Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

1000Kitap İstanbul 1. Buluşması Gerçekleşti
Sonda yazacağımızı ilk başta yazalım. Bir sonraki toplantıya katılacak arkadaşlar için olmazsa olmaz şart seçtiğimiz kitabı okumaları olacak. Bu konuya gereken önemin gösterileceğini düşünüyoruz. Seçtiğimiz kitap iletinin sonunda belirtilmiştir. Buluşma adıyla zikir edelim ama tanışma, kaynaşma, kitap sohbeti, dostça arkadaşlıklar ve daha niceleri… Daha önceleri de İstanbul’da etkinlikler düzenlenmişti. Bir süre devam ettirildi ancak daha sonra devamı gelmedi. Bursa grubunun hevesli ve etkileyici toplantılarını ilham alarak tekrardan bir etkinlik oluşturmayı planladık. Etkinliği düzenlerken katılmak isteyenlerin sayılarını gördüğümüzde bu kadar kalabalık bir grup ile acaba nasıl bir ortam olur düşünceleri kafamızı kurcalamadı diyemeyiz. Acaba ilk tanışma nasıl olur? Okurlar sağlıklı bir iletişim kurabilir mi? sorularıyla etkinliği oluşturduk. Beklenenin aksine katılımcı sayısının çokluğu hiçbir olumsuzluğa yol açmadı; tam tersi daha da keyifli bir sohbet ortamının oluşmasını sağladı. Bu ortamı gördükten sonra etkinliğin sürekliliği konusundaki soru işaretleri de akıllardan silindi diyebiliriz. Kitapların birleştirici gücü bir kez daha kendini gösterdi. Buluşma yeri Kadıköy olsa da İzmit’ten, Gebze’den, Bursa’dan ve Avrupa yakasından Anadolu’ya geçişi göz önünde buldurduğumuzda, Avrupa yakasından katılımcılarla farklı bir ortam oluştu. Mekan konusunda da kişi sayısının fazlalığı yüzünden biraz sıkıntı yaşasak da; bu toplantılar için gayet güzel bir mekan bulduk. GitarLive Cafe. Ufak da olsa mekandan bahsedersek akşamları konser oluyor, gün içinde ise neredeyse kimsenin uğramadığı bir yer. Adeta böyle toplantılar için varlığını devam ettiriyor :) Sessiz, sakin ve bizden başka kimsenin olmaması avantajımız oldu. Belki de böyle olması sohbet ortamını daha da samimi hale getirdi. Avrupa yakasından katılacak olan ben (
Selman Ç.
Selman Ç.
) ve (https://1000kitap.com/demetakgun/Duvar/) havanın güzelliğine kapılarak erkenden yola çıktık ve Anadolu yakasına geçmek için en güzel ulaşım aracı olan vapuru tercih ettik. Tabii vapur olursa çay da olur, simit de olur ve vapurların daimi yolcuları martılar da… Buluşma saatimiz olan 15:00 civarı mekana geçtik. Daha önce gelen arkadaşlar ve etkinlik saatinden sonra gelen arkadaşlarla beraber sayımız 20 oldu. Bizim için ilk toplantı olduğundan kısa bir tanışma turu (Gerçi 20 kişi olunca çok da kısa olmadı ama ) ve sonrasında etkinlikte nasıl bir yol izleyeceğiz, neler konuşulacak, etkinliğin daha iyi olması konusunda fikirleri olan arkadaşların önerileri vs. sohbet bu şekilde devam etti. Daha sonrasında bir sonraki toplantımız için seçeceğimiz kitapları belirlemeye sıra geldi. Herkesin önerdiği kitapları listemize yazdık.
Mine Yılmaz
Mine Yılmaz
hocamızın önerdiği
Ciğerdelen
Ciğerdelen
,
NigRa
NigRa
ve
Oğuz Aktürk
Oğuz Aktürk
un önerisi
Kayboluş
Kayboluş
,
Primadonna
Primadonna
arkadaşımızın önerisi
Adem'den Önce
Adem'den Önce
,
Bengü
Bengü
hocamızın önerisi
Uçurum İnsanları
Uçurum İnsanları
,
Şehzade
Şehzade
arkadaşımızın önerisi
Aynalar: Neredeyse Evrensel Bir Tarih
Aynalar: Neredeyse Evrensel Bir Tarih
,
Searching for meaning into unmeaningful life
Searching for meaning into unmeaningful life
arkadaşımızın önerisi
Gönüllü Kulluk Üzerine Söylev
Gönüllü Kulluk Üzerine Söylev
, benim önerim (
Selman Ç.
Selman Ç.
