Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
96 syf.
10/10 puan verdi
Spoiler
İkinci Dünya Savaşı'nın sonlarında geçen, olayları, kişileri birbirinden ilginç bir hikaye. Martin O'Boy'u ve kedisi Ucuz'u geç tanıdığımız için üzüleceğiz. ... Bir de kendisini süper kahraman Kaptan Marvel'le özdeşleştiren Billy Batson var, Martin'in can arkadaşı. Mahallenin delikanlısı Buz Sawyer ise neşeli ve mert
Ottowa'daki Çocuk
Ottowa'daki ÇocukBrian Doyle · Bu Yayınevi · 201311 okunma
Hayat bu de kendi kendine, ikinci kez çağrılmayacağım bir oyun, bir zevkler ve acılar oyunu, bir inançlar ve aldatmalar oyunu, bir maskeler oyunu...
Reklam
192 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Bu kitap konuşamayan, yürüyemeyen sadece sol ayağını kullanabilen, zekası ve çabası ile yaşıtlarına fark atan christy'in kendi ağzından çok akıcı bir şekilde anlatılmış unutulmaz hayat hikâyesi. Hayata tutunmanın örneklerinden birini okuyacağınız güzel bir otobiyografi ile ilgili ne yazarsam yazayım duygu ve düşüncelerim eksik kalacak. Jose saramago' nun körlük kitabından sonra etkilendiğim ikinci kitap yine hassas kalbimi hüzünlendiren bir kitap oldu " tekrar dene christy" diyen annesi tanıdığım en unutulmaz karakter oldu. Keyifli okumalar kitabı şiddetle tavsiye ederim. :)
Sol Ayağım
Sol AyağımChristy Brown · Nemesis Kitap · 201778,7bin okunma
280 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Bir baba ağladığında, ağlar yerler ve gökler...
En sevdiğim yazarın, tam bir hayat dersi niteliğinde olan bir kitabının daha sonuna geldim. İnsana öğüt verir, ibret aldırır cinsten üslubu yine beni şaşırtmadı. Bir babanın evlatları ile ilişkisini ele alan, toplumda azalan manevi eksikliklere değiniliyor. Yazarın şiirsel bir dille anlattığı bu hikaye bir baba ve çocuklarının değil, aslında
Mavi Gözyaşı
Mavi GözyaşıAhmed Günbay Yıldız · Timaş Yayınları · 20212,000 okunma
352 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
. Annesi ile birlikte mutlu mesut yaşamlarını sürdüren Ela, hostes olarak çalıştığı özel havayolu şirketinde o gün uçuş amirliğine terfi eder. Bu terfiden sonra il uçuşu New York’adır. Bu uçuşta, disiplinli, sert mizaçlı, kibirli, varlıklı, Aydınsoy Şirketler Grubu Yönetim Kurulu başkanı Ünal Aydınsoy da vardır. O gün uçak türbülansa girince uçak korkusu olan Ünal Bey panik atak geçirir. Ela da ilk müdahaleyi yapar ve tanışırlar. Ela'dan etkilenir ve görüşmeye başlarlar. Bir süre sonra evlenirler. Ama evlilik mutluluk getirmez. Bundan sonrası ise herkesin yaşamı değişir. Bir aşk hikayesi şeklinde başlayan kurgu, sonrasında evrilip bir çocukluk travmasına dönüşüyor. Son sayfaları ile şaşırtan, heyecanla okunan bir kurgu. Görünenin ardındaki saklı gerçekleri tam anlamıyla yansıtan, kişinin bütün yaşamını etkileyen çocukluk travmalarının, herkesin hayatında ne denli etkili olduğunu gözler önüne seren bir roman. Toplumsal konulara da bu anlamda etkili bir şekilde değinmiş yazar. Akıcı kalemiyle yazardan okuduğum ikinci ve en etkileyici romanıydı. Betimlemeleri ile bir sinema filmi havasında yazılmış bir eser. #SaklıGerçekler ^ ^ #alıntı Bazen hayat bizi tahmin edemeyeceğimiz yönlere savuran olaylar kurgular. Zannederiz ki her şey elimizde, oysa kukladan farkımız yoktur. ^ Ateş, tehlikelidir çok haklısın ama ejderhalar ateşi zarar vermek için değil , iyileri korumak için kullanır. Güç, insanın kalbiyle şekil alır. ^ ^ #özlemabutotluoğlu #izbırakankalemler #edebiyat #bloghemsire #roman
Saklı Gerçekler
Saklı GerçeklerÖzlem Abut Otluoğlu · İBK - İz Bırakan Kalemler Yayınevi · 202335 okunma
Bana göre değildi bu dünya; bir avuç utanmaza, arsıza, dilenciye, ukalaya, kabadayıya, gözü gönlü aç olanlara göreydi burası. Yeryüzünün ve gökyüzünün güçlülerine avuç açan, kasap dükkanının önünde bir parça et için kuyruk sallayan aç köpek gibi dilenen ve yaltaklananlara yakışırdı bu dünya. İkinci bir hayat düşüncesi beni korkutuyor ve yoruyordu. Hayır, bu mide bulandırıcı dünyaları, bu uğursuz yüzleri görmeye ihtiyacım yoktu benim. Tanrı o kadar görgüsüz müydü ki kendi dünyalarını gözüme soksun benim! Ama ne yalan söyleyeyim, eğer yeni bir hayatı yaşamam gerekiyorsa, duygularımın, düşüncelerimin uyuşup körelmesini isterdim. Böylece zahmetsizce nefes alabilir, yorgunluk hissetmezdim, bir Lingam tapınağındaki sütunların gölgesinde kendi başıma yaşar giderdim. Güneş gözümü almaz, insanların sözleri, hayatın sesleri kulaklarımı tırmalamazdı.
