Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İdil Yalçın

İdil Yalçın
@idilyalcnn
Tanrı'nın yalnız kadını.
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi
Çanakkale
Çanakkale, 1995
28 okur puanı
Aralık 2021 tarihinde katıldı
Ve ölenlerinde de öldürülenlerin de aslında hiçbir zaman ölmediğini kendi gözlerinle göreceksin.
Sayfa 16 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Tuhaf..
Hayat tuhaflıklarla doludur ve katlanılabilir olmasını bu tuhaflıklara borçludur.
Sayfa 15 - Can YayınlarıKitabı okudu
Önsöz
Yalnızlığımın çevremde konuşacak arkadaşım olup olmamasıyla ilgili olduğunu sanırdım, bir sürü insan varken iliklerime kadar yalnız hissettiğimi görünceye dek.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Gerçeğin uzağında bir hayat kurgulamak isterken, gerçeğin imkansızlığında zaten kurgulanmış bir hayatın tuzağına sıkıştı.
Sayfa 61
Kendi yarattığı hayallerle dolu bir dünyada kayboldu. İşin kötüsü hayallerini de kimselere anlatmadı.
Reklam
.. ve beni öldürdü, ölümü, soğuk suların fışkırdığı kaynaklara gömdü. İçim o günden sonra hiç ısınmadı.
Daha ilk sayfada ..
Pencerelerin öyküleri yaşamın tüm sırlarını icinde saklar. İddiasız, mütevazi ama derin anlamlar taşıyan ve kurgusuz gelişen hayatlar, sayısız pencerede bir hayal gibi oynar biter. Kiminin, zaman zaman da olsa seyircisi vardir, ama çoğu bomboş bir salona açar perdelerini. Tek kişilik oyunlarla ya da kalabalık kadrolarla ... Dramlar, eğlenceler, aşklar, kavgalar damların, gökyüzünün, karşı duvarın ya da karşı pencerenin kendilerini seyredip seyretmediğine zerre kadar aldırmadan, fütursuzca sahne alır pencerelerde. Genelde, her pencereden birbirine benzer görüntüler sızar dışarıya. Ama genelde ... Özeldeyse sürprizlere açık olmak gerekir. Pencereler, kimi zaman bakmasını bilene ya da aklını çeldiği gözlere inanılmaz seyler gösterir.
Sayfa 11 - Can yayınlarıKitabı okudu
Yaşlanmak..
Belli bir yaştan sonra, kentin bir ucundan ötekine yapılan yolculuk sinir bozucu bir anma törenine dönüşür.
Sayfa 319 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Durum güncellemesi..
Bazen bütün insanları boyunlarına sarılıp öpecek kadar seviyorum, bazen de hiçbirinin yüzünü görmek istemiyorum.
yön
Dışarıda kalmak onu yormuştu, ama içeri girmeye hazır değildi. Yaşamda bu ikisinden başka bir seçenek gerçekten de yok muydu: İçerisi ya da dışarısı? İnsanların gidebileceği başka bir yer yok muydu?
Sayfa 73 - YKY
Reklam
Kalbim içimde konuşurken susmayı beceremiyorum.
bulmak.
"Tam yaşamaya başladığım bu andan itibaren beni öldü saysınlar…"
İnsanlar hadiseleri basitleştirmeye, bayağılaştırmaya ne kadar meraklı..
Yaşamak!
Hayatta hiçbir şey, uğrunda ölmek için istenmez. Her şey yaşamamız için olmalıdır. Hatta biraz ileri gideyim, kendi yaşamamız için... Sen kafanın içindeki yokluğa o kadar saplanmışsın ki, derhal uğrunda can feda edecek bir şey arayarak ikinci bir yokluğa dalmak istiyorsun! Yaşamak, herkesten daha iyi, herkesten daha üstün yaşamak, insanlara hâkim olarak, kuvvetli, belki de biraz zalim olarak yaşamak... Dünyada bundan başka istenecek ne vardır? Hayatını bu gayeye vakfet, görürsün, nasıl birdenbire canlanacaksın!
Kalk, iki gözüm, iskeleye geldik. Günün birinde ya çıldıracağız, ya dünyaya hâkim olacağız. Şimdilik bir rakı parası bulmaya çalışalım ve parlak istikbalimizin şerefine birkaç kadeh içelim.”
Üşengeçlerden misiniz?
Sesine mühim bir eda vererek ağır ağır mırıldandı: “Bana öyle geliyor ki, hakikaten yapabileceğimiz bir tek iş vardır, o da ölmek. Bak, bunu yapabiliriz ve ancak bu takdirde irademizi tam bir şey yapmakta kullanmış oluruz. Ben ne diye bu işi yapmıyorum diyeceksin! Demin söyledim ya, müthiş bir gevşeklik içindeyim. Üşeniyorum. Atalet kanunu icabı sürüklenip gidiyorum. Eeeeh.”
Reklam
Kronik vicdan azabı, tüm ahlâkçıların hemfikir olduğu gibi, hiç de istenmeyen bir duygudur. Eğer kötü bir davranışta bulunduysanız, pişmanlık duyun, elinizden geldiği kadar durumu düzeltin ve bir dahaki sefere daha iyi davranmaya bakın. Ne sebeple olursa olsun hatanızın üzerinde kara kara düşünmeyin. Temizlenmenin yolu çamurda yuvarlanmak değildir.
Sayfa 4 - Önsöz
Bazen..
Bir sözcük öğrettin bana, bin sözcükle anlatamıyorum.
Sayfa 47
Korkularımızla öldürüyoruz zamanı. Oysa saniye kolu, tüm cesaretiyle koşmaya devam ediyor.
Meğer ben ölmüşüm… Mezarımı kazıyorlar şu an dışarıda. Meğer ben ölmüşüm. Ölmüşüm de bu uzak memlekete gömülmüşüm.
Sayfa 123 - Spotfy'da Uyku öncesi karanlık masallar adlı podcast te hikayeleri dinleyebilirsiniz.Kitabı okudu
Geçmişin, saatlerin ve günlerin ve haftaların ve on yılların kül kadar ağırlığı vardır; gelecek zamansa, isterse sonsuza dek sürsün, daima saniye saniye yaşanır.
Sayfa 182 - YKYKitabı okudu
Reklam
-İlk neyi konuşalım, diye sordu. -En kolayı, en baştan almak. Doğumunuzdan. İki koca dakika ağzını hiç açmadan odada gezindi. Sonra bir soruyla karşılık verdi. -Bir insanın hayatının doğumuyla başladığına emin misiniz?
Sayfa 17 - YKYKitabı okudu