Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Hz. Süleyman önce şükretti, sonra da tahta bakıp şöyle dedi: "Ey ağaç! Sen ahmağı aldatırsın. Nakışlarla süslenmiş ağacın, taşın önünde nice ahmak secde eder. Secde edenin de candan haberi yok, secde edilenin de. Gafil insan taştan aslanı gerçek aslan zanneder."
Sayfa 158Kitabı okudu
Hz İsa’nın “İki kere doğmayan melekûta giremez” sözündeki gibi varlık defterini dürmeden Allah’a yakınlaşılmaz. Burada ilk doğum dünyaya geliştir. İkinci doğum ise ölmeden önce ölme makamıdır. Yani kulun nefsini alt edip nefsinin ruhun emri altına girmesidir. İşte bu ikinci doğum kişinin Hakk’a kurbiyetinin delilidir.
Reklam
Çorak bir arazi mi gördün bilki Yahudi geçmiştir.
(Hristiyanlığı bozan yahudi vezir. Mutlaka okumanızı tavsiye ederim.) Taassub yüzünden hıristiyanları öldüren yahudi pâdişahın hikâyesi • Yahudiler arasında, Îsâ düşmanı ve hıristiyanları öldüren zâlim bir hükümdar vardı. 325 • Halbuki peygamberlik zamanı ve nöbeti Hz. Îsâ'ya gelmişti. Mûsâ devri geçmişti. Öyle olmakla beraber o
Sayfa 33 - ÖtükenKitabı okuyor
“Ben bir aynayım, kim bana bakarsa kendini görür.” Hz . Peygamber(as)
اين سخن پيدا و پنهانست بس كه نباشد محرم عنقا مگس Bu söz çok aşikar ve çok gizlidir Zira sinek ankaya mahrem olmaz Bu bizim söylediğimiz sözler ehline âşikârdır ve nâ-ehil olanlara da çok gizlidir. Zîrâ bu esrâra mahrem olanlar ankâ kuşu ve nâ-ehil olanlar da sinek gibidir. Sinek, ankâ kuşunun uçtuğu yüksekliklere kadar uçamaz ve onun
Sayfa 622 - KİTABEVi ☪ 11.Cilt - Mesnevi 6.Cilt 1955 beyit
Sıhhatin yoksa bunu hekimden iste. O hissin sıhhatini ise sevgili Hz. Muhammed ص den talep et.
Sayfa 51
Reklam
'Ey İnsan! Hz. İsa gibi sen de ahmaklardan kaç, ahmaklarla sohbet etme, ahmaklarla konuşup görüşmek nice kanların dökülmesine sebep olmuştur. Hava suyu nasıl yavaş yavaş çeker, buharlaştırırsa, ahmak da onun gibi, senden bir şeyler çalar, ruhen seni yoksul bırakır. Hararetini çalar, soğukluk verir, seni mermer taşın üstüne oturmuş kişiye döndürür.
Sen de Hz.İsa'nın ahmaktan kaçtığı gibi ahmak insanlardan kaç, uzak dur. Çünkü ahmaklarla sohbet insanın başına çok sıkıntı açar. Hava, suyu nasıl yavaş yavaş buharlaştırır çalarsa, aynı şekilde ahmak da sizden bir şeyler alıp götürür.
Sayfa 92
İsmail Ankaravi, 17, yüzyılın ilk yarısında yaşamış, Ankara doğumlu, İstanbul'da mukim bir Osmanlı arifi ve Mevlevi şeyhidir. İstanbul ahalisini marifet ve tevhid yoluna irşad hizmetiyle birlikte, Ankara ve Konya şehirlerinde, İstanbul Galata Mevlevihanesi'nde telif eniği eserleriyle tasavvufi-irfani geleneğe önemli katkılarda bulunmuştur. Osmanlı kültür hayatında en fazla kitap yazanlardan biri olarak dini ilimlerin çoğunda yaklaşık 28 adet eser kaleme almıştır. Eserlerindeki tasavvuf düşüncesinin temelinde Şeyh-i Ekber Muhyiddin İbn arabi ve Hz. Hüdavendigar Mevlana Celaleddin Rümi'nin marifet (bilgi) ve aşk doktrini vardır. Bu doktrini layıkıyla yansıttığı en hacimli eseri Mesnevi şerhidir. Şerh, sadece Osmanlı muhitlerinde değil, modem dönem Batı dünyasında ve İran'da da tanınmaktadır. İngilizce konuşan dünyaya Mesneviyi tercüme ve şerheden Reynold Alleyne Nicholson büyük oranda Ankaravi şerhinden istifade etmiş; İran'da İsmet Settarzade büyük bir himmet göstererek Ankaravi şerhinin tamamını Türkçe'den Farsça'ya tercüme etmiştir (Tahran: İntişarat-Zerrin hş. 1380).
Sayfa 7 - Hayy Kitap ☪ 1.baskı - Mart 2008Kitabı okudu
Dünya hissi,bu cihanın merdivenidir, din hisside göklerin merdiveni. Bu hissin sağlığını hekimden isteyiniz, o hissin sağlığını Habib'den. (Hz. Muhammed'den)
Reklam
Aşk yolunu sırf akılla mı geçiyorsun? O hâlde sen güneşi kandille arıyorsun. Hz. Mevlana (Mesnevî'den)
Mesnevi'den söz.
Şeker gibi dudaktan ancak şeker şerbeti zuhur eder. Ademoğlu dilinin altında gizlidir. . bu dil , can kapısına perdedir. Bir rüzgar esti de kapıyı kaldırdı mi evin içinde ne varsa görürüz. O evde inci mi var , buğday mi ? Altın hazinesi mi var , yoksa yılan ve akreplerle mi dolu ? Köle , düşünmeden öyle söz söylemekteydi ki başkaları beş yüz defa düşünür de ancak öyle bir söz söyleyebilir. Sanki içinde deniz var , deniz de baştanbaşa söyleyen incilerle dolu ... Ondan parlayan her incinin nuru , hak ile batılı ayırır.
Sayfa 212Kitabı okudu
Hz. Ömer "Geçmişe takılıp kalma, geçmiş de gelecek de Allah ile arana perdedir. "
Sayfa 22 - Kırkambar yayınlarıKitabı okudu
Bu kısmı bölmek istemedim ve uzunca alıntıladım.
Mevlâna'nın "Yıldızdan geç Yunus, artık güneşe bak!" sözüyle çarpıldığımdan bu yana üç ay geçti. Düşündükçe koca Pîr'in yıldızımı güneşe katıp yürümemi istediğinden emin oluyorum. Güneşe bakanın yıldızı görmeyeceği aşikardı. Bu, yıldızın kaybolduğu anlamına mı gelirdi? Belki de asıl mesele buydu. Güneş doğunca yıldızlar görünmüyordu ama
Yunus Emre:
87 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.