Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Osmanlı'daki ilk ecnebi gelin;
c-Bilecik ve Yarhisar Kalesi’nin Fethi Karacahisar’ın fethinden sonra Göynük ve Taraklı Ye­nicesi üzerine yönelen Osman Bey’in buraları da fethetme­si üzerine civardaki Tekfurlar O ’na karşı birleşmek ihtiyacı­nı hissettiler. Yarhisar Tekfuru kızı Holefera’yı (Nilüfer) Bilecik Tekfuru’na vererek bu birlikteliği bir de akrabalıkla pekiştirmek istedi. Bu maksatla yapılacak düğün merasimine Osman Bey’i de dâvet ettiler. Düğüne birkaç yakını ile bir­likte geleceği düşünüldüğünden burada O ’nu bir sûikasd ile öldürmeyi plânlamışlardı. O sırada Harmankaya hâkimi olan Mihal Bey’in vicdanı bu kalleşliğe râzı olmadığından dostâne bir münâsebette bulunduğu Osman Bey’i bu durumdan haber­dâr etti. Sonradan ihtidâ ederek Osman Bey’in emrine giren bu Mihal Bey tarihte Köse Mihal ünvanı ile meşhur olmuş O ve evlâdları Osmanlı Devleti’ne pekçok hizmetler ifâ etmişlerdir. O’nun vâsıtasıyla durumdan haberdâr olan Osman Bey kırk ka­dar cengâveri kadın kılığında düğün yerine göndermek gibi ted­birler alarak düğünü basıp Bilecik ve Yarhisar kalelerini fethetti. Çakır Pınar’da gelin alayını esir alarak gelini ele geçirip bilâhare oğlu Orhan Gâzi ile evlendirmiştir. Şehzâde Süleyman Paşa ile Murad’ın anneleri olan ve Osmanlı târihinde Nilüfer Hatun olarak bilinen bu hanım Hânedân mensuplarıyla evlenen ilk ec­nebidir. Bursa’daki bir çayın üzerine bir köprü yaptırmış oldu­ğundan bu çay hâlâ O’nun adıyla anılır. Türk - Yunan Harbi’nde Bursa’ya giren Yunan askerleri tarafından ilk olarak O ’nun kabri tarumar edilerek güya kendisinden intikam alınmıştır.
Yakın Tarih Dersleri İkinci bir adam Atatürk sonrası Türk Cumhuriyeti devletini yönetemedi. Mustafa Kemal Atatürk gibi bir ileri görüş dahisinin yerini doldurmak kolay değildi. İkinci dünya savaşı birinci dünya savaşının başarısızlığı emperyalizmin tarafından giderilmek istendi. Bugün devam eden birinci dünya harbidir. Batı emperyalizmi
Reklam
Yahudiler serbestçe yazmak imkanını elde ettikleri andan itibaren sizin fikir yapınız yıkılmak tehlikesindedir. Alman romantizmi idealizmi yaratarak Katolikliği ihya etmişti. Heine adında Düsseldorflu bir küçük Yahudi çıktı, kurnaz ve neşeli eecbezesini romantikler, idealistler ve Katoliklerle alay etmek yolunda kullandı. İnsanlar politika, ahlak,
Mobbing Bank Diyor ki;
Ortadoğu Kültürünün Duygu, Batı Kültürünün Maddi Sömürü Zulmünü Bir İbret ile Bitiriyoruz Türkler de yaşam mana üzerine kuruludur. İhtiyaçtan fazlası zehir gelir Türklere. İsraf haram demeyen din var mı? Dinler yokken Türkler de yaşanıyordu. Dinler bütün bu bilgileri bizden almış kullanmıştır. Dini farklı niyetle kullanmak adına dinin
İntihar, kendilerine hayat verdiği için Tanrı’yı bir türlü affedemeyenlerin sahte zaferidir. Kanlı ellerini kendine uzatarak Tanrı’dan her zaman intikam alabilirsin. İçinde zaten kayda değer bir şey yoksa pek büyük bir kayıp sayılmazsın.
Schopenhauer için hiçbir şey, insan ırkının iyi bir şey olması fikrini kabul etmekten daha aptalca olamaz. Kötülerin, hayatın sürdüğü acı gerçeğine karşı yapabilecekleri tek şey yok etmektir. Böylece, ürpertici bir Yaratılış Kitabı parodisinde, Tanrı’nın yaratma eylemini tersine çevirerek ondan intikam almaya çalışırlar. Yoktan var etmek sadece mutlak bir gücün eseri olabilir. Yaratma eylemi nasıl geri alınamazsa, yok etme de öyle. Tamir edilmiş halinin aksine, paha biçilemez porselen bir vazoyu sadece bir kere parçalayabilirsin. Küçük çocukların da bildiği gibi, kırmak, parçalamak en az yaratmak kadar heyecan vericidir.
