Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Dünyanın en yorgun ve en güçlü insanlarıdır anneler. evlatlarına karşı kızgınlıkları, telaşları, tembihleri, koruyup kollamaları, kısacası her halleri kendilerine hastır ve hepsinin altındaki tek güdü istisnasız muazzam bir sevgidir.Şefkat "ana şefkati" diye onunla anılır. ... - Hüğaaa, elimi kestim anneee, çok acıyoğaa hüğaaa. - Eyvahhh! Ooohhh, çok iyi oldu sana ohhh! Yüreğimin yağları eridi.Ver ver bi de ben keseyim ver. Tabi, ben sana git ddedim, o bıçağı tut dedim, elini bir güzel kestir dedim.Ohh nasıl sevindim varyaaa, kanasınnn, şakır kakır kanasın. Ana lafı dinlemezsen öyle olur.Hah çek şimdi cezanı...Offf yaa off! Ben nerelere gideyim amaaaan aman. Ölmek var ya hiç bişii diil hiç bi şiii... ..... - Anne çok miğdem ağrıyo ya n'apim? - İç yavrum iç. Daha çok sigara iç. bitir o paketi. Sonra terle terle, üstüne bi de soğuk su iç geçer. ..... - Anne çantamı gördün mü? Nereye koydum ben bunu ya öff. - Nereye var gücünle fırlatıp savurduysan ordadır evladım. Bi dahakine daha uzaa fırlat, elinle koymuş gibi bulursun e mi çocum? .... - Hoş geldin, hoş geldin. Aman da acıkmıştır şimdi benim güzel oğlum. Patates yemeği yaptım yer misin? Yanında pilav da var. Bi de muhallebi yaptım, sen seversin.Hazırliyim mi anasının bi tanesi? - Ya ben patates yemem. Pilav da istemem şimdi.Başka bişi var mı? - Var. Bi temiz sopa var.Yer misin çocum?! ... - Günaydın anne. Iaaaahh. ay ayılamıyorum ben ya. Alamadım uykumu gene. - Sana da iyi ikindiüstleri yavrum. Daha hava kararmadı ki, sen niye böyle erkencikten kalktın? iki saat sonra akşam olacak, nasılsa gene yatacaksın.Kalkıp bölmeyeydin kış uykunu çocum. ...
Sayfa 40
Canım Kızım; Meğer sanaymış yolculuğum. Burgun kendime neden yasadığımı sordum; bir anlamı olmalıydı basımdan gecen onca şeyin; bir karşılığım olmalıydı hayatta.bu soruyu sorduğumda kendime yirmi üç yasındaydım. Ellerim yaslanmamıştı henüz ama soluk soluğa kalmış yorgun bir çocuktum, bildiğim her şeyden, herkesten uzaktaydım.. Yalnızlık,
Reklam
Heranuş, o yıl üçüncü sınıfı da başarıyla bitirmişti. Çok çabuk öğrenen ve sorumluluk sahibi bir çocuk olduğundan ev işlerinde annesine yardım etmekle kalmıyor kardeşleri ile ilgileniyor, onlarla oyunlar oynuyor, okulda öğrendiklerini onlarada öğretmeye çalışıyordu. Havaların ısındığı ekinlerin büyüdüğü günlerden bir gün köylerini jandarmalar
Sayfa 44 - MetisKitabı okudu
Anne-Baba ve Çocuklar “Yeni nesillere akılcı bir terbiye verme meselesi...” Snelman ile arkadaşları Finlandiya’yı uyandırmak için bütün ümitlerini buna bağlamışlardı. Gençlik meselesi Snelman’ın en sevdiği bir konu ve aynı zamanda kendisinin en hassas ve ıstırap duyduğu meselesiydi. Snelman kimi zaman gençleri yüzlerine karşı azarlıyor
Acı Hikaye
Kaçırılan bir çocuğa dair ... Genç kadınların ısrarı üzerine hâkim bey kibarca öksürüp sandalyesinde biraz doğruluyor. Herkes ağzına bakarken, “Sizleri meşgul etmekten çekiniyorum gerçekten” diyerek yan çizme eğilimini belli edince karısının, “Hadi ama uzatma, herkes dinlemek istiyor” demesi üzerine tane tane, güzel bir Türkçeyle
Sayfa 163 - Kaçırılan bir çocuğa dairKitabı okudu
Arapları biliyoruz da Çakallar kim? E malum
ÇAKALLAR VE ARAPLAR Vahada kamp yapıyorduk. Arkadaşlarım uykuya dalmışlardı. Uzun boylu, beyazlar giyinmiş bir Arap yanımdan geçti, bir süredir develerle uğraştığı için şimdi uyumaya gidiyordu. Kendimi çimlere attım; uyumaya çalıştım; yapamadım, uzaklarda bir çakal uludu; doğruldum. Ve uzaklarda olanlar bir çırpıda yanıma varmıştı. Çakallar
Sayfa 79 - İş Bankası Kültür Yayınları 2. Baskı Ocak 2017Kitabı okudu
Reklam
“Kızın da tıpkı senin gibi” diyecek. “İyi ki böyle bir kızın var da benim değerimi anlıyorsun” gibisinden sözler, sitemler. Anneler dünyanın her yerinde aynı anlayacağın.
Zamanlardan birinde bir derviş müritlerine sorar: "İnsanlar neden öfkelenince bağırırlar?" Müritlerden biri, "çünkü kızmış olurlar ve bunu kızdığı kişiye duyurmak isterler," der. Derviş tekrar sorar: "iyi de kızdığı kişi yanındaysa, duyurmak için bağırmasına gerek var mı?" Müritler bir an şaşırır ve gerçekten gerek olmadığını düşünür. "Peki o zaman bağırmanın sebebi nedir," diye sorarlar dervişe... Derviş der ki: "İnsanlar kızınca kendilerini duyurmak için bağırırlar, bu doğru çünkü kızdıkları kişi bedenen yanlarında olsa da, kalben uzaktadır o an. Bağırmanın amacı kalbin sesini kalbe duyurmaktır. Ama şunu unuturlar, kişi bağırdıkça kalp daha da uzaklaşır. Kalp uzaklaştıkça kişi daha da bağırır."
Sayfa 53 - HayykitapKitabı okudu
Doğrusunu isterseniz korkuyorum. Biliyorum dedi Mustafa İnan. Bu ‘eyyamcı’ kalabalığın seline kapılabilirsin. önce kaç puan tutturduğunun peşinde gidersin günlerce. Durmadan listelerde adını ararsın, gece yanlarına kadar radyolann başından aynlmazsın. Sonra başkatanna imrenirsin bir süre: Önce ‘yabancı ülkelerin ülkemizdeki okullan’ denilen garip
Sayfa 262 - İletişim
İyi ki var anneler
Düşündüm de en son ne zaman annemi alıp bir yerlere götürdüm? Ya da ne zaman ona sıkıca sarıldım? Utangaç insanlarız ve sevgimizi göstermekte zorlanıyoruz. Oysa başımız sıkıştığında ilk yanımızda olan annemizdir.
Sayfa 69 - Destek Yayınları
117 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.