)
Gecenin Sonuna Yolculuk
Gecenin Sonuna Yolculuk
,
ikircikli
ikircikli
arkadaşımızın önerisi
Çürümenin Kitabı
Çürümenin Kitabı
ve ortak öneriler diyebiliriz
Martin Eden
Martin Eden
ile
Zorba
Zorba
Gerçekten etkileyici kitaplar önerildi . Bu kitaplar önerilirken, öneren arkadaşlar kitaplar hakkında ufak bilgiler ve neden bu kitabı okumalıyızı birkaç cümle ile dile getirdi. Oylama sonucunda
Kayboluş
Kayboluş
Aynalar: Neredeyse Evrensel Bir Tarih
Aynalar: Neredeyse Evrensel Bir Tarih
ve
Uçurum İnsanları
Uçurum İnsanları
ilk üçe kaldı. Sonunda bir sonraki toplantımız için
Aynalar: Neredeyse Evrensel Bir Tarih
Aynalar: Neredeyse Evrensel Bir Tarih
kitabı belirlenmiş oldu. Bir sonraki toplantının yeri bakımından da tercihler sunuldu ve semt olarak yine Kadıköy seçildi ancak mekanın belirlenmesi daha sonraya bırakıldı. Anılarda yerini alacak fotoğrafımızı da çekilip ( i.hizliresim.com/YOZ1Yk.jpg ) etkinliği sonlandırdık. Etkinliği düzenlediğimiz gün Haydarpaşa'da bulunan Sahaf Festivalinin son günüydü. Festivale gitmek isteyen arkadaşlarla beraber Haydarpaşa Sahaf Festivaline geçtik. Kimi arkadaşlar yine sıfıra daha ucuza alacağı kitapları daha fazla para ödeyerek temin etti, kimi daha ucuza bunu sağladı. Ancak sonunda herkes mutlu bir şekilde evlerine gitti diyebiliriz. Bu toplantıya katılan arkadaşlar sıralı şekilde sağdan sola
Enes Bayrak
Enes Bayrak
Fatmanur Özyürek
Fatmanur Özyürek
Şehzade
Şehzade
ibrahim terzi
ibrahim terzi
ikircikli
ikircikli
https://1000kitap.com/demetakgun/Duvar/
Selman Ç.
Selman Ç.
Mine Yılmaz
Mine Yılmaz
Muzaffer Akar
Muzaffer Akar
NigRa
NigRa
Oğuz Aktürk
Oğuz Aktürk
Ahmet Hakan Uysal
Ahmet Hakan Uysal
Searching for meaning into unmeaningful life
Searching for meaning into unmeaningful life
Bengü
Bengü
ve arkadaşı
Ezgi
Ezgi
https://1000kitap.com/_Fatma_
Primadonna
Primadonna
Kaan Ö.
Kaan Ö.
Gözde
Gözde
Bir sonraki toplantı: Katılımcılar: ? Tarih: 07.01.2018 Pazar Semt: Kadıköy Mekan: ?
··
161 görüntüleme
Güler Bilkay Aygün okurunun profil resmi
İstanbul'da yaşayan bir yazar olarak ben de katılmayı isterim. Tabii davet ederseniz. :) Geç keşfettim ama bu siteyi gerçekten seviyorum. Hepinize sevgiler sunuyorum.
Metin T. okurunun profil resmi
Niye yalan söyleyeyim, iletiyi ilk gördüğüm zaman hemen tarihine baktım. Bu bana uyar dedim. Madem uyar, katılsan iyi olur zira birçok değerli okurla tanışacaksın, diye düşünüp atladım üstüne. Yazdım. Bir yer de bu fukaraya var mı diye. Aynı zamanda da işteydim. Biz de çalışıyoruz di mi. Aklıma geldi. Du bakim, hangi romanı okuyacağız, diye tekrar girdim siteye. Baktım Galeano. Hay Allah, dedim. Başka yazar mı yoktu, bu adam yazar ama roman yazmaz. Var ama bizim kurtlara zayıf kalır. Okunur da, evde tek başına. Bir de ne göreyim, Aynalar. Bu roman bile değil. Ansiklopedi yahu. En çok liselilere uyar bu. Neyse, dedim, madem bunu seçmişler, ağzını kapa da otur. Bir üç saat daha sustum. Şeytan durmuyor ki yerinde. Bu kitabı okudunuz. Sonra toplandınız. E, ne konuşacaksınız Metto, diye konuşuyor ha bire. Tuttum terliği fırlattım. Eleman başarılı. Terlik falan hikaye. Yüzyıllık tecrübesi var ayol. Fazlası da cabası. İçime kurt düşürdü. İşgüzarlık yapmak istemem ama, sahi ne konuşulacak? Diyelim ki, Latin Amerika'nın Kesik Damarları, kitabı olsaydı, ne olurdu? Ya fikir teatisi ya da münazara olurdu. Fikir teatisi olmasından da kuşkuluyum zira teatide aşağı yukarı taraflar aynı hayat görüşüne sahiptir. Münazara olurdu illaki. Münazara da mutlaka şiddetli bağrışmaların olduğu bir kör tartışmaya dönerdi. Kaldı ki kendi yazarı bile "O zamanlar meseleyi ele alacak vasıfta