Ömür Diyorlar Buna.
Ayfer Tunç'tan; Dünya Ağrısı, Kapak Kızı, Yeşil Peri Gecesi, Osman, Mağara Arkadaşları, Aziz Bey Hadisesi ve Evvelotel-Saklı'dan sonra okuduğum 8. kitap...
İsmini bir şarkıdan alan Ömür Diyorlar Buna; 188 sayfadan, 5 bölümden ve irili ufaklı 22 metinden oluşuyor.
AyferTunç, kimi zaman bir haberden kimi zaman ise bir
Fantastik edebiyatla karıştırılmaması gereken Büyülü Gerçekçilik akımının yanı sıra Kolombiya'nın da kutsal kitabı mertebesine erişmiş muhteşem ötesi bir roman Yüzyıllık Yalnızlık.
Nedir Büyülü Gerçekçilik? Gerçekdışı bir olayın oldukça sıradan ve normal şekilde aktarılmasıdır. Ne karakterler ne de okur yaratılan dünya içinde bu gerçekdışı olayı
Cengiz Aytmatov hakikaten de öyle özellikle 👧🏻90’lar çocukları sokağın toprağını yutmuş çocuklardır. Bu çocukların gizli bir bağı vardır. Diğer şehirlerde ki çocuklarla. Ve Sadece çocukların arasında “Nasıl ya ?” Şöyle anlatayım efendim; Bazı oyunlar vardır, o zaman herkes oynamıştır. O oyunları her şehir de, farklı isimlerle. Misal biz İzmir’de ⚽️MUÇİ
Öncelikle kitabı Yapı Kredi Yayınları'nın 4. baskısından okudum. Çeviren kişi Hülya Arslan isminde bir çevirmen. Şimdi en ilginç bilgiyi veriyorum: Hülya Arslan, kitabın Rusça metninden Türkçe metnine çevrilmesi için tam 5 yılını harcamış. Bir çeviri için oldukça uzun bir süre ve ciddi bir emek ortaya koyduğu kitabı okurken hissediliyor. Bu
Merhaba. Güne bir inceleme ile başlamak istedim. Bu güne kadar çok sayıda Kafkaokur okumama rağmen inceleme eklememiştim. Bu sayı beni derinden etkiledi. Tomris Uyar ve Nilgün Marmara'nın hatrına ilk Kafkaokur incelemem olsun istedim. 4 şairi (Cemal Süreya, Edip Cansever, Ülkü Tamer, Turgut Uyar) etkileyip şiirler yazdıran Tomrise bir inceleme
Önden kısa bir serzeniş; kitabı okumadan puan veren herkesi kınıyorum. Okumadığınız kitapları puanlamayınız, kapağına yazara yayınevine puan vermeyiniz. Okuyunuz ve sonra beğeninizi puanlayınız!
Okuduuuum okudum! Bir çırpıda okumadım, sindire sindire okudum. Yarın yokmuşçasına bitirebilirdim fakat beklediğim bir yılı düşünüp kendimi
İnceleme videosu: youtube.com/watch?v=iiHM8XV...
2023/16. Kitap: Kuru Kız.
Ayfer Tunç'tan; Dünya Ağrısı, Kapak Kızı, Yeşil Peri Gecesi, Osman, Mağara Arkadaşları, Aziz Bey Hadisesi, Evvelotel-Saklı, Ömür Diyorlar Buna, Bir Mâniniz Yoksa Annemler Size Gelecek, Kırmızı Azap, Suzan Defter, Memleket Hikâyeleri, Âşıklar Delidir ya
Otuz yaşına ulaşmış biriyim ve sadece son dokuz yıldır düzenli kitap okuyorum. Eğer bugün elimde olsa King kitaplarını yazım tarihine göre okumak isterdim. King' in bir yandan değişip gelişirken bir yandan da en başından beri kendi evrenine sadık bir yazar olduğunu yine bu evrimi yavaş yavaş deneyimlemek isterdim.
Okuduğum bu öykü derlemesi
Kitap, Rodriges ailesinin yaşamı üzerinden kurgulanarak İspanya'nın faşist diktatörü Franko'nun iktidarı ele geçirmek için çıkardığı iç savaşı anlatmaktadır. Franko'nun kendi gibi faşist Mussolini İtalyası ve Hitler Almanya'sından aldığı destekle, yaptığı katliamlarla, yaşattığı vahşetle, İspanya'yı nasıl cehenneme çevirdiğini gözler önüne sermektedir. Toplumdan dışlanmış kişiliklere de yer veren yazar kitabını duygusal bir finalle sonlandırmıştır. Tabi içinde bir aşk hikayesi de barındırdığını belirtmeliyim. Kapak resminin farklı dizaynıyla daha çok okuyucuya ulaşabileceğine inandığım bu kitap, diktatörlüğün bir ülkeyi nerelere götürebildiğini çok güzel anlatmıştır. Okunmasını tavsiye ederim.
“Ayın Kızı Şebnem”in çıplak fotoğrafını gören ve kitapta, bu fotoğraf ile hem yolları kesişen üç yabancının hikâyelerini hem de Şebnem’le akraba olan ikilinin anlattıkları (müthiş tesadüf) romanın görünmez baş kişisi Şebnem’i bize çiziyor, nasıl biriyle karşılaşacağınızı merak edeceksiniz, bir hikaye siz daha tanışmadan yazacaksınız, şöyle oldu
Gizem Çetin'in kaleme almış olduğu Papatya Tarlasında Rönesans toplamda 584 sayfadan oluşan 2 ciltlik bir roman. Sade ve anlamlı kapak tasarımı ufak farklılıklar dışında 2 kitapta da aynı olduğu görülüyor.
Hikaye 2016 yılında İstanbul'da bir kadın cesedinin bulunmasıyla başlıyor. Hastanenin morgunda canlanmasıyla aslında ölmediği anlaşılan Crescent'in aynı hastanede hademe olan Melih'le karşılaşmasının ardından sır perdesi aralanmaya ve 600 yıllık bir serüven gün yüzüne çıkmaya başlıyor.
13. yüzyılın sonlarıyla 2016-17 yılları arasında mekik dokuyan romanda ingiltere açıklarında bulunan hillyin adası hill ve lilyin adında iki büyücü ırkına ev sahipliği yapmaktadır. Dışarıyla neredeyse hiçbir bağlantısı bulunmayan bu iki ırkın uydudan bile tespit edilemeyen ada gibi kendilerine has özellikleri vardır. Hill ırkı ortalama bir insan ömrüne sahip olmakla birlikte ölene kadar genç görünen bir yapıya sahipken lilyin ırkı ortalama bir insandan çok daha fazla yaşayabilmektedir.
Peki hem uzun yaşayıp hemde genç kalabilmek mümkün mü? Bu sorunun cevabı ve bu nefes kesen serüveni merak etmeniz açısından daha fazla ayrıntı vermeyeceğim :)
Bu güzel roman için
Osman' nın dillere destan güzel kadını, ulaşılmazı, doyulmazı, iftira atılanı, sevileni, sevilmeyeni, iyi arkadaşı, vefalı dostu , aşiftesi, hafif meşrebi, en çok da başına ne