- Böyle bir şaheser hakkında ne inceleme ne de yorumda bulunmak haddime bile değil ama içimden geçenleri belirtmek istedim..
Nihat: "Ne istediğini bilsen canın sıkılmaz!" dedi.
Ömer, yalvarır gibi cevap verdi: "Bana istenecek bir şey söyle, uğruna can verilecek bir şey söyle, hemen dört elle sarılayım..."
Nihat güldü:
Feminizm, cinsiyetçiliğe, cinsiyetçi sömürüye ve baskıya son veren bir harekettir." Bu tanımı seviyorum... çünkü hareketin erkek karşıtı olmakla ilgili olmadığını çok net bir şekilde ifade ediyor. Sorunun cinsiyetçilik olduğunu açıkça ortaya koyuyor. Ve bu netlik, kadın ve erkek, hepimizin cinsiyetçi düşünce ve eylemi kabul etmek için doğumdan itibaren sosyalleştiğimizi hatırlamamıza yardımcı oluyor. Sonuç olarak, kadınlar da erkekler kadar cinsiyetçi olabilir. Ve bu, erkek egemenliğini mazur göstermese veya haklı çıkarmasa da, feminist düşünürler için hareketi basitçe erkeklere karşı kadınlar için bir hareket olarak görmenin naif ve yanlış olacağı anlamına gelir. Ataerkilliği sona erdirmek için (kurumsallaşmış cinsiyetçiliği adlandırmanın başka bir yolu), zihnimizi ve kalbimizi değiştirene kadar cinsiyetçiliği sürdürmenin katılımcıları olduğumuz konusunda net olmalıyız.
Feminizmin ne olduğunu ve insanların bu konudaki yaygın yanlış anlamalarının neler olduğunu tartışan harika bir kitap. Tutkulu, göz açıcı ve konuya yönelik. Herkese şiddetle tavsiye edilir.
Neden Tolstoy okumalı?
Zamanında çok yakışıklı bir topçu subayı olduğu için mi?
Üşenmemiş 1800 sayfalık kitap yazmış diye mi?
En bilinen iki Rus yazardan ismi daha kısa olanı diye mi?
Hristiyanlığı yerin dibine sokarken Müslümanlığı yücelttiği ve o kadar iyi gizlendiği için Rusya'da halen bulunamayan Hz. Muhammed kitabını yazdı diye mi?
Ak
Eyyy film severler :) Siz de benim gibi bir film izlemek için bir film süresini hangi filmi izlesem diye zaman geçirerek mi tüketiyorsunuz? İşte dev olmasa da bir arpa yolu boyunda hizmet :)
Linkleri de koyayım anında yararlanın:)
Uzun zamandır izlediğim filmleri bir köşeye not ediyorum, her güne bir film izleme projem kapsamında dedim bunları
Üniversiteye ilk geldiğim sene, derslerim çok kötü idi. Avarelik çağımdı.
Nereden buldum bilmiyorum, Ege Üniversitesi Hastanesindeki lösemili çocuklar için yardım kampanyasına dahil oldum. Bir zaman sonra o çocukların "trombosit" denen bir maddeye ihtiyaçları olduğunu ve bunun kandan sağlandığını öğrendim. Ben de bağış için gittim.