Reklam
Bizde en çok öfke uyandıran kötü eylemler, bize bunu yapan diğerinin özgür iradesi olduğu, dolayısıyla bize bu kötülüğü yapıp yapmamanın onun isteğine bağlı olduğu yanılgısına dayanır. Bu isteğin varlığına duyulan inanç bizde nefret, intikam arzusu, kin uyandırır, hayal gücümüzün bozulmasına yol açar, oysa bir hayvana çok daha az kızarız çünkü onu sorumlu görmeyiz.
Sayfa 35
José Antonio gibi Sánchez Mazas da, zaman zaman şiddete başvurulmasına teorik açıdan gönülsüz yaklaşan Falanjistlerden biriydi (pratikteyse onu besliyordu: Şiddeti ahlaki bir ödev addeden ve neredeyse yazılarında bu yönde kışkırtan Georges Sorel'i okumuştu), işte bundan ötürü 1934'te Matias Montero adlı öğrencinin bir sokak çatışmasında öldürülmesinin ardından, intikam dürtüsüne kapılanları frenlemek amacıyla, José Antonio'nun isteği üzerine kaleme alınan Falanj'ın Düşenlerinin Ardından'da Mazas şöyle yazmıştı: "Temiz, beyefendice ve asil ruhlu olmayan bir zaferdense yenilgiyi yeğleriz, çünkü düşmandan gelen her darbe korkunç ve ödlekçedir oysa bizim her eylemimiz cesaretin ve üstün ahlakın ifadesi olacaktır." Zaman, bu güzel lafların retorikten öteye gitmediğini gösterdi.
kadınlar,kuruntular ve muhtemel ilişkilerin hazin sonu….
Delikanlı birdenbire bir şey anlamamıştı: - Şimdi böyle mi oldu? dedi. - Onu size sormalı. .. Nasıl olduğunu elbette siz benden daha iyi bilirsiniz. - Lakin söylediklerinizden bir şey anlayamıyorum. - Tabii anlamazsınız, anlamak istemezsiniz ... Çünkü bu işinize gelmez. - Lakin rica ederim, bana bunu izah ediniz. Emin olu­nuz ki ne demek
Bir hatanın bedelini kaç kez öderiz? Yanıt binlerce kezdir. Insan, dünyada aynı hatanın bedelini binlerce kez ödeyen tek hayvandır. Diğer hayvanlar her yanlışlarının cezasını bir kez çeker. Ama biz? Bizim çok güçlü belleğimiz var bir hata yaparız, ama kendimizi yargılarız, kendimizi suçlu buluruz, kendimize ceza veririz. Eğer Adalet varsa bu
Reklam
''...hakaret etmeye yeltenen birinden, hakaret etme hazzını çalmak da bir inti­kam türüdür.''
Sayfa 26 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Yumuşak başlılığımız intikam almayı söz konusu bile etmese de, bir gün birisi, haksızlık yapan, münasebetsiz, haddini bilmez kişiyi cezalandıracaktır, zira böyle bir kişinin kusurları tek bir insanla ve tek bir haraketle asla tükenmez.
Aradaki barış anlaşmasına rağmen orta- ya konan bu katliam, elbette geniş bir nefret halkası oluşturmuştur. İstanbul'da duyulduğu andan itibaren gösterilen şiddetli tepkiyle, Venedik'in mutlaka hesaba çekilmesi, bu hadiseyle meydana gelen maddi ve insani diyetin onlardan tanzim edilmesi istenmekteydi. Bütün düşünceler intikam üzerine odaklanmış, bunun plânı yapılıyor, Safiye Sultan'ın yağları eriyor.
Cennetliklerin Vasıfları
الذين يبذلون اموالهم طلبا لمرضات الله في حال اليسر والعصر في الشدة والرخاء والذين يتغلبون على انفسهم ويمسكون غيظهم مع قدرتهم على الانتقام والذين يعفون عمن اساء اليهم والله يحب المتصفين بتلك الصفات الجليلة Rahatlık ve şiddet halinde zorluk ve kolaylık halinde oldukları halde ALLAH'ın rızasını talep etmek için mallarından infak ederler ve nefisleri üzerine galip olurlar ,intikam üzerine güçleri yettiği halde öfkelerini yutarlar ,kendilerini kötülük yapan kimseleri affederler ,ALLAH bu güzel vasıflar ile vasıflananları sever.
1.213 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.