Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
328 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
15 günde okudu
51.Orhan Kemal Roman Armağanı Taş ve Gölge 'nin
Taş ve Gölge Burhan Sönmez'in son romanı. Henüz çiceği burnunda tazecik bir roman. Okuyucusunun bol olması dileği ile kitaptan biraz söz etmek isterim. Hikaye İstanbul'da Merkez Efendi Mezarlığında mezartaşı ustası Avdo'nun hem işleği hem de evi olan mezarlıkta başlar. Avdo hünerli bir mezartaşı ustasıdır. Öksüz büyümüş, şehir
Taş ve Gölge
Taş ve GölgeBurhan Sönmez · İletişim Yayınları · 2021553 okunma
Reklam
Gıdıl İsmet...
Beni merak ediyorsanız bu resimden bana bakın. dropbox.com/s/josp2eiqbczyc... Üzerimde duran küllük, yeşile çalan taşlı çakmak ve yarım bırakılmış bir Maltepe sigarasından ibaret. Gerisi alabildiğine toz, toprak. Unuttular bizi, işe yarar yanlarımızı söküp bir boş tarlaya çektiler hurdamızı. Şimdi kurda kuşa yuva
2020 Yılında Okuduklarım
2020'de 133 kitap 17 dergi ile toplamda 150 okuma hedefini tutturmuşum. Darısı 2021'in başına. Tabi sağlık ve huzurla. 1.İnsanlığın Yeme Tarihi-Tom Standage 2.Bir Kedi, Bir Adam, Bir Ölüm-  Zülfü Livaneli 3.Küçük Şeyler-Samipaşazade Sezai 4.Son Yaprak-O. Henry 5.Malte Laurids Brigge'nin Notları- Rainer Maria Rilke 6.Kurutulmuş Felsefe
Mart Ayı Hikaye Etkinliği - Meral ve Tablosu (Lütfen sonuna kadar okur musunuz)
Meral kocasını hüzünlü gözlerle kapıda karşıladı. Meral: -Nerede kaldın Süleyman? Merak ettim. Adam hiddetle ve sinkaflı sözler eşliğinde, Süleyman: -Sana ne be kadın. Sana hesap mı vereceğim. Dedikten sonra bitkin bir halde olan karısına sert bir tokat nakşetmişti. Tokatın etkisiyle Meral duvara çarpmış sonrasında yere
Emire Nişli ~Yahya Kemal Beyatlı ~Sessiz Gemi~ Hikayesi ve Şiiri
Değerli şairimiz, Nazım Hikmet'in annesi Celile Hikmet, resimleri ile olduğu kadar güzelliği ile de tüm İstanbul’un diline destan bir kadındı. İstanbul sosyetesinin en çok konuşulan kadınları arasındaydı. O günlerde Yahya Kemal, Bahriye’de okuyan genç Nazım Hikmet’in şiir hocası olarak eve gelip gitmeye başlamıştı. Nazım’a verdiği derslerden arta
Reklam
Gece gündüz fark etmiyor dünyanın en güzel kentindeyim
CANIM İSTANBUL Necip Fazıl Kısakürek Ruhumu eritip de kalıpta dondurmuşlar; Onu İstanbul diye toprağa kondurmuşlar. İçimde tüten bir şey; hava, renk, eda, iklim; O benim, zaman, mekan aşıp geçmiş sevgilim. Çiçeği altın yaldız, suyu telli pulludur; Ay ve güneş ezelden iki İstanbulludur. Denizle toprak, yalnız onda ermiş visale, Ve kavuşmuş rüyalar, onda, onda misale. İstanbul benim canım; Vatanım da vatanım... İstanbul, İstanbul...
