Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sempati toplamak için İslâm'ı, olduğundan başka türlü göstermeye kalkışmamalıyız. Hiç kimsenin nefsanî arzularını ve bâtıl görüşlerini okşamamalıyız. Gayet açık olarak insanlara şunları söylemeliyiz: Yaşamakta olduğunuz cahilî hayat murdardır; Allah Teâlâ sizi kendi zikriyle temizleyip arındırmayı diliyor. Sürdürdüğünüz yaşam biçimi bayağıdır; Allah sizi bundan kurtararak yüceltmek istiyor. Hayatınız, sıkıntı ve boşluktan oluşan ağır bir yükten ibarettir; O, bunu hafifletmek, sıkıntınızı gidererek sizi mutluluğa eriştirmek istiyor. İslâm, düşüncelerinizi, pratik ve değer yargılarınızı kökten değiştirmek suretiyle bugünkü yaşam biçiminizi kendiliğinizden terk ettirecek bambaşka, yepyeni bir yaşam biçimine kavuşturmak üzere gelmiştir. Bu din, sizi, doğu ve batıda görülen her çeşit insan pratiğini küçümseyeceğiniz bir mertebeye yükseltmek, bugün yeryüzünde hüküm süren değer yargılarından iğreneceğiniz bir düzeye çıkarmak istiyor.
Sayfa 183 - Beka YayınlarıKitabı okuyor
En erken jeolojik dönemde ilkel bitkisel hayatın bazı formları, kendi yaşamlarının yanı sıra yeni doğmakta olan hayvansal bir hayat olduğunu düşünme gücüyle donatılmış olsalardı, hayvanların günün birinde gerçek birer bitki olacaklarını farz etmeleri onlar açısından çok akıllıca olmaz mıydı? Bu, makinelerin hayatı bizimkinden çok farklı olduğu için bizimkinden daha üstün bir hayat geliştirmelerinin mümkün olmadığını ya da mekanik hayat bizimkinden çok farklı olduğu için hayat bile olmadığını düşünmemizden daha mı yanlış olurdu?
Reklam
Betondan buz küpleri,yediğin içtiğin her şey soğuk , toprağa dokunmadan diken gibi batıyor bu şehir.
Biliyordum, benimle seyahat etmek istemiyordu, çünkü bu kadar büyük bir yakınlık, iki insanın günlerce yabancı bir yerde, otel odasında sadece birbiri için yaşaması onu ürkütüyordu. Evdeyken aramızda evin kendisi, iş, sosyal çevre, gündelik hayatın akışı vardı.
Kendinden zayıflara karşı nazik ve sabırlıydı. Kendiyle aynı seviyedekilere karşıysa katı ve konumunun bilincinde. Bu konum ona göre bir insanın ulaşabileceği en üst basamaktı; toplumdaki daha üst mevkileri yok sayıyordu
Sen bunu anlarsın.
•~• Hayat bu gece bitiyor gibi hareket etme. Daha güzel günlere pay bırakmak için bir fedakârlık edelim. Sen bunu anlarsın. •~•
Reklam
Bu insanlar dünyada nasıl yaşamak lazımsa öyle yaşıyorlar, vazifelerini yapıyorlar, hayata bir şey ilave ediyorlardı. Ben neydim? Ruhum, bir ağaç kurdu gibi beni kemirmekten başka ne yapıyordu? Şu ağaçlar, onların dallarını ve eteklerini örten karlar, şu ahşap bina, şu gramafon , şu göl ve üzerindeki buz tabakası ve nihayet bu çeşit çeşit insanlar hayatın kendilerine verdiği bir işi yapmakla meşguldüler. Her hareketlerinin bir manası vardı, ilk bakışta göze görünmeyen bir manası. Ben ise dingilden fırlayarak, boşta yuvarlanan bir araba tekerleği gibi sallanıyor ve bu halimden kendime imtiyazlar çıkarmaya çalışıyordum. Muhakkak ki dünyanın en lüzumsuz adamıydım. Hayat beni kaybetmekle hiçbir şey ziyan etmeyecekti. Hiç kimsenin benden bir şey beklediği ve benim hiç kimseden bir şey beklediğim yoktu.
