Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
144 syf.
1/10 puan verdi
''Müslüman kızlara'' başlığıyla kadınların islami yaşam şekline göre nasıl yaşamaları gerektiğinin dayatıldığı bir kitap. Dayatıldığı yerine anlatıldığı demek isterdim ancak kitabın yazarı, sık sık emir kipi ve yetersiz kaldığını hissettiği noktalarda (bolca) dini vecizeler kullanarak bir içerik oluşturmuş. Gelelim bu denli
Müslüman Kızlara
Müslüman KızlaraHasan el-Benna · Ravza Yayınları · 20171,391 okunma
367 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
15 günde okudu
Başlamadan önce bu konuda hem felsefik hem de ideolojik olarak çok fazla bilgi sahibi olmadığımı ve bazı yanlışlar olabileceğini belirtmek istiyorum. Kitap hakkında ileride dönüp bakabilmek için bir şeyler yazmak istedim ve yazar hakkında onlarca şey okudum ki kafam allak bullak... Elimden geldiğince mantık çerçevesinde bunları birleştirip yazmaya
Allah Peygamber Kitap
Allah Peygamber KitapHikmet Kıvılcımlı · Derleniş Yayınları · 201849 okunma
Reklam
1168 syf.
3/10 puan verdi
·
3 günde okudu
GİZLİ GÜCÜN İZİNDE 15 YILLIK BİR TARİHÇİ
_____ youtu.be/4WXhQrkcJ5I Umudumuz Şaban/ Muhtarlık konuşması ______ Sinan Meydan, bu kitabı on beş senelik bir çalışmanın sonunda ortaya çıkarmış. Gösterdiği emek, çaba takdir edilebilir; zira faydalandığım yerleri de oldu. Bunlara bilhassa laikliğin ve Osmanlı'nın Batılılaşma sürecinin anlatıldığı bölümleri örnek
Atatürk ile Allah Arasında
Atatürk ile Allah ArasındaSinan Meydan · İnkılap Kitabevi · 2016267 okunma
Muhammed'in yaşamı sırasında bu eşitlikçilik cinsiyet eşitliğini de içeriyordu. Bugün Batı'da İslam’ı kalıtımsal olarak kadın düşmanı bir din olarak tanımlamak yaygınlaşmıştır ama Hristiyanlık gibi Allah'ın dini de gerçekte kadınlar konusunda olumluydu. Cahiliyye, İslam öncesi dönemde, Arabistan kadınlar konusunda Eksen Çağı'nda geçerli olan tutumu koruyordu. Örneğin, çokeşlilik yaygındı ve karılar babalarının hanesinde kalıyordu. Seçkin kadınlar önemli derecede iktidar ve ayrıcalık sahibi olabiliyordu Muhammed'in ilk karısı Hatice örnek olarak başarılı bir tüccardı fakat çoğunluk kölelerle aynı konumda gibiydi. Hiçbir siyasal veya insanlık hakları yoktu ve kız bebek katli yaygındı. Kadınlar Muhammed'in dinini ilk seçenler arasındaydılar ve onların kurtuluşu O'nun yüreğinde yer eden bir tasarıydı. Kuran kız çocuklarının öldürülmesini kesinlikle yasakladı ve Arapların kız doğduğunda pişmanlık göstermelerini engelledi. Ayrıca kadınlara miras ve boşanma konularında yasal haklar verildi: çoğu Batılı kadın on dokuzuncu yüzyıla kadar buna benzer haklara sahip olamadı.
336 syf.
2/10 puan verdi
Kış Kış Cinler Kış Kış!
