Kitabın özü şu satırlarda gizli galiba..
Akrabalarını, bir nesli kaybetmek.
Yaşadığın şehri, kasabayı, köyü, yürüdüğün sokakları kaybetmek.
Evi, toprağı, bahçeyi, kümesi kaybetmek.
Okulunu, kiliseni, hastaneni , gazeteni kaybetmek.
Konuştuğun dili, lehçeyi, edebiyatı, şiiri, alfabeyi kaybetmek.
Özgür, onurlu ve eşit bir yurttaş olarak Ata toprağında yaşayabileceğine olan umudunu kaybetmek...
Hayko Bağdat'in çocukluğundaki bizi gülümseten anılarından; 1915, 6-7 Eylül olayları, Hrant Dink, Gezi eylemlerine dair acı olaylara değinen güzel bir okuma oldu benim için.