Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
129 syf.
·
Puan vermedi
·
23 günde okudu
Beton Bahçe
--- Spoiler içerir --- Kitabın yazarı olan Ian McEwan lafını esirgemeyen, dobra bir yazar. Bu yüzden yazdığı romanlar çoğu kişi tarafından rahatsız edici bulunuyor. Aynı zamanda bir aktivist olan yazarın cinsiyet eşitliği, kadın hakları, iklim ve çevre gibi konularda da çeşitli yazıları mevcut. 1970'lerde ölüm, cinsel istismar, işkence gibi
Beton Bahçe
Beton BahçeIan McEwan · Sel Yayıncılık · 2010143 okunma
256 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Fotoğrafın Ötesi’ne Dair..!
Fotoğrafın Ötesi’ne Dair Ahmet Mücahit Danışmaz Samimi bir sohbet sonrası kucağıma tutuşturulan diş kirasının içindeki en yeni kitaptı Fotoğrafın Ötesi. Kitabı alıp ismine ilk baktığımda, galiba içerisinde fotoğraflar var ve bunları yazarın gözüyle okuyacağız, diye düşündüm. Ancak kitabı bir solukta okuyup hakkında bu yazıyı yazmadan önce tam
Fotoğrafın Ötesi
Fotoğrafın ÖtesiDursun Çiçek · Muhit Kitap · 202123 okunma
Reklam
352 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
İki deli bir araya gelmemeliydik...
Herkese selam. Ay ne okudum ben ya :D Öncelikle kitaptaki uyarıların dikkate alınması gerektiğini düşünüyorum, bu kitap bence darklık ve spicylik konusunda eline su dökülemeyecek cinsten. İşlenen cinayetlerin ve cinselliğin detaylandırılarak anlatımı herkesin midesine hitap etmeyebilir. Adeline serisini okumuş birisi olarak bence darklık konusunda
Cellat ve Karakuş
Cellat ve KarakuşBrynne Weaver · Juno Kitap · 2024129 okunma
Her insanın yaşam serüveni özeldir, tektir ve benzersizdir. Toplumun size dayattığı kurallar ve ilkeler, kendinizi daha acımasız şekilde yargılamanıza neden olabilir. Kendinize olan sevginizin ve saygınızın azalmasının nedenleri arasında kendi yaşamınızı, başarılarınızı ve amaçlarınızı başka insanların hayatıyla karşılaştırmanız da yer alabilir. Oysa hayatınızdaki hiç kimseyi, sandığınız kadar iyi tanımıyor olabilirsiniz. Son derece güzel ve başarılı bir yaşam sürdüğünü düşündüğünüz insanların dış dünyaya göstermekten kaçındığı problemleri, sorunları ve kaygıları olabilir. Bu nedenle kendinizi kimseyle kıyaslamamalı, yalnızca kendi yaşamınızı daha verimli ve keyifli şekilde sürdürmeye odaklanmalısınız. Bir insandan daha güzel, daha başarılı ya da daha iyi olmanıza gerek yok. Siz kendi hayallerinize ve kendinize koyduğunuz hedeflere odaklanmalısınız.
İnanç insanın doğal hazinesidir, eğer böyleyse insan ruhunun ölümsüzlüğü hiç kuşkuya yer olmayacak biçimde vardır.
Sayfa 618 - Yapı Kredi Yayınları
Çocukluk çağından itibaren erkekler arasında şiddet içeren oyunlara, şiddet fantezilerine ve şiddet içeren eğlencelere gösterilen ilgi kadınlardan daha fazla, erkekler şiddet suçlarının daha büyük bir bölümünden sorumlu, cezalandırma ve intikamdan daha fazla zevk alıyorlar, saldırgan eylemlerde daha aptalca riskleri göze alıyorlar, savaşkan politika ve liderlere daha çok oy veriyorlar ve hemen hemen bütün savaşları ve soykırımları onlar planlayıp uyguluyor (2., 3., 7. ve 8. bölümler). Cinsiyetler arasında örtüşme olduğunda ve ortalamalar arasında az bir fark görüldüğünde bile, bu kafa kafaya bir fark olabiliyor ya da iki tarafı da diğerinden daha savaşkan olmaya zorlayan bir kısır döngüye yol açabiliyor. Tarih boyunca barışçı ve hümanist hareketlerde kadınlar zamanın siyasi kurumlarındaki etkileriyle orantılanamayacak ölçüde daha fazla yer aldılar; kadınların ve kadın çıkarlarının yaşamın bütün alanlarını geçmişte hiç görülmemiş oranda etkilediği geçtiğimiz dönem de, aynı zamanda gelişmiş ülkeler arasındaki savaşların her geçen gün daha fazla akla gelmeyecek bir adım olmaya başladığı bir dönem oldu (5. ve 7. bölümler). James Sheehan'ın savaş sonrasında Avrupa'nın üstlendiği misyonun askeri yeterlilikten beşikten mezara doyurmaya dönüştüğü değerlendirmesi, geleneksel toplumsal cinsiyet rollerinin adeta bir karikatürü gibi.