Sayfa 78 - Kırmızı KediKitabı okudu
Reklam
Hayat, bir insanın ilk yarısında ön yüzünü, ikinci yarısında ise arka yüzünü gördüğü bir nakış parçasına benzetilebilir. Arkası, önü kadar güzel değildir ama daha öğreticidir; ipliklerin nasıl atıldığını gösterir.
Sayfa 39 - Arthur SchopenhauerKitabı okudu
Emin miyiz ?
" Hayat her zaman zor ve acımasız olmayacak. Yaşadığımız zorluklar sadece anlık.. "
Sayfa 13 - Pena yayınlarıKitabı okuyor
serçeyi öldürmek
Yabancı olduğum evin tek bir odasında alışmaya başladığım bir hayat vardı. Alıştığım iki insan ve sahiplenmeye başladığım bir düzen vardı, Yıkıldı. Koca evin dört duvarına astığım tabloları indirmeye başladım. Odanın dışına atıldım. Tüm aitliğim eridi. Kısa sürede unutturulan gerçekle yüzleştim. Yalnızdım. Ne olursa olsun yine yalnızdım. Takvim yaprakları zihnimde uçuştu, akrep ve yelkovan ayaklarını yere vurarak hareket etmeye başladı. Tik tak. Hayal kırıklığı, zamanı bir işkenceye döndürdü ve bana günleri bu eve geldiğimden beri ikinci kez saydırdı Şafak yüz yirmi bir.
Sayfa 516 - İndigoKitabı okuyor
·
Puan vermedi
ÇOK GENİŞ ÇAPLI BİR İNCELEME-KARMA
Epsilon yayınlarından çıkmış 152 sayfalık eser 5 bölümden oluşmaktadır. Richard Bach tarafından 1970 yılında yayınlanmış olan kitapta 4. Bölüm hikâyenin güzelliğini bozduğu için yayınlanmamış, ta ki 2014 yılına kadar. Kitaptaki son söz kısmı bunu açıklamaya ayrılmış. Eser,yer yer masalsı öğeler taşıyan öyküleyici anlatım biçimiyle fabl türünde
Martı Jonathan Livingston
Martı Jonathan LivingstonRichard Bach · Epsilon Yayınları · 201167,2bin okunma
Reklam
533 syf.
·
Puan vermedi
·
16 günde okudu
Kinyas ve Kayra
Bir çok kişinin önerdiği Hakan Günay'ın bu kitabı uzun zamandır okumak istediklerim arasindaydı kişisel bunalımlara oldukça çok yer veren bu kitap üç bölümden oluşuyor İlk bölüm Kinyas Kayra ve Hayat Bu bölüm yaşarken ölmeyi ,bir insanın psikolojik olarak son noktaya gelmesini , hayatın ne denli kötü olabileceğini ,insanın kendine sınırsız zarar verme gücünü olduğunu okuydum. Bu bölümü okurken bu kadar negatiflik beni bunaltmıştı ama bir şey ile kitabın seyrinin değiseceğine medet ummuştum. İkinci bölüm Kayra'nın yYolu Bu bölümde Kayraya ne kadar aptal olduğu binlerce kez söylemek istedim Kayra benim için ruhu olmayan bir cesetti . Bu bölümde bir şey anladım o da ikisininde asıl sorunu bana göre inançsızlik olduğuydu bir kez daha insanın dini görüşlerinin onu ayakta tuttuğu kanatine vardım . Ve Üçüncü bölüm Kinyas'ın Yol İşte bu bölüm beni kitaba bağladı kitabın başından beri beklediğim karanlığı aydınlatan şey bu bölümdeydi Kinyasla gurur duydum bir insan en dibe batmışken nasıl bir azim ile böyle bir noktaya gelebilirdi ? Şaşırtıcıydı. Kitabı bitirince içimde Kayra'nın da hayatında aynı sonucu almasını istedim bir an ama sonra kitabın asıl anlatmak istediği şey bozulacağı için vazgeçtim bu düşüncemden. Kitapta altı çizilecek oldukça güzel bölümler de bulunuyor aynı zamanda iki farklı bakış açısını okumak keyifliydi... İyi okumalar
Kinyas ve Kayra
Kinyas ve KayraHakan Günday · Doğan Kitap · 202226,9bin okunma
"...Aşkın ikinci hayat olduğunu yazan yazar çok doğru söylemiş..."
