Bence Atatürk'ün yaşadığı dönemde tek parti yönetiminde bile , sergilemiş olduğu en büyük özelliklerden biri ,öğrenmeye olan istekliliği idi. Yalnız Türk ulusunu değil , kendisini de sürekli olarak eğitiyordu. Birçok bakımdan sürekli bir değişimden geçmiştir Atatürk. Örneğin bir düşünce ya da kuruma ilgi göstermiş , onu incelemiş , belki uygulamıştır da ama bu yeni devletin gelişmeye , oluşup değişmeye koyuluşunda olduğu gibi , Atatürk'ün kendisi de bu devletle birlikte büyüyor , oluşuyor ve değişiyordu. Halkla konuşuyordu. Birçok önder gibi kendisini halktan soyutlamıyordu. Çevresinde hep halkı vardı. Bir düşünceye vardığında onu görüşmek ve tartışmak üzere her kesimden insanı çağırırdı. Profesörleri , devlet memurlarını , kimi kez sokaktaki yurttaşı çağırırdı. Bence yeni Türk devletinin nasıl olacağını belirleyen , bu üslup olmuştur.
Üzerinde ”EN GÜZELE” yazılı, altından bir elmayı, şölenin yapıldığı salonun ortasına bırakıverdi. Doğal olarak bütün tanrıçalar, bu elmaya sahip olmak istediklerinden uzun tartışmalar oldu. Sonunda üç büyük tanrıça dışında diğerleri çekildiler. Ama kudret tanrıçası Hera, zekâ tanrıçası Palas Athena ve Aşk tanrıçası Afrodit elmaya sahip olmakta
Jarvinen, Okunen ve Gulbe Nasıl Kral Oldular?
Reçel Kralı Jarvinen anlatıyor...
Ben önceleri yoksul bir sokak çocuğuydum. Şimdi ise yurdumuz için
büyük ve iyi bir güç olduğumu söyleyebilirim.
Ben bu konumumu kime borçluyum?
Tesadüfen dinlediğim bir konferansa değil mi?
Daha önce de söylemiştim. Küçük dükkânımda kurabiye ve
Köylüler, İşçiler ve İmalatçılar
...
Snelman, bütün köylülerin, işçilerin, imalatçıların ve bütün halk kesimlerinin
her yönden aydınlanmasını, öğrenim ve eğitimini hayatının en önemli görevi
saymış; bir zamanlar Pierre d’Amiyen’ in Haçlı Seferleri’ni kışkırttığı gibi, o da Finlandiya’da eğitim seferberliğinin öncüsü olmuştur.
Snelman
O bir kahraman.Ne mutant ne özel güçleri var.O bizden halktan biri.O pratik zekasıyla zorlukları aşan biri.Dış görünüşüyle değil aklıyla yakışıklı.İnce espirileriyle padişah kızlarının sevgilisi.Okumakla adam olunmadığını bazı aydınlarımızdan daha aydın ve insan biri.
Zachary Allan Recht’in yazdığı üç kitaplık seri. Morningstar adlı virüsün insanları yürüyen ölülere dönüştürdüğü bir dünyada bir tabur asker, bir gazeteci ve asker bilim kadının hayatta kalma öyküsünü anlatıyor.
Zombi filmlerine ilgi duyan ve "The Walking Dead" serilerini hiç kaçırmayan fanatik biri olarak diyebilirim ki kitabı okurken çoğu zaman kendimi serilerin içinde buldum.
Klasik zombi serüvenlerinden ve oldukça yüksek gerilim ve heyecanla okuyabileceğiniz etkileyici bu kitap tercihleriniz arasında olabilir.
~Kitap Tanıtımı~
Dünya akıl almaz bir salgınla karşı karşıyadır. Hastalığın kurbanları çıldırarak öldükten sonra dirilip virüsü bulaştırabilecekleri yeni ve taze bedenler ararken, tecrübeli General Sherman ise askerleri ve sorumluluğundaki sivillerle birlikte bu belayı alt etmenin yollarını arar.
Amerikan hükümeti ülkeye yayılması an meselesi olan bu ölümcül virüsle ilgili bilgileri halktan gizlemeye çalışır, haber spikeri Julie ve orduda görevli Doktor Demilio ise halkı bu korkunç gerçekten haberdar etmenin ve korumanın savaşını verir.
Ölmek ya da öldürmek dışında seçeneği olmayan, krizin eşiğindeki insanların kan ve dehşet dolu serüveni ile sarsılacaksınız…
İlber Ortaylı'nın tarihçiliğine hiç bir lafımız olamaz,bilgi birikimi açısından üst düzey bir tarihçi ve kişilik. Bu eser de gerçekten harika olmuş.Fakat bir kaç eleştiri yapmadan önce biraz kitaptan bahsetmek istiyorum. Son dönem İlber Ortaylı kitapları soru cevap şeklinde oluyor. Bu kitabı da bu şekilde. Sanırsam bu kitapta seri olacak. Şimdiden
Kitabı iki yıl önce okumuştum. O zamanlar çok iyi anlamadığım için şimdi tekrar okudum. Yine kafalar duman oldu. Karamsarlık yine had safhaya ulaştı. Adaletin olmadığını tekrar görmüş olduk. Kafka'nın bu eserini okumak Dönüşüm adlı kitabına göre daha zor. Günümüzde de bu kitaptaki gibi olaylar yaşanmıyor mu? Bir adaletsizlik söz konusu… Bu arada
Üniversite okumuş, bilimadamı ve
edebiyatçı olmuş, başkentte yetişmiş,
daha ne istersiniz? Böyle biri adam
olmazsa; hiç okulu, kütüphanesi olmayan
ve hayatın daha güzel, daha mutluluk
dolu, daha düzenli olması için neler
yapılması gerektiğine dair hiç söz
edilmeyen bir yerde yetişen sıradan
halktan ne beklenebilir ki?
Milyonlarca halk
Çehov mevsimi başladı. 8 ciltlik külliyatını zamana yaya yaya, hele de sonbaharda, yağmurda okumak, büyük keyif olacak. Hiç bir zaman sevmediğim yaza vedam da bu külliyatın ilk cildiyle olsun istedim ve öyle de oldu: Çehov'un 20 ve 24 yaşları arasında öncelikle para kazanmak amacıyla hatta başka isimler kullanarak yazdığı, bol taşlamalı bu ilk
Bilinen Tarihin Bilinmeyen Yanları: Dünyayı Yöneten Rotschild Ailesi
Gönderen: Aysal Bülent
Ülkemizin neden bölünmesi isteniyor? Gazi Mustafa Kemal'in bildiği ve bizi uyardığı hitabenin ne anlama geldiği... Sağ-sol ayrımı, gerçekte de var mıdır? İşte bu soruların bir kısmının yanıtı;
Bilinen Tarihin Bilinmeyen Yanları
Hitler, dünya
Halk diliyle, halktan biri olarak gönüllerde taht kuran Karakoç; sert mizaçlı,doğru bildiğini söylemekten korkmayan bir adam. Fikirleriyle yer yer zıt düşsek de edebiyata olan muazzam katkısı su götürmez bir gerçektir.