Çok satanlar listesinde gördüğüm ve bir arkadaşım vasıtasıyla bana hediye edilen bu kitaba dair çoğu incelemede, kitabın içini okuduktan sonra kanaat oluştuğu dile getirilmiş lakin aslında kitabın kapağında her şey ortada... Ortalıkta bu kadar dini ilimlerden bir haber olduğunu gördüğüm büyücü bozuntusu yazar/çizer varken, kapaktaki yedi mührün sawāqiṭ ve tahatil ile bağlantılarından burada bahsetmenin vakit kaybı olacağını düşünüyorum... Vasat bir toplama kitabı olarak görülebilecek bu eserde; İslami literatürde geçen bazı terkipler bulunuyor. Kitabın yazarı; asli değil tali kaynaklardan alıntılamış, Türkçe havas kitaplarından bulduğu ritüelleri aynı şekilde alıp koymuş diyebiliriz fakat bilinmesini isterim ki Türkçe tercümelerde geçen bu terkiplerin çoğu yanlış/değiştirilmiş. Kaynak bilgisi olmayan kitapta -ki yazarın, bahsi geçen çoğu terkibin asıl kaynağından bir haber olduğunu düşünüyorum-orjinali bugün halihazırda İstanbulda bir Kütüphanede muhafaza edilen ve katalog taramalarına çıkartılmayan, sadece özel izinlerle araştırmacıların erişilebildiği, Cezayir doğumlu Mısırda yaşamış ismini vermeyeceğim bir İslam aliminin 4 ciltlik eserindeki ritüellerin, yanlış tercümelerle değiştirilmiş halleri bulunuyor. Asli kaynaklarda, işin ehlinin bulup düzelterek kullanabilmesi için, müellif tarafından bilerek yanlış yazılan vefkler; bu kitapta fütursuzca, çare olacak iddiasıyla, copy-paste mantığı ile aynen yerleştirilmiş... Kitabın bu kadar satmasını ise "toplumsal ve kültürel kanayan bir yara" olarak tanımlamak, sanırım hiç de ütopik olmayacaktır..
Hiç’likten Gelen Güç
Hiç’likten Gelen GüçTuğçe Işınsu · Feniks Kitap · 2020565 okunma
İslami metinler, kamu malını tanımlamak üzere " Allah'ın malı" terimini kullanmışlardır.
Sayfa 185 - Mana YayınlarıKitabı okudu
Reklam
600 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Mum, Ateşi ve Aksi: Ali Şeriati
"Oturdum ve mum ışığının güzel cilvesine gözlerimi diktim. Yeryüzündeki hiç kimse masamın üzerindeki bu muma nasıl baktığımı bilemez." Alev Almış Metin İnsan okurken alev alabilir mi? Satırlar yavaşça tutuşan bir kıvılcım gibi ruhu yakabilir mi? Ali Şeriati'nin muma yazdığı bu satırları okurken nasıl tutuşmaz ki insan? Sınıfta her
Ali Şeriati (Bir Müslüman Ütopistin Siyasi Biyografisi)
Ali Şeriati (Bir Müslüman Ütopistin Siyasi Biyografisi)Ali Rahnema · Kapı Yayınları · 200618 okunma
223 syf.
·
Puan vermedi
Bir ömrün en uzun yolculuğuna! Dolu dolu bir anlatımla, farklı bakışıyla Ali Şeriati. Düşünürler, dini felsefe ile anlatmaya çalışınca kafir diye etiketlenmiştir. Şimdi felsefe anlatan adam söze “Selamun aleyküm” diyerek başlayabiliyor. Bu onun taraflı olduğunu değil, aydın olmanın gereğini aktarıyor. Her felsefe ve sosyoloji okuyan dinden
Hac
HacAli Şeriati · Fecr Yayınevi · 20111,350 okunma
Vazifemiz İslam’ı tanımlamak değil, bizden istenen bihakkın Müslüman olmaktır. Müslüman olabilirsek dilimizin bir şey söylemesine lüzum kalmayacak, halimizin tebliği yetecek.