Sayfa 120
Biliyorum, bugün artık kadınlar pastaneye değil espresso'ya,' her şeyin alelacele yapıldığı, insanın rahat rahat oturamadığı yerlere gidiyorlar; bir kahveye kırk fillér veriyor, öğle yemeğinde salata yiyorsun, işte sana yeni dünya. Bense eski dünyaya aidim; mobilyaları, saten duvar kâğıtları, yaşlı kontesleri, arşidüşesleri ve aynalı dolaplarıyla bu zarif pastaneye ihtiyacım var.
Yaşam ölümle lekelenmişse ve ölüm yaşamı reddediyorsa, in­ sanın oluşunun bir anlamı var mıdır? Var oluşla ilgili dokunaklı olan şey de budur. Şeyler hayat içerisinde, hayata göre bir ereğe/sona sahiptir. Bu içkin bir erektir. Günümün, planlarımın bir anlamı vardır. Anlamı olmayan, bütündür. O zaman benim hayatım başkaları için bir şey ifade
Sayfa 25 - MonoKL Yay. 1. Baskı: Temmuz 2012Kitabı okuyor
Özetle
Az her güne yeter, yeter ki her gün o az kazanılsın. Biteviye yinelenen çabaları gösterme sabrı inanılmaz sonuçlar verir: Demek ki öğrencinin edinmesi gereken, sürekli faaliyet içinde olma alışkanlığıdır. Bu sonuca varmak için, her akşam ertesi günün görevini saptamalı, için­deki tüm iyi atılım isteklerinden yararlanmalı, başladığı her işi bitirmeli, her seferinde sadece bir tek şey yapmalı ve zamanının hiçbir anını boşa harcamamalıdır.
Reklam
Ama kendi ölüm tarihini bilen biri var, ölüm mahkumu... Evet, bu korkunç bir deneyim. Ama normal biri için düşü­nülebilir değildir, çünkü bu deneyim ölüm saatinin belirsiz değil belli olduğu bir hayata aittir. Ölüm, herkes için olduğu gibi, yalnızca kesin olmakla kalmaz, ayrıca vakit de bilin­mektedir, oysa hiç kimse için durum böyle değildir. Bu iki şey kesin olduğu zaman hayat yaşanmaz hale gelir. İnsanın yaratılışı bu tarihi bilmeye değil, onu hayal meyal sezmeye yöneliktir. Hayatı hep ölüm tarafından kapatılmıştır ancak umut tarafından daima aralanır, bu umut da ölümün asla bir zorunluluk olmadığını düşündürür. Ölüm mahkumuna ta­nınmayan işte bu umuttur. Bu doğaya karşıdır, insani olma­yandır. Korkunç bir vakittir. Üç saat kaldı. İki saat kaldı. Bir saat kaldı... Yarım saat kaldı.. .Yirmi dokuz dakika...
Sayfa 24 - MonoKL Yay. 1. Baskı: Temmuz 2012Kitabı okuyor
İnsan öleceğini biliyor ama yine de buna inanmıyor. Ölüm er­ telenebilir mi? Bir yandan, bir gün ya da bir başka gün ölmek kaçınılmaz bir şey. İnsan, ölmeye yazgılı bir varlık, bu kaçınılmaz. Diğer yandan, şu ya da bugün ya da ölmek asla zorunlu değildir. Mantıksal olarak, asla zorunlu değil, ama uzun vadede asla ölmemek de saçma olurdu. Bütün
Sayfa 19 - MonoKL Yay. 1. Baskı: Temmuz 2012Kitabı okuyor
Bak biz küçük görünen büyük şeyleri ıskalıyoruz, bu sözümü sakın unutma.
"Ölümün bu dünyadan gidiş kadar önemsiz ama giderken bırakılan izler kadar önemli olduğunu anlar."
"Anka kuşu,"Aslında yeniden diriliş,dünyadaki en basit şeydir, hanımefendi" diye karşılık verdi. "İki kere doğmak bir kez doğmaktan daha şaşırtıcı değildir. Bu dünyadaki her şey dirilişi yaşamaktadır.Tırtıllar yeniden doğup kelebeklere dönüşür, toprağa ekilen çekirdek ağaç olarak yeniden canlanır, toprağa gömülen tüm hayvanlar ot ve bitki hâlinde yeniden hayat bulur; kısa sürede diğer hayvanların özünün bir parçası hâline gelerek onları beslerler.Bedenleri oluşturan tüm parçacıklar, farklı varlıklara dönüşür."
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.