Hasan Efendi, Şeyh'in aksine isyancıların kazanmasını canı gönülden istiyor, bütün ahlaksızların, orospuların, zamparaların şeriatın kılıcı altında titrediklerini, onların da günahsız bir hayatın içine hapsolduklarını görmeyi diliyordu; bu, onun hayattan alacağı bir intikamdı sanki, ama içinde böyle bir öfke ve intikam isteği bulunduğunu bilmediğinden, bunun din sevgisinden kaynaklandığını düşünüyordu.