Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

408 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Her Şeyi YAK GİTSİN!!! - II
"Kitap yakılan bir yerde sonunda insanları yakarlar." ~Heinrich Heine, Almansor, 1821 #39266561 Damarlarımda hissettim, düşlerimde hayal ettim, gözlerimle gördüm, yüreğimle yaşadım, yürürken düşündüm, okurken doyamadım, bir yandan hızlıca sayfaları çevirmek, bir yandan sayfalar bitmesin istedim. Vücuda verilmiş özel bir karışım almışım gibi kendimden geçtim, sonsuz öykülerde kaybolmak, o dünyadan ayrılmak istemedim. Bir yazar, milyonlarca insanı bu ruh haline bir kitapla sokabilir, evet bunu yapabilir. Kitapların gücü o kadar fazla ki, işte bu yüzden korkuyorlar! İşte bu yüzden yok etmek istiyor, yasaklıyorlar!
Fahrenheit 451
Fahrenheit 451
ile
Ray Bradbury
Ray Bradbury
dünyasına adım attım. O kadar zevk aldım ki, o kitabı da bitirmek istememiştim. Ana kahramanız Guy Montag ile bağ kurdum, o bağ kopmasın istedim. 451 severler, bunu hep dilemiştir muhtemelen. Yakma Zevki ile 451’in daha öncesine gidiyoruz. İncelemeyi tamamlamaya yakın,
Kitap Kıyımının Evrensel Tarihi
Kitap Kıyımının Evrensel Tarihi
‘ne başladım.
Fernando Baez
Fernando Baez
‘in 18 sayfalık sunuş bölümü, buraya bir şeyler eklemem gerektiğini hatırlattı. İncelemem eksik gibiydi, tam olmasa bile daha iyi hale getirdiğimi düşünüyorum. * Sistemin eleştirisini doruklara taşıyan anlar vardır. Bu anları iyi anlamak ve kavramak gerekir.
1984
1984
‘ün üçüncü bölüm sonrasında ki Winston ve O’Brien,
Cesur Yeni Dünya
Cesur Yeni Dünya
‘nın on altıncı bölümden itibaren Vahşi, Helmholtz ve Mustafa Mond,
Yakma Zevki
Yakma Zevki
‘nin ise Montag ve Leahy ile olan yüzleşme diyaloglarını dikkatlice ve anlayarak okuyunuz, gerekirse birkaç kez okuyup, notlar alınız. Güçlü ile güçsüzün diyalogları ve aktarılan bilgiler o kadar önemli ki, nefesiniz tutulurcasına okursunuz. Vurucudur, hakikattir, gizlenmiş tüm sözcüklerin ortaya çıkması, akla karanın yüzleşmesidir. Bilgidir, birikimdir, PATLAMADIR! HAYKIRIŞTIR! Her diyalog beyninize inmiş bir balyoz gibidir. Sizi kör eden her şeyin ilacı gibidir. Oradadır, çekip almak size kalmıştır. Bir kitap o kadar çok şeydir ki, neleri başarıp başaramayacağı, okuyucusunda gizlidir. YAKMA ZEVKİ! İnsanın Yıkıcılığı arttı ve artmaya devam ediyor. İnsanın içinde yok etme içgüdüsü olduğunu savunmuş
Sigmund Freud
Sigmund Freud
