“Hayat piyonların vezir olabildiği bir oyundu ama herkes bu oyunu oynamayı bilemezdi. Doğru hamleleri yapmayı öğrenmeyen insanlar hayatları boyunca piyon olarak kalırlardı.”
"...İçindeki bütün hayat sönüyor, soluklaşıyor, ölüme doğru yöneliyordu. Ne kadar çok uyuduğunu, ne kadar çok uyumak istediğini fark etti. Eskiden uykudan nefret ederdi. Uyku onun değerli yaşama anlarını çalıyordu. Yirmi dört saate dört saat uyku, yaşamın dört saatinin çalınması anlamındaydı. Uykuyu nasıl da çok görürdü! Şimdi çok gördüğü yaşamdı! Yaşama karşı sevgi beslemeyen bir yaşam, iyice son bulmak yolundaydı..."
"Hadi bana önemli bir şeylerden söz et, çok önemli şeyler anlat bana. Hayat memat meselesi olan önemli konular." Düşünüyormuş gibi duraksadı ve başını salladı. "Söylesene, bugün kaç kez gülümsedin?"
Olgunlaşmak kalbin daha hassas, kanın daha sıcak, zekanın daha işlek, ruhun daha huzurlu olması demek. İçlerinde böyle bir canlılık, böyle bir hayat coşkunluğu duyanlar dünyanın biricik hakimleridir.