Sayfa 751Kitabı okudu
Reklam
Gerçek kadın dediğin var gücüyle direnir hak denen şeye karşı; cinsler arasındaki o bitmez savaş ilk yer hiç tartışmasız onundur zaten doğal olarak. Benim sevgi tanımımı duyup anladınız mı? Gerçek bir filozofa yaraşan biricik tanım işte budur. Başka tanım yoktur. Sevginin tuttuğu yol savaş, özü ise cinslerin öldüresiye kinidir birbirlerine.
Sayfa 53 - Erasmus yayınlarıKitabı okudu
132 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
18 günde okudu
Kitap XII bölümden oluşuyor. Her bölümde hayata, insanlara karşı belli gözlem ve uyarıda bulunuyor. Kendi içinde en çok ölümün insana ne kadar yakın olduğundan, ondan korkmamaktan, bir çok önemli insanın öldüğünden ve geriye hiçbir şeyin kalmadığından bahsediyor. Kitabın ilginç yanı ise yazarın bir roma imparatoru olarak, elinin altında hazza sefaya ulaşabilecek güç varken o günümüzde pek değerli gözükmeyen erdem, ahlak gibi değerleri önemsiyor ve benimsiyor. Hayatında etik ve ahlaki açıdan hiç sınanmamış bir insanın bu değerler hakkında bahsetmesi belki çok ilgi çekici gelmeyebilirdi ama bunu sınanmış ve yaşamı boyunca da bulunduğu konum itibariyle her gün sınanan bir roma imparatorundan okumak, bugünlerde kapitalin içinde acımasızca yer tutma kavgasına girişmiş sözüm ona modern insan topluluğu için çok önemli olmalı. Bunun nedeni aslında teknoloji gelişse de insan yapısı halen eski gördüğü, çağın ruhsal ve belki de zihinsel yapısına sahip. Bu yüzden iç dünyanı biraz daha ayakları yere basan bir zemine oturtmak için iyi bir başlangıç kitaplarından bir tanesi. Dil olarak akıcı bir diyebilir miyim emin değilim ama benim için akıcıydı kısmen. Bazen bazı düşünceleri kitap içinde tekrara uğruyor, bu da sanki unutulma ihtimali olan bu düşüncelerin ne kadar soğuk ve katı bir şekilde önümüzde durduğunu hissettiriyor. Hiçbir kitap bizi değiştiremez, biz istemediğimiz sürece o yüzden oku ve kendi kararını kendin ver. 07:52 Budapest XIII. Kerület 04/04/2024
Kendime Düşünceler
Kendime DüşüncelerMarcus Aurelius · İş Bankası Yayınları · 202215,1bin okunma
Karpat Dağları
"Bizim Karpatlar'ımız sizin Batı'nın uygarlaşmış dağlarına hiç benzemez. Doğa tuhaf ve görkemli neye sahipse, hepsini tüm haşmeti ile gözler önüne serer. Sürekli karlar- la kaplı fırtınalı dorukları bulutların arasında kaybolur; geniş köknar ormanları denize benzeyen göllerin ayna gibi yüzeyine eğilir; bu göllerden tek bir sandal geçmemiş, onların gökyüzünün maviliği gibi derin, billursu sularını hiçbir balıkçı ağı bulandırmamıştır; insan sesi orada kırk yılda bir duyulur, vahşi hayvan çığlıklarının karşılık verdiği bir Moldavya ezgisidir bu: Ezgi ve çığlıklar, basit bir uğultu sayesinde kendi varoluşunun farkına vardığı için tam bir şaşkınlığa düşen münzevi bir yankı yaratacaktır. Kilometreler boyunca, yalnızlığın her adımda gözlerimizin önüne serdiği ve zihnimizde şaşkınlıkla hayranlığın yer değiştirdiği şu beklenmedik güzelliklerle kesilen karanlık orman kubbesi altında yol alınır. Orada tehlike her yerdedir ve binbir farklı tehlike söz konusudur; ama insan korkmaya vakit bulamaz, bu tehlikeler öyle yücedir ki."