. İnsan eyleme geçmek için bir kıvılcım bekler, her zaman içinde var olanın dışarıya çıkmasını bekler. En masum görünümlü insan, ne yaptığına anlam veremediğimiz ve zihnimizin kabul etmek istemeyeceği suçlar işleyebilir. Bunun önceden kestirilmesi güçtür. İnsan bir şey yapmak isterse yapar, onu ne yasa ne de başka şey durdurabilir. Kitapta on üç ana öykü bulunmakta. Sonda ki diğer üç öykü ise, kısa olduğu için diğerlerine nazaran biraz daha hafif. İncelemeyi biraz öykü öykü, birazda doğaçlama yolu ile yapacağım. Öykülerin ana teması yakılan ve yasaklanan kitaplar, sansür edilen fikirler, yok edilen özgür düşünceler ve yaratılan otomat kafalı insanlar. Dünyayı daha iyi bir yer haline getirme hayalleri içinde, ruhsuz bir dünya yaratılması, ruhsuz dünyanın hiçbir şey hissetmemesi. İnsanın doğası mümkün olabilecek her şeye gebedir. En önemlisi, insan dediğimiz varlık, mutluluktan mutsuzluk, mutsuzluktan da mutluluk çıkarabilecek bir yapıya sahiptir. Yeter ki kendi özgür hür iradesi ile yaşasın ve düşünsün. İnsan ilk önce kendisine hükmetmelidir. Kendi kontrolünü başkasına vermek gibi bir ahmaklığa düşmemelidir. Yönetilmesi normal olabilir fakat, kendisini yöneteni de denetlemekle görevlidir. Sustukça balyozu kafana yersin, sonra bir bakmışsın, öyle bir susmuşsun ki, son balyoz darbesi ile toprağa gömülmüş, boğulmuşsun. İpler hiçbir zaman bir başka varlığın eline ya da devlete veya sisteme bırakılamaz. Bilimkurgu, distopya ve ütopya eserler bunlar üzerine kuruludur çoğu zaman. Var olanın tam tersini ya da daha ilerisini gören, düşünüp; kurgulayan ve yazan insanlara ayrıca minnet duymalıyız. Öykülerin adlarını büyük harfle yazıp birkaç tanesini az ve öz size aktarmaya çalışacağım. Çünkü bu kitabın adını arattığınızda öykülerin ne anlattığı hakkında bilgi edinemezsiniz. Ben biraz katkı sağlamak istedim. *ÖLDÜKTEN SONRA DOĞMAK, yaşamın bittiği, ölümün hüküm sürdüğü mezardan taşan bir yaşama konuk ediyor sizi. Mezardan kalktınız ve hayatınızı geçirmek istediğiniz, yarım kaldığını düşündüğünüz yere koşuyorsunuz, aşkınızın evine gidiyorsunuz. Sizi gördüğünde verdiği cevap ise "Biz artık düşmanız, Paul. Artık birbirimizi sevemeyiz. Ben canlıyım, sen ölü. (...) Doğal düşmanlarız biz." #38930571 burada ki düşmanlık, yaşamın ölüm karşısında ki zıtlığıdır. *ATEŞ SÜTUNU, mezardan ölüm doğurmaya devam ediyor. William Lantry 2349 yılında ölüm uykusunda uyanıyor ve beyaz pudra şekeri kıvamındaki bedeni ile uyumsuzluğa adım atıyor. Bu yüzyıl ona çok yabancı. Kitaplar yok edilmiş, insanlar düşünemeyen tek tip halini almıştır. Kendisi gibi ölüler yok edilmiş, mezarların içinde ki ölüler yakılmıştır. Kendisi son kalandır. Yok edilmeden önce uyanmış ve ölümü bu dünyaya getirmeye yemin etmiştir. Bu öyküden başlayarak edebiyat ve kitaplar karşımıza çıkıyor ve bize müthiş bir şölen yaratıyor aslında. Kütüphaneye gider Lantry ve Edgar Allan Poe var mıdır diye sorar… "Kim demiştiniz?” “Edgar Allan Poe.” "Dosyalarımızda bu isimde bir yazar yok.” "Bir kez daha bakar mısınız lütfen?” Bir kez daha baktı. “Ah, evet. Endeks kartına kırmızı bir işaret konmuş. 