Şehre yağmur yağdığı vakit, Babam yüzünü avuçları arasına alır, izlerdi. Yağmur ve babam… O vakit, ne çok benzerlerdi. Babam erken büyümüş bir adamdı. Yaşından değil, yaşadıklarından. Nasırlı ve de kederli öyküler taşırdı avuçlarında. İki yakası bir araya gelmek bilmezdi. Biraz İstanbul gibiydi benim babam. Yinede evinden gülüşünü, dilinden mavi türküsünü eksik etmezdi. Yamalı hayalleri olmak bilmezdi. Ama velakin, onlardan da vazgeçmezdi. Çorak toprakları şımartan, su gibiydi babam. Çiçeği severdi. Ve de üveyikleri. Derin ahların, cümle kapısıydı babam. Sorsam mevsimini, “Gönül hangi mevsimi yaşıyorsa, Ömür onu yaşar”, derdi. Babam bize yaz, Kendine kış idi, En çokta sırtımda dağ idi. 
Nataşa
Nasıl ki Bir ana ceylan Vurulmuş yavrusuna İçten yanıyorsa Ve nasıl ki Teksas'lı bir kız Almanya'da öleni İstanbul'da arıyorsa
200
200. gün... Hayatımın en kötü 200 günü. Bunun böyle olması çok olağan dışı bir şey değil. Bana eğer bu ayrılıktan önce "ayrılık olursa nasıl olur" diye sorsaydılar, hemen hemen şu anki gibi bir durumu tarif ederdim. Yani beklenti dışı bir şey yok. Bu süreç ne kadar sürerse, bu günler de 201, 202... diye devam eder. Tabii ki de umut
Reklam
Özür Dilerim
Özür dilerim Yürüdüğüm sokaklar, kuşlar, şubat ayı Özür dilerim ayaküstü konuşmalar Gecenin dinginliği özür dilerim İçtiğim çay, çaya bulanan bardak Özür dilerim ictiğim sigaralar Dostlar, düşmanlar, çocuk yürüyüşleri Özür dilerim şarkılar, içli türküler Güzel kadın yüzleri, hüzünlü bakışlar Güleç teyzeler, mahcup dedeler Özür dilerim evrilen
Bilir misin unutmak zor bazı şeyleri Seninle geçen günleri, geceleri Bir kalbin çarpmasını Bir kuşun kanat çırpmasını Göğsüne taktığın çiçeği Saçına konan minicik bir böceği Hele bir yalnızlık var ki senin eserin Seneler geçse de unutulmuyor Böylece geçip gidiveriyor zaman Bir eziklik oluyor bizde kalan Ve şimdi ben İstanbul'da Mayısın otuzunda Öyle ezik, öyle kırık Senden ayrı yalnızlığımı yaşıyorum Her gece Öksüz ellerimle siliyorum yetim gözlerimi Anlasana Seni sevdim ben Bu aşka adadım kendimi..
Sayfa 197
Bir müzik
• Sevinç Tevs - Ve Ben Yalnız: youtu.be/YdCdBFC16Ts • Karnı Büyük Koca Dünya: youtube.com/watch?v=azv5HjT... • Darya Dadvar - Ye Gole Saye Chaman & Leyli Bawanem: youtube.com/watch?v=IoGaZSd... • Elena Ledda - Pesa: youtube.com/watch?v=-sgBn0V... • Mohsen Namjoo - Rooberoo:
157 syf.
7/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Aşkın binbir türlü hâlini göreceksiniz bu kitapta. İbrahim Sadri aşkın haritasını çizmekle beraber şarkıları, şiirleri , şehirleri ve filmleri de almış satırlar arasına. Zıtlıklarda var olur aşk. Aşk kimsesizliktir. Bir anda ıssızlaşmak, kimseleri görmez olmaktır. Ve aşk öylesine kalabalık... Her şeyin yarım kalmasıdır aşk. Tek bir hayaliyle
...ve Aşk
...ve Aşkİbrahim Sadri · Turkuvaz Kitap · 201954 okunma
GÖRÜCÜ İşten eve geldiğimde oldukça yorgundum. Elbiselerimi değiştirip hemen odama çekilip uzanmak istiyordum. --Anne! Ben geldim! Mutfaktaydı. Sesimi duyunca ellerini havluya silerek yanıma geldi. Gülümsüyordu. --Hoş geldin, aslan oğlum. Hay maşallah. Seni yaradana kurban olurum ben. Şaşırmıştım. Ama hemen kendimi toparladım. Ne de olsa böyle bir
96 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.