Gitme diyemedim sana, demeyeceğim de... Beni sev­mek hakkını tanıdığım ilk kadına "gitme" diyemem, anlı­yor musun? Çünkü kalacağına inanıyordum, dedim ya sana inanıyordum. Ayrılığı gerektiren sebeplerin tartış­ması yapılamaz bence. Sevmek istemektir. İstemekse kalmaktır bir bakıma. Sevsen isterdin beni, istesen kalırdın, hiç gitmezdin. Her çaresizliğe karşı durabilirdim seninle, her şeye meydan okuyabilirdim. Sevgin gücümdü, sevgimin acın olduğu kadar. Seninle yaşamak vardı kıyasıya ve sevişmek vardı doludizgin. Hepsi bir anda yok oldu görüyor musun? Kestiğin yerden kan akmayacak mı sanmıştın yoksa? Beni yapayalnız koyup gittiğin yer bir kan denizi şimdi.
Sayfa 225Kitabı okudu
Reklam
Tarih
M.S 250 ile 330 yılları arasında yaşadığı söylenen filozof şahvêdinî zîrav Roma imparatorluğu içinde yetişen dönemin ünlü filozoflarındandır. O dönemin Roma imparatoru Şahvedinî zıravî saray içindeki sorunlarda kendisine akıl danışmak için baş danışman olarak yanına almış. Roma imparatorluğunun son donemi olan bu dönemde(birçok ihanet ve
Mahallede bulunan Fatma Molla Kadın Okulu’na başlayacağı günü daha sonra Mustafa Kemal şöyle anlatır: “Okula gideceğim sabah annem bana beyaz bir entari giydirmiş, başıma da sırma işlemeli bir sarık sararak süslemişti. Elimde yaldızlı bir dal vardı. Sonra hoca efendi, yanında bütün okul çocuklarıyla, evimizin yeşilliklerle bezenmiş kapısına geldi.
512 syf.
·
Puan vermedi
𝓚𝓘𝓩𝓘𝓛 𝓢𝓐𝓡𝓜𝓐𝓢𝓘𝓚 İnsan en yakınlarına güvenemeyecekse kime güvenecek? Zor bir soru değil mi? Hadi en başa dönelim. Leyla İtalya'da kardeş bildiği Büşra ile yaşayan genç ve güzel bir kızdır. Çalışanlarının kızı olan Büşra anne babası ölünce yalnız kalır ve Leyla'nın babası onu da kızı gibi görüp sahip çıkar, böylece Leyla ile ayrılmaz ikili olurlar. Leyla'nın en büyük hayali kısa süre sonra bitecek olan eğitiminden sonra İstanbul'a dönüp pastane açmaktır ama ne var ki hayat ona başka yol çizmiştir. Kâbus gibi bir gecenin sabahında amcasının verdiği acı haberle apartopar İstanbul'a döner. Henüz çocukken kaybettiği annesinden sonra şimdi de babasının ölümüyle yıkılır. Babasının şaibeli ölümünün peşine düşerken zorlu yolculuğa ilk adımı atmış olur. Hiç beklemediği gerçekler tokat etkisi yaratacak ve her defasında yalnızlığıyla yüzleşecektir. Aşk, ihanet, sır, yalan ve maskelenmiş yüzlerle dolu bir hikaye okudum. Yavaş yavaş okurum diye aldığım kitap bir buçuk günde bitti. Yazarın kalemi çok akıcı, yer yer aksıyonlu, şaşırtıcı olayların arasına güzel bir aşk hikayesi de eklenince tadı damağımda kaldı. Gönül rahatlığı ile tavsiyemdir. Sevgiyle ve kitapla kalın
Kızıl Sarmaşık
Kızıl SarmaşıkAyşenur İnce · Parola Yayınları · 202441 okunma
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.