2265 yılındaki Büyük Yakma’dan önceki yazarlardan biri olsa gerek.” (…) Bu arada, hiç Lovecraft var mı elinizde?” “Seksle ilgili bir kitap mı?" Lantry kahkahayı bastı. “Hayır, hayır. Adamın adı o!” Kadın dosyaları karıştırdı. “O da yakılmış. Poe’yla birlikte.” *PARLAK ANKA KUŞU, 2022 yılında geçiyor, Kütüphane ile başlıyor hikâye. Kitapları yakmak için Kütüphanenin kapısını çalıyor Barnes. İnsanlık için yakmak istiyor, onun görevi bu. Kitapların kime ne faydası vardır ki? Kitaplar yakılırken, insanlar toplanmıyor bile, karşı bile çıkmıyor, unutmuşlar onları. “Kitaplar gibi insanları da yakmayacağım ne malum?” diyor ve doğru bir soru soruyor. Kitap yakan, insanı da yakar. Ki yakmadı mı zaten? *MARS’IN ÇILGIN BÜYÜCÜLERİ, 2100 Yılı Mars’ta bir sorun var ve oradaki sorunu kökten halletmek için bir roket fırlatıyor, dünyada ki kitaplar yakılmış, yazarlar da yakılmış. Geriye sadece Mars kalmış, çünkü Mars’a kaçmışlar. Bu hikaye de
Edgar Allan Poe
Edgar Allan Poe
,
Bram Stoker
Bram Stoker
,
Mary Shelley
Mary Shelley
,
Henry James
Henry James
,
Lewis Carroll
Lewis Carroll
,
H. P. Lovecraft
H. P. Lovecraft
,
H. G. Wells
H. G. Wells
,
Aldous Huxley
Aldous Huxley
,
Stendhal
Stendhal
,
William Shakespeare
William Shakespeare
ve niceleri eşlik ediyor. Okurken bu dünyadan ayrılmak istemeyeceksiniz. "Çok acımasız bir adamsın, Poe." "Korkmuş ve öfkeli bir adamım. Ben bir tanrıyım, Hawthorne, tıpkı senin gibi, hepimiz gibi tanrıyım." #38983584 *ÇILGINLIK KARNAVALI,
Ray Bradbury
Ray Bradbury
Stendhal
Stendhal
‘ın önderliğinde bizi alıp götürüyor. Kendimizi Stendhal’ın kollarına bırakıp, gözümüzü kapatıyor ve karnavalın tadını çıkıyoruz! Edebiyatın en ürkünç karnavallarından bir tanesi ile karanlığın hüküm sürdüğü kalede, kötü ile daha kötünün karşılaşmasına konuk oluyoruz. "Cehalet, Bay Garrett, ölüm getirir." #36691790 Kısa kısa ve bilerek yarım bırakarak anlattım. Her detay size spoiler olarak dönebilir o yüzden okuma zevkinizi almak istemedim. İncelemelerimde spoiler’a yer vermiyorum. * Kitapta,
Fahrenheit 451
Fahrenheit 451
‘in çok iyi bildiğimiz İTFAİYECİ hikayesi de mevcut. Ben bu hikâyeyi ezbere yakın biliyorum. İtfaiyeci yazılmadan önce, GECEYARISINDAN EPEY SONRA ‘yı yazıyor Ray Bradbury’i. İkisinin birbirinden farkları var ama bütünlük olarak aynı hikayeler. Öykücülüğünün iyi olmasının sebebi defalarca defalarca yazması ve edebiyata hakim olmasıdır. Geceyarısından Epey Sonra’yı okuduğumda farkları hemen hissettim. Guy Montag ile yeniden buluşmak fazlasıyla keyiflendirdi beni. Kitabın başlangıç konuları, birbirinden farklı. Hatta HBO’nun yeniden çevirdiği ve hiç sevmediğim 451 filmine de bu giriş hayat vermiş. Filmi 20 dakika zor izledim o yüzden geri kalanını pek bilmiyorum. İlk hikâyeyi yani Geceyarısından Epey Sonra’yı baz almışlar. İki hikâyeyi de okuyup kendiniz bu farkları bulabilirsiniz. Ben size iki örnek