Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bir futbol tutkunu olan Mahir, liseyi bitirdiği yıl Beşiktaş Kulü­bü'nün açmış olduğu genç yetenekler sınavını kazanır ve bir süre Beşiktaş Genç Takımı'nda oynar. Sol elini kullanan Mahir, futbol­da da sol ayağını kullanır ve solaçık oynar.
Ahir zaman Kârûnları
Bir tayyareye kendi binen, diğerine ev eşyalarını, bir başkasına ise limuzinlerine koyup seyahat edenler, gösterişli bir şekilde kavminin karşısına çıkanlar Kârûn'un çağdaş süretleridir. On binlerce yetimin yıl boyu ihtiyacını karşılayacak bir meblağı, bir futbol takımının formasına şirketinin adını yazdırmak için harcayanlar, Kur'ân-ı Kerîm'in onlar gibi olmaktan sakındırdığı muasır Kârûnlardır.
Sayfa 29
Reklam
Olduğum yerde olmak istemiyorum ama olduğum yerden çıkıp gidemiyorum da. Şu an yaşadığım her şey o günlerin aynısı. Evde olmak istemiyorum, ama her akşam eve dönüyorum. İşte olmak istemiyorum ama her gün işe gidiyorum. Bir şey beni hep dışarıya çekiyor. Hiçbir yere ait hissedemiyorum kendimi. Hiçbir eve, hiçbir aileye, hiçbir topluluğa. Hiç arkadaş grubum olmadı benim mesela. Bir futbol takımı tutmadım. Bir siyasi partiyi desteklemedim. Bir derneğin, bir hayır kurumunun üyesi değilim. Bir memleketim yok, oralı hissetmiyorum. Apartman toplantılarına bile gitmedim, o apartman beni ilgilendirmiyor, oraya ait değilim. Sadece orada oturuyorum. Ve ben bu hali armut ağacının tepesinden beri üstümde taşıyorum.
Sayfa 120Kitabı okudu
Yup, that's just how the game goes ... Crazy world.
"A study of thousands of juvenile court decisions found that when the local football team loses a game on the weekend, the judges make harsher decisions on the Monday (and, to a lesser extent, for the rest of the week). Black defendants disproportionately bear the brunt of that increased harshness. A different study looked at 1.5 million judicial decisions over three decades and similarly found that judges are more severe on days that follow a loss by the local city's football team than they are on days that follow a win.” ¤ "Binlerce çocuk mahkemesi kararı üzerinde yapılan bir araştırma, yerel futbol takımı hafta sonu bir maç kaybettiğinde, hakimlerin Pazartesi günü (ve daha az ölçüde haftanın geri kalanında) daha sert kararlar verdiğini ortaya çıkardı. Siyah sanıklar orantısız bir şekilde Farklı bir çalışma, otuz yıl boyunca 1,5 milyon adli kararı inceledi ve benzer şekilde, yerel şehrin futbol takımının mağlubiyetini takip eden günlerde, galibiyetten sonraki günlere göre hakimlerin daha sert davrandığını ortaya çıkardı. ”
Kardesimle futbol kartlarını inceliyoruk arda güleri gösterip arda güler ama ben gülmem dedi
Herkes voleybol/futbol/basketbol aşığıyken benim jimnastiğin ortama girişi...
Reklam
“Bir insanın nasıl olup da futbol sevmeyeceğini aklımız almıyordu;ama dünyanın her yerinde böyle yaratıklar vardı.”
Bir futbol maçı bile hakemsiz yönetilmiyorsa…
Hakkında yorum yapmaktan kendimi alıkoyamadığım bir diğer konu da, dindarların kanıtına sahip olmadıkları ve hiçbir zaman da olamayacakları son derece ayrıntılı detaylar ileri sürerken sahip oldukları kibirli güvendir. Belki de, çok az farklı olan fikirlere, özellikle de Üçlemecilik alanındakilere karşı gösterilen merhametsiz kini besleyen şey budur, yani dini fikirleri lehte veya aleyhte destekleyecek hiçbir kanıt olmadığı gerçeğinin kendisidir.
Sayfa 60 - Bölüm 2 - Tanrı Varsayımı, Çok TanrıcılıkKitabı okuyor
Babamın 46 yaşında öldüğünü hatırladım. İnsan anne babasının öldüğü yaşa ulaşınca ölümlü bir varlık olduğunu anlıyor. Hayatın ne kadar kısa, ölümün ise sonsuz olduğunun farkına varıyor. Keşke okul müsamerelerinin hepsine gitseydim, kayak gezilerinin, futbol maçlarının hiç birini kaçırmasaydım, diye düşünmeye başlıyor. Kim ölüm döşeğinde “Keşke ofiste daha çok zaman geçirseydim,”demiş ki?
Yazıklar olsun...
Geçen haftalarda bir öğretmen bir veli tarafından yumruk yedi. Bugün bir okul müdürü Iraklı bir öğrenci tarafından kafasına ateş edilerek öldürüldü. Bıçaklanan öğretmen sayısı gırla zaten. Hangisini duyduk basında? Hangi bakan veya yetkili bir açıklamada bulundu? Hiçbiri. Çünkü hiçbirimiz bir futbol maçı hakemi değiliz. Adam tokat yedi diye herkes ayaklandı. Şiddetin her türlüsüne tabi ki karşıyız ama bu devlet öğretmeni koruyamayacaksa kapatın okulları gitsin!
Reklam
Duydun işte, az önce yine yüzlerce günahsız insan daha öldürüldü. Dünyanın bir yanında çocuklar annesiz ve babasız kalırken ben nasıl bunları görmezlikten gelir burada futbol maçı oynarım, dedi.
Sayfa 10 - Sisyphos YayınlarıKitabı okuyor
Annemi düşünüyorum, yalnız geçirdiği o uzun yılları... Bitmek bilmeyen kış gecelerini. Fırtınalı gençlik döneminde insan böyle bir şeyin var olabileceğini düşünmüyor bile. Yaş ilerledikçe bunun ne demek olduğunu anlıyoruz.Şimdi ben yalnızlık sözcüğünün ne anlama geldiğini biliyorum. Kedime her geçen gün daha fazla ihtiyaç duyuyorum. Annem hayatının büyük bir kısmını yalnız geçirdi. Önce yaşlı anne babasıyla yaşarken yalnızdı, sonra evlendi, yine yalnız kaldı. İnsanların içki içen doktorun karısına düşmanca davrandığı o şehirde yalnızdı. Pazar günleri futbol maçları üzerine yorum programları yayınlayan radyonun önünde horlayan kocasının yanında yalnızdı.Evde akşamları geç gelen kocasını beklerken yalnızdı,geceleri sarhoşların derin uykusuna dalmış kocasının yanındayken yalnızdı. Oğulları evden ayrılırken yalnızdı, annesi öldüğünde yalnızdı,kızı evlendiğinde yalnızdı. Büyük evinden çıkıp modern, küçük bir apartman dairesine taşındığında yalnızdı. Sessizliği seven biriydi, ama gün geldi üst kattaki çocukların gürültüsünden hoşlanır oldu. Sağır oldum, insanların söylediklerini duyamıyorum. Audica'da kulaklarıma işitme cihazı taktılar.Hâlâ duymuyorum. Normal aslında bu durum, çünkü bana bir şey söyleyen yok.
Sayfa 127Kitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.