleri ve öğretileri aktarmasından oluşuyor.
Akışı, anlatımı çok güzeldi. Çok hızlı ilerleyen hiç yormayan bir anlatımı vardı ve bana çok şey kattı.
Spiritüel konulara ilgisi olanlar bu kitabı mutlaka okumalı.