vereceğim. GECEYARISINDAN EPEY SONRA Hepsi Bay Montag’a baktı. “Dün gece yakaladığımız o yaşlı adama ne yapacaklar şimdi?” diye sordu Montag. “En az otuz yıl tımarhaneye atacaklar.” Sy.186 İTFAİYECİ Hepsi Bay Montag’a baktılar. Bay Montag yutkundu. “Dün gece kitaplarla yakaladığımız o yaşlı adama ne olacak şimdi? diye sordu. “Tımarhaneye atılacak.” sy.274 GECEYARISINDAN EPEY SONRA “Bir kız için ne çok şey düşünüyorsun,” demişti Bay Montag ona bakarak. “Düşünmek zorundayım. Düşünmek için o kadar çok vaktim var ki. Hiç televizyon izlemem ya da yarışlara veya lunaparklara ve onun gibi yerlere gitmem.” Sy.196 İTFAİYECİ “Bir kız için ne çok şey düşünüyorsun,” demişti Bay Montag, huzursuz bir edayla. “Çünkü düşünmek için vaktim var. Ben hiç televizyon izlemem ya da oyunlara, yarışlara veya lunaparklara gitmem.” Sy.284 Bu iki örnek birçok yerde önümüze çıkıyor. Sevgili
Ray Bradbury
Ray Bradbury
tekrar tekrar okudukça daha iyisini yazabileceğini düşünmüş olsa gerek. Benim düşünceme göre de İtfaiyeci öyküsü daha derli toplu, daha usta işi olmuş. Kelimeler, diyaloglar daha iyi kotarılmış. Kitabın sonunda da farklılar var tabi ki. Okuyunca bütün farkları kendiniz analiz edersiniz. Unutmadan, 451 kitabında ki öykü İtfaiyecidir, gece yarısından epey sonra değil. Yakma Zevkinde ikisinin de olması çok isabetli bir karar. Zaten 451 öyküleri diye geçiyor. Bu kısa incelememi toparlamam gerekiyor artık. Kısa oldu bence… : ) Öykülerini yazdığı yılları düşündüğümüzde bol bol “Gotik” edebiyattan alıntılar yapmış Ray Bradbury. Özellikle Poe’yu tanımayan okurlar, bu kitabı okuduktan sonra kesinlikle Poe’nun kitaplarına hücum edecektir. O kadar güzel detaylandırmış ve konu etmiş ki öykülere doyamıyorsunuz. Neredeyse, İthaki’nin “Karanlık Kitaplar Serisi” Yakma Zevki içinde geçen yazarlarla dizayn edilmiş diyeceğim. Kim mi onlar? Washington Irving , Stephen Graham Jones, Bram Stoker, Edgar Allan Poe, H.P. Lovecraft, Mary Shelley … Listeye buradan ulaşabilirsiniz: forum.kayiprihtim.com/t/ithaki-yayinl... Kitapları yakanların “cahiller” olduğu düşüncesini aklımızdan çıkarmamız gerekiyor. Tam tersi, akıllı ve donanımlı insanların kitapları yaktığını ve yok ettiğini düşünebiliriz. Bilgiden, düşüncelerden, kitlelerin bu fikirlerden etkilenmesinden korkuyorlar. Korudukları tahtlarından olmamak için, kitlesel kitap kıyımları gerçekleştiriyorlar. 1984’ün yazıldığı döneme bakın. Araştırma yaptığınızda Sovyet Düşmanı yazar olan çıkıyor karşımıza Orwell. Hedef tahtasıdır. Kendisi de kitapları da yasaklıdır. Zaten kitabının basılması da kolay olmamıştır. Okunan kitap sayısı, çoğalmak yerine her yıl azalırsa, bu öngörüler rahatça gerçekleşecektir. İnsanların önem vermediği kitaplar yakıldığında, sabah işlerine gitmeye, yemeklerini yemeye devam edeceklerdir emin