Birçok Osmanlı aydını gibi Mustafa Kemal de Osmanlı kültürünün de-rinlerine saklanmış olan İslâm’ın sihirli bir değneğin dokunuşuyla yok edile-meyeceğini fark etmişti. Bu yüzden dine karşı çağdaşı Sovyetler Birliği’nden daha yumuşak bir yaklaşımı benimsedi. Bu tutum, II. Meşrutiyet döneminde-ki Batılılaşma yanlılarının ünlü deyişi ile
Reklam
254 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Siyasal İslam ve Liberalizm - Ayşen Uysal
Kitap, bir siyaset bilimci tarafından derlenmiş. Önce içindekilere dikkatlice bakacak olursak: İslamcılık ile liberalizmin aynı dünyalar mı yoksa farklı dünyalar mı olduğunu belirten bir giriş yazısı ile başlıyor. Daha sonra, yükselen "muhafazâkâr winner'lık" ile neo-liberalizm arasındaki ilişkileri irdeliyor; oradan, siyasal liberalizmi
Siyasal İslam ve Liberalizm
Siyasal İslam ve LiberalizmKolektif · Yakın Kitabevi Yayınları · 20095 okunma
157 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Ahraz; Yazar Deniz Gezgin’in, semavî dinler bünyesinde ve mitolojik tasavvur dünyasında mevcût bulunan unsurlardan yararlanmak suretiyle oluşturduğu metaforlar aracılığıyla alt metin okumasına müsait hale getirdiği başarılı kurmaca eser. Bilgimin elverdiği ölçüde tespit edebildiğim metaforlar bağlamında yaptığım alt metin okumasını paylaşmaya
Ahraz
AhrazDeniz Gezgin · Sel Yayıncılık · 20124,841 okunma
TARİHSELCİLİĞİN ÇÖKÜŞÜ'
(alıntı) Kur’ân ayetlerinde ahlaki sorunlar bulunduğu (!) iddiası Tarihselcilik diye anılan anlayışın sonunda gelip vardığı nokta, Kur’ân’ı -en azından onun belirsiz bir kısmını- bir insan sözü saymak oldu. Gerekçesi ise bu sonuçtan daha vahimdi. Tarihselciliğin çıkarımına göre, bazı ayetler ahlaken sorunluydu ve bunlar Allah’ın ahlakına
288 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
·
21 günde okudu
Büyük Atam !
Ahmet Seyrek ‘ in Evanjelizm kitabı; Evanjelizmin ortaya nasıl çıkıp geliştiğini, anacının ne olduğunu, misyonunun halen devam edip etmediğini, nerelerde hüküm sürdüğünü deliller göstererek açıklamaya çalışan, araştırma ve inceleme kitabıdır. Evanjelizm, kelime anlamı olarak; hristiyanlıkta kutsal kitaba yönelmektir. Bu terim farklı protestan
Evanjelizm
EvanjelizmAhmet Seyrek · Siyah Beyaz · 20187 okunma
Müslümanlar Modernitenin Meyvelerine Razılar, Fakat Köklerine Karşılar
İslamcı modernizmi tanımlamak oldukça güçtür. Bazı Batılı gözlemciler, İslamcı modernizmi, moderniteye verilen tepkiden ziyade modernitenin bir sonucu yahut tezahürü olarak görürlerken diğerleri onu hâkim İslamcılık trendiyle kurulan diyalektik ilişkinin ortaya çıkardığı bir ürün olarak ele almışlardır (Moaddel, 2005; Rahman, 1970; Masud, 2009; Ahmad, 1967; Binder, 1988). Biz İslamcı modernizmi bir düşünceler topluluğu ve Müslümanların moderniteyle kurduğu diyalog olarak görürüz. İslamcı modernizm, toplumsal veya siyasi bir hareketten daha ziyade modernitenin altta yatan felsefi temelleriyle ilgilenen entelektüel bir harekettir. Kendi de İslamcı modernist olan ünlü İranlı filozof Abdulkerim Süruş, Muqtedar Khan ile bir konuşmasında Müslümanların internet, kapitalizm, neoliberalizm ve hatta ulus devlet gibi 'modernitenin meyvelerini' benimsemeye razı olduğunu fakat 'modernitenin köklerini' kabul etmeye razı olmadığını hatta karşı koyduklarını öne sürmüştür. Süruş; mantık, bilim ve laikliği modernitenin temelleri olarak tespit etmiş ve Müslüman kültürlerin bu kavramları benimsemediklerini ileri sürmüştür. Bize göre Müslümanların akıl, bilim, sekülarizm ve modern devlet ideolojileri ile entelektüel etkileşiminin bir boyutu İslami modernizmdir .
M. A. Muqtedar Khan & İbrahim Enes Aksu - Güney Asya'dan İslami Modernizm Sesleri, s. 68
75 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.