değildim; üstelik kötü yazılmış bir kitap." Ve bana sorarsanız bu iyi niyetli alternatif tarih denemesinin üstüne konuşacağınız hiçbir şey yok. 400 sayfada dünya tarihi. Olmaz. Olsa olsa genel kültür arttırma kitabı. Ama bir roman olsaydı, iş tamamen farklı bir niteliğe bürünürdü. Hatta bu roman oldukça taraflı bir sosyalist gerçekçi roman olsa bile. Çünkü tarih üstüne bir denemenin edebi tahlili yapılamaz. Ama romanın sadece tahlili yapılır. Ve okumanın her türü serbesttir. Yaz allah yaz, anlat allah anlat. Tefsirini yaparsınız çünkü. Kimse de itiraz etmez. Çünkü roma tahlili zaten budur. Bir örnek daha vereyim ve susayım. Bakın Yaban üstüne ne yazmışım? “Hiç kuşku yok ki, bu eser farklı okuma biçimleriyle yorumlanabilecek kült bir eserdir. Varoluşcu okumalarla yapılan değerlendirmelerde “yabancı” Meursault’dur. Bizim edebiyat çevrelerimizde de, Z.Demirkubuz’un bu eserden hareketle yaptığı “Yazgı” filminde de “yabancı” olarak Musa’ya vurgu yapılır. Bir zamanlar böyle düşünmüş olsam da bu ikinci okumamdan sonra konuya farklı bakıyorum. Bu romanın “yabancı”sı bir ismi olmayan Arap’tır. Meursault’nun ateş ettiği bu isimsiz Arap, bir insan değil, kendi içindeki arzudur. Bu öldürmek istediği arzu, anneye duyulan arzudur.” Buna itirazınız olabilir mi? Olmaz mı, olur elbette. Ama ne olur? Hayır Arap değil, Meursault’dur yabancısı dersiniz. Hatta yabancıya dokunmadan başka bir okuma yapabilir, sadece yazarın yazma psikolojisini anlatırsınız. Ve daha neler neler. Sağlıcakla,
Elif okurunun profil resmi
Bir aksilik çıkmazsa ben de Ankara nın soğuğunu terkeder gelirim
Metin T. okurunun profil resmi
Önce "ben de geleyim," dedim. Sonra da, dur bakim nereye gideceğiz niye gideceğiz bir bakayım dedim ve okudum metni bir daha. Anladığım doğruysa 7 Ocak günü "Aynalar" üstüne konuşulacak. Kitabı okuyup gelmek icap ediyor elbette. Yazarın sayfasına baktım da "Latin Amerika'nın Kesik Damarları" 4. sırada. Bu bana o kadar garip geldi ki anlatamam. Çünkü biz bu kitabı hariç hiçbir şeyini bilmezdik Galeano'nun. Bu kitap üç-beş efsane kitaptan biriydi. Benim dönemimden olup da okumayan bir Allahın kulu yoktur herhalde. Hayat böyle bir şey işte. Her yüz okunmanın 99'u bu kitabına iken, zaman geçmiş 4.lüğe inmiş. Yıllar geçti ve benimle bu kitap arasına bir soğukluk girdi. Anlaşamadığımız yerler arttıkça arttı. Unuttum gitti. Ne kitap ne de yazar geldi aklıma.Sonra bir dergi haberine denk geldim. Yazarın kendisi "Bu kitap," diyordu, "kötü yazılmış bir kitap." İçim burkuldu. Bu arada Aynalar yarım bıraktığım bir kitaptır. Bu temalardan bıktığımdan. Yoksa başkaca bir sebep yok. Böyle etkinliklerde roman okunduğunu düşünürdüm. Ne bileyim, sanki daha sıcak geliyor bana. Ama nihayetinde karar verilmiş. Bize uymak düşer.
Metin T. okurunun profil resmi
7 ocak bizde tatil.Bir bir bilete bakıyor. Acaba boş yeriniz kaldı mı?
Düzlükteki Kavalcı okurunun profil resmi
13 yaşında bir okura yer varsa eğer katılabilirim,sırf bilgi ve güzel sohbetiniz için :)
Samet Ö. okurunun profil resmi
Metin hocam, kitaba yeni başladım da hakikaten çok doğru diyorsunuz. Kişiselleştirilmiş bir ansiklopedi tadında kitap. Öyle hemen okunacak bir tarzda da değil, verim alınamaz yoksa. Ama her konuda kendince kısa kısa bir şeyler karalamış yazar; genel kültür olarak iyi, üzerine nitelikli tartışılamayacak kadar nesnel ve ucu kapalı. Her neyse, umarım yanılırım. Belki de kitap bitince fikrim daha farklı olur. Saygılar.
Bu yorum görüntülenemiyor
Ajuez okurunun profil resmi
Tam karşıdaki çizgili kazaklı kırmızı renkli kazaklı abi kim :)
25 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.