olabilirsiniz. Bir grup azınlık direnir ve onlarda susturulur zaten. Her kitap değerli midir sorusu başka bir konudur. Buna kesinlikle evet diyemeyiz. Safsataların dolu olduğu, sırf propaganda yapmak için ısmarlama şekilde yazılmış kitaplar değerli kitaplar değillerdir. Genellikle, tarihi; gerçeklerden saptırmak için uydurulmuş yazılardır. Dünyanın her yerinde bu kitaplara rastlamak mümkündür. "On yıldır dünyanın beynini öldürüyor, üstüne gazyağı döküyorum. Tanrım, Millie, bir kitap bir beyin demek. Biz tüm bu yıllar boyunca sadece o kadını ya da onun gibi bir sürü başka insanı öldürmedik. DÜŞÜNCELERİ YAKTIM BEN, PERVASIZCA, CAYIR CAYIR" #39087426 Birisi korkutucu kitaplar mı yazmış, YAK GİTSİN! Birisi sistemi eleştiren kitaplar mı yazmış, YAK GİTSİN! Birisi geçmişin gerçeklerinden bahseden kitaplar mı yazmış, YAK GİTSİN! Birisi 2+2=4’tür diyen kitaplar mı yazmış, YAK GİTSİN! BURN IT MR. MONTAG, BURN IT!!! Jorge Luis Borges şöyle der: "İnsanın araçları içinde hiç şüphesiz en şaşırtıcısı kitaptır. (...) kitap bambaşka bir şeydir: Kitap belleğin ve hayal gücünün uzantısıdır." #39269501 * Her Şeyi YAK GİTSİN - I --:>> #30692194 Bilimkurgu - Çizgiroman - Manga Etkinliğimiz: #28996895 Ray Bradbury Etkinliğimiz: #38068128 * İncelemeyi okuduğunuz için teşekkür ederim. Kitaplarla kalın! Onlara birisi el uzatırsa, ne yapmanız gerektiğini biliyorsunuz! Montag ne yaptıysa, sizde onu yapın! 10/10
Yakma Zevki
Yakma ZevkiRay Bradbury · İthaki Yayınları · 2020557 okunma
··
386 görüntüleme
Oğuz Aktürk okurunun profil resmi
Murat her şey bir yana bu incelemeyi karşıma sunsalar ve isim göstermeseler ben senin yazdığını çok rahat anlarım. Çünkü okuma ve yazma heyecanını karşı tarafa çok iyi ve net olarak aktarabiliyorsun. Bu harika bir olay dostum! YANDI 1k!🔥🔥
Murat Ç okurunun profil resmi
Yaşayarak okuyunca, yaşayarak yazıyorum sanırım. :) Kitapların bana verdiği o hazzı seviyorum. Okumaya başladığım anda, yaşadığımız dünyadan çıkıp, kitapta nasıl bir dünya yaratılmışsa oraya ışınlanıyorum. Bu şekilde okumaktan çok keyif alıyorum. Değerli görüşün ve saptaman için gerçekten çok teşekkür ederim, çok sağol. Nasıl derler bilirsin, YAK GİTSİN. 🔥🔥🔥 :)))))
Ayhan GÜVEN okurunun profil resmi
Beni bu incelemeyi okumaya iten bu oldu "1625 Sözcük, 6 Word sayfası. :)))" ve öyle yazmışsın ki ne ara bittiğini anlamadım. Bence kısa olmuş. Böyle içinde geliyorken sayfaları doldur doldurabildiğin kadar :) ben keyifle okudum çok güzel bir incelemeydi. Yüreğine kalemine sağlık. Fav +1 rep
Murat Ç okurunun profil resmi
Teşekkür ederim Ayhan. :)) Rekorum 17 Sayfa olan Cengiz Özakıncı kitabına yaptığım inceleme oldu. Kaç bin sözcük tam hatırlamıyorum. 6bin olabilir. :) aslında bana da kısa geldi inceleme, daha da yazabilirdim. İşin şakası, uzun metinler pek okunmuyor açıkçası. Okuru da anlıyorum. Herkes zaman ayıramıyor. Değerli yorumun ve okuduğun için tekrardan çok teşekkür ederim. :)
