Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
260 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
"Varlık zamanın özüdür." vs "Zaman varlığın özüdür."
Martin Heidegger
Martin Heidegger
'in 1927 yılında yazdığı Magnum Opusu '
Varlık ve Zaman
Varlık ve Zaman
'; filozofun nezdinde henüz miâdını doldurmamışken, onun ışığında
Immanuel Kant
Immanuel Kant
ve
Georg Wilhelm Friedrich Hegel
Georg Wilhelm Friedrich Hegel
felsefeleri hakkında kritiklerini ders notları olarak oluşturmaya başlamıştı. İşte bu kitap da Heidegger'in Hegel'in en meşhur -ama onu kapsayan
Mantık Bilimi (Büyük Mantık)
Mantık Bilimi (Büyük Mantık)
ve
Mantık Bilimi (Küçük Mantık)
Mantık Bilimi (Küçük Mantık)
eserleri kadar
Hegel’in Tinin Fenomenolojisi
Hegel’in Tinin FenomenolojisiMartin Heidegger · Alfa Yayınları · 202050 okunma
Okumayı düşündüğüm bir kitap olan
Materyalizmin Tarihi
Materyalizmin Tarihi
sentez yayınlarından da çıkmıştır. Materyalizm felsefe tarihi dışı tutulabilen bir ideolojik oluşum. Çoğu insanda bir materyalist eğilim, yeni bir arayış sonucu çıkar ama idealizm-materyalizm çatışması özgürlüğü de başka fenomenleri de kafa karıştırmasına yol açar. Marx, bu çatışmaya getirdiği çözüm ile felsefenin Einstein’ı denilebilir
Barış

Barış

@Granma
·
03 Mayıs 11:11
Materyalizm, edilginliği, tevekkülü, boyun eğmeyi yaratmak değildir. Bir eylem çağrısıdır. Olanaklı olanın kesinlikle bilinmesine, insanın gerçek gücünün saptanmasına olanak sağlar. İşte özgürlük budur. Gürültü koparan cafcaflı bir bildiri değil, kendini ortaya koyan bir güçtür.
Reklam
kronoloji/insanlık tarihindeki bazı önemli olaylar
MÖ Beş Milyon: Bilinen en eski insan benzeri maymun cinsi olan Australopithe- cus Afrika'da ortaya çıktı. MÖ İki Milyon: Homo habilis ve dişisi ellerini kullanarak yonttukları taşlarla aletler yapıyordu ve hâlâ Afrika'dan çıkmamışlardı. MÖ 1,5 Milyon: Meşaleyi homo erectus ve femina erecta devraldı. Gerçekten de ateşi keşfeden ilk
64 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