Dikkat spoiler içerir.
Arthur, kendisini bir kavgadan kurtaran kaba saba denizci Martin Eden adlı genci minnetini belirtmek adına evine davet eder. Burada annesi ve kız kardeşi Ruth ile tanışan Martin, Ruth'dan çok etkilenir. Onun hayranlığını kazanmak için dilbilgisini geliştirmeye karar verir. Ondan ödünç aldığı Kitaplar dışında
"Ve her şeye rağmen onu seviyordum. Doğanın, onu dengeli bir bedel olarak kabuI edeceği kadar seviyordum. Sıradan bir beden değildi. Herhangi bir etten kalkan. O...bendi."
Olanı olduğu gibi kabul etmek nasıl olurdu? Kimler yapabilirdi? Kimler kendini koşulsuz kabul edip yolundaki tüm taşları temizleyerek ilerleyebilirdi? Herkes Gültekin gibi cesaret dolu olabilirmiydi? Sanki başaracaklarını önceden görmüş gibi inanabilirmiydi kendisine? İnanç.. gelecekteki kendine inanma. Kendi ayakları üzerinde durmaya inançlı olma.. bir başkasının koltuk değneklerine değil.. kendi ayaklarına güvenmek. Aslında hepsi bu. Kanatlarımız olduğunu bilmezsek uçamazdık ki! Gültekin kanatları olduğunu bilip uçmak istiyordu her şeye rağmen. Toplumdaki eksik algısını kırıp kendi benliğini kucaklayarak.
Hep inandığım bir şey var.
“İnsan, niyetinin saflığı içinde elinden gelenin en iyisini yaparsa evren ona yardım eder.”
Okurken gözlerim dolu dolu okudum.. 10/10
#Okudumbitti
Öncelikle kitap çok güzel hazırlanmış ve çok akıcı olmuş. Enver Paşa hakkında merak ettiğiniz hadiseler varsa mutlaka okumanız gereken bir eser. Keza bizzat kendi eşi tarafından hazırlanmış bir kaynak ve güvenilir kaynaklar mevcut. Ayrıca içerisinde bir çok fotoğraf da bulunmakta olup hemen hemen önemli olaylara ışık tutulmuş. Ve bunların hepsi 160 sayfada toplanmış. Ayrıca Naciye Sultan'ın yaşadıkları olaylar da anlatılmış kitapta. Zaten kitabı hazırlayan da Enver Paşa'nın torunu olan Burak Enver'dir. Kısaca özetlemek gerekirse kitap çok uzun olmamasına rağmen size öğrenmeniz gereken her şeye yer vermiş ve resimlere de başvurmuş bu yolda.
İnsanlar vardır kutup yıldızı gibidir hep yön gösterirler.
İnsanlar vardır sarraf gibi değerli olana değer verirler.İnsanlar vardır çevresine hayat ve neşe saçar.
İnsanlar vardır güneş gibi hep çevresini aydınlatır .
İnsanlar vardır dostuna acı ama gerçeği söylerler.
İnsanlar vardır dostun elinden tutup kaldırırlar.
İnsanlar vardır güzel koku çevresini etkiler.
İnsanlar vardır her şeye her olumsuzluğu rağmen hayatı sevdiren.
İnsanlar vardır EYVALLAH demen gereken.
İnsanlar vardır ...
İyi ki de Vardır...
KK
Çooook güzel bir kitapla geldim:)Bu kitabı ben baya bir sürükleyici buldum. Ayrıca düşündürücü de bir kitap. Ben bu kitabı kendim araştırıp aldım ve bu kadar güzel olmasını beklemiyordum açıkçası.
Zoe adındaki kızın babası hapistedir (uzun bir süredir). Zoe'nin annesi eşiyle hiç iletişim kurmak istememektedir ve Zoe babasını çok merak etmektedir. Babasını hapisten çıkarmaya çalışırken annesiyle ve üvey babasıyla sorunlar yaşamaktadır. Yaşadığı tüm zorluklara rağmen babasının suç işlemediğine emin bir şekilde onu kurtarmaya çalışmaktadır. Babasını hapisten çıkarmaya çalışırken yaşadığı olaylar anlatılmaktadır.
Kitaptan çıkardığım sonuca gelecek olursak; bence bir şeye eminsek her konuda, kim olursa olsun o şeyin yanında durmamız gerekir. Evet her zaman olumlu sonuçlar alamayız ama bir çok kişinin dediği gibi denemekten zarar gelmez aksine tecrübe edinmiş oluruz. Kitaptan çıkardığım sonuç bu kadardı. Buraya kadar okuduysanız teşekkürler:)
🌧️🌧️🌧️
Sen yağmurlu günlere yakışırsın
Yollar çeker uzak dağlar çeker uzak evler
Islanan yapraklar gibi yüzün ışır
Işırsa beni unutma
Alır yürür sıcak mavisi gökyüzünün
Kuşlar döner uzun yağmurlardan sonra bir gün
Bir yer sızlar yanar içinde büsbütün
Her şeye rağmen ellerin üşür
Üşürse beni unutma
Yeni dostlar yeni rüzgârlar gelir geçer
Yosun muydum kaya mıydım nasıl unuttular
Kahredersin başın önüne düşer
Düşerse beni unutma
🌧️🌧️🌧️