Roland Deschain okurunun profil resmi
Çok güzel inceleme yine, emeğine sağlık kapitalist kardeşim :)
Murat Ç okurunun profil resmi
Sen hayrola, kapitalist falan? Hep bunlar Ayşe'nin gazına geldiğin için oluyor. Yakarım bak seni. :))) Teşekkür ederim beğendiğin ve yorumun için. :)
4 sonraki yanıtı göster
Ayşe* okurunun profil resmi
Bu dünyanın simülasyon olmasını umarak uyanıyorum her sabah :}
Fahrenheit 451
Fahrenheit 451
‘ı nedense pek beğenmedim ben belki okuduğum zamanla alakalıydı bilemiyorum Kitap Kıyımının evrensel tarihi’ni atmıştım listeme sağolsun https://1000kitap.com/Rolann gönderiyor :)))) Ağzına sağlık Murat Ç sabah sabah çakralarım açıldı :}
1 önceki yanıtı göster
Murat Ç okurunun profil resmi
Her kitabın bir zamanı vardır. Ben o dilimi yakalamaya çalışıyorum, keşke daha önce okusaydım diye bir kitap yok, tam zamanında okuma şansı elde etmek var. Sırf okuyayım diye aradan çıkarmıyorum. Suç ve Ceza daha çok bekler mesela ya da Anna Karenina ya da Sefiller. :)) Zamanları var daha, beklesinler. :) https://1000kitap.com/Rolann da bir şeyler oldu. Keyifle oku, adam zengin sonuçta :D Çakralarını açmış olmaktan memnuniyet duyarım. Ne güzel yazmışım be! ewaıuhfewufhsuh :D
1 sonraki yanıtı göster
Sezen B. okurunun profil resmi
Kitabı okurken oraya buraya Yak gitsin! yorumlarından kitabın okuyanı etki altına alan bir kitap olduğunu anlamıştım. :) Güzel bir inceleme olmuş. Eline sağlık. :)
Murat Ç okurunun profil resmi
Çok seviyorum. Kitap okuma mottom oldu gibi bir şey. Biri bir şey mi diyor, YAK GİTSİN. Saçma sapan mı konuşuyor, YAK GİTSİN! Biri canını mı sıkıyor YAK GİTSİN! ahahahaha :)))) Teşekkür ederim Sezen, senin de yorumuna sağlık. Sonuçta neymiş, YAK GİTSİN!! :D
Ebru Ince okurunun profil resmi
Tam bir kandırılmışlık dünyasında yaşıyoruz ..belkide sadece yaşadığımızı zannediyoruz .. az önce hayvan çiftliğini bitirdim ..neyiz ,kimiz ,neden varız :) hangi dünya insanıyız ,neden bu kadar "aptalız" Belkide bütün kitaplarımızı yakıp "kurtulmalıyız" :)) düşünmekten ..mutsuzlugumuzun sebebi de onlar değil mi ?:)) nediyorsun ? Arap Faik'sohbetine ulaşamadan "susmayı" tercih ediyorum :)) emeğine sağlık ..nokta nokta nokta "boşluk doldurmaktan yorgun " Imza: Bir dost (kara kedi)
Murat Ç okurunun profil resmi
Jorge Borges, eğer tüm kitapçılara param yetseydi, bütün kitaplarımı alıp yakmak isterdim demiş. Çok ilginç değil mi? :)) Kitap okuyan insanla, okumayan insanın farkı tam işte o senin dediğin. Mutsuzluğumuzun sebebi de olabilirler tabi ki. Çünkü bilmeyen bir insan, bizim kafa yorduğumuz veya düşündüğümüz şeyi de bilmez. Hiçbir şey bilmemek en güzeli olabilir aslında. :) Okudukça bilinçleniyoruz, bilinçlendikçe deliriyor olabiliriz. :)))) Hayvan Çiftliğini çok yakında ben de okuyacağım. Bilirsin sovyet modeli vardır çiftlikte, çok seversin :D Kara Kedi'ye selamlarımı iletiyorum. Umutsuzluk yok, çünkü umutsuzluk biziz. :D Daha ne olsun? =))))
Tayfun okurunun profil resmi
Tam tamına 14 scroll... Büyük gelişme var sayın abim :) Seçim vaadi gibisin... Okumadım, okununca editlenecektir :)
Murat Ç okurunun profil resmi
Analizine katkı yapayım o zaman. :)) 1625 Sözcük, 6 Word sayfası. :))) Okuduktan sonra yorumunu bekliyorum. Sağolasın. :)
Ebru Ince okurunun profil resmi
Hemen oku derim kısa ama müthiş Orwell zaten fikir ve ifade açısından sevdiğim bir adam sadece Sovyet eleştirisi değil tabii güncel sistem ne ise hala başımızdaki :) Diktatörlük ve yalanlar masalı ışte ama bekletme oku :) ben şimdi üstüne birde Yaşar Kemal /Filler Sultani okuyacağım cila niyetine :))
1 önceki yanıtı göster
Murat Ç okurunun profil resmi
Hahahahahahah :)))) Olsun olsun konuyu biz biliyoruz. :))) Şu an okuduğum kitap bitsin, Çiftliği okuyacağım. Muhtemelen 3-4 gün sonra başlarım. Yakmaya devam ediyorum şimdilik. Geçmişe inip, neler olmuş bir öğrenelim. Çiftliğe biraz daha bilgili başlayayım. :)) Cilanı sevsinler :D
3 sonraki yanıtı göster
Asyalog okurunun profil resmi
"Bu kısa incelememi toparlamam gerekiyor artık. Kısa oldu bence… : ) " gerçekten çok kısa... yarısını sonra okuyacağım . Dolu dolu bir incelemeydi çok kısa (!) ama neyse. :)) Eline ve yüreğine sağlık abiciğim yarısını okumama rağmen çok iyiydi =)
Murat Ç okurunun profil resmi
Hahahahaha :))) Ne bileyim bana kısa geldi Asyacım :D Çok bekletmeden, diğer yarısını da oku ama, yarım kalmasın. :)) Teşekkür ederim, hem etkinlik için, hem de yorumlaman için. :) Ama inceleme kısa bence. :)
2 sonraki yanıtı göster
Adem YEŞİL okurunun profil resmi
Murat, emeğine, yüreğine ve kalemine sağlık. Her incelemen ile okumuş olduklarına ve gruba ayrı bir değer katıyorsun. Ben bu aralar biraz kişisel, biraz da işlerden ötürü el atamıyorum hiçbir şeye. Canım okumak bile istemiyor inan. Mevsimsel bir geçiş içerisine girdim gibi geliyor bana ve en kısa zamanda tekrar toparlayabilirim inşallah. İncelemeni ilk okuyan olma şansını bana tanıdığın için sana ayrıca teşekkür ederim. Kalemin keskin, okurun bol ve bu yolda başarıların daim olsun inşallah! Sağlıcakla kalasın Murat. :))
2 önceki yanıtı göster
Murat Ç okurunun profil resmi
1- 2 ay öncesine kadar ben de öyleydim. Ne yazasım vardı ne inceleme yapasım. Bu aralar biraz istek geldi de yazıyorum işte. :)) Zaman konusu da bambaşka bir durum tabi. Seni rahat bırakmam, ilk sana atmaya devam edeceğim ahahaha :)) Kısıtlı zamanına rağmen okduğun ve yorumun için teşekkür ederim. Sağol, Varol... :)
12 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.