Sayfa 35 - Koridor YayınlarıKitabı okudu
584 syf.
·
Puan vermedi
Birinci Gök Türk Kağanlığı’nın çöküşü ve Kür Şad önderliğindeki 40 Türk bahadırının canları pahasına esarete başkaldırarak bağımsızlık ateşini yakmalarının, onların unutulmaz ihtilal girişiminden elli yıl sonra, Kutluk Şad liderliğindeki Türklerin İkinci Gök Türk Kağanlığı’nın kurt başlı sancağını yeniden yükseltmelerinin temiz ve ince işlenmiş destansı bir dille anlatıldığı bu büyük Türk romanı, yazarı hayattayken klasikleşmiş ve pek çok nesli millî gurur ve şuur yoluna sevk ederek ölümsüzleşmiştir. Bozkurtlar, okuyucularını asırlar öncesine, ata yurtlarını yoğuran eski tasa ve kıvançların, zafer ve yenilgilerin; bozkırda şekillenen eski Türk yaşayış ve töresinin, ahlâk ve erdemlerinin yüceltildiği ülküleştirilmiş bir kahramanlık diyarına taşır. Bu iklimin havasını soluyacak Türk çocukları, karşılarında, atalarının göz alıcı bir aydınlıkta parıldayan faziletli hayat sahnelerini bulacaklardır
Bozkurtlar
BozkurtlarHüseyin Nihal Atsız · Ötüken Neşriyat · 202014,4bin okunma
464 syf.
·
Puan vermedi
Kusursuz Gelin, deWarenne Dynasty Serisi'nin 8. kitabı. Şimdi sıra kardeşlerin son bekarı Rex De Warenne. Rex, bir savaş kahramanı. Bacağını kaybetmiş, kahramanlığından dolayı Sir unvanı almış, ona hediye edilen çiftlikte kalp acısıyla müzmin bir hayat yaşamakta. Ta ki aile dostları (daha önceki iki kitaptan tanıdığımız) Rex'in de hayranlık duyduğu mükemmel leydimiz Blanche Harrington gelene kadar. Leydi Blanche çocukluğunda travmatik olay yaşamış, yakın zamanda da babasını kaybetmiştir. Büyük bir servete konar ve bir sürü taliple karşı karşıya kalır. Taliplerden bunalan Blanche arkadaşlarının tavsiyesiyle Londra'dan biraz uzaklaşır. Yanlış yönlendirmelerin sonucunda kendisini Sir Rex'in evinde bulur. İkilinin dostlukla başlayan ilişkileri kısa sürede tutku ve aşka dönüşür. Kusursuz Gelin okuduğum ilk historical romans. Tabii bu durumda seride de okuduğum ilk kitap. Seriye birazcık bodozlama dalmışım. İlk okuduğumda daha çok sevmiştim. Diğer kitapları okuyunca bu kitap biraz sıralamanın aşağısında kaldı. Karakterleri sevdim. Onlarla bir sorunum yok. 464 sayfadan oluşan kitapta eksik bir şeyler vardı. İster duygu deyin ister olaylar... İkinci kez okumaktan pişman mıyım? Değilim. Serinin gidişatından ve karakterlerden özellikle de Sir Rex için tekrardan okurdum. Karakterler demişken Blanche'nın arkadaşı Bess'i ve hizmetçisi Meg'i de çok sevdim. Bess'in hikayesi olsa okurdum. Kardeşler bittiğine göre önümüzdeki ay bir aksilik olmazsa çocuklarında sıra.
Kusursuz Gelin
Kusursuz GelinBrenda Joyce · Pegasus Yayınları · 2013179 okunma
Bon Week-end...
Konfüçyüs'ün bir sözü vardır; "Sevdiğiniz işi yaparsanız, bir gün bile çalışmış sayılmazsınız". Hayat neyi gerçekten sevdiğini anlamak için çok fırsat sunmuyor olsa da. Arayan insan muhakkak buluyor ve biliyor. Benim hikayem de, keşfim de sancılı, yorucu ve elbette tuhaf. Asla geç değildir, bulmak için mücadele ettikçe asla geç değildir. Kişinin kendisine ihanetidir potansiyelini bulamamak. Bâyezid-i Bistâmî ile taçlandıralım: "Her arayan bulamaz, lâkin bulanlar arayanlardır." (Günün ikinci kahvesi) 🎶Stumblin-in / CYRIL lnkd.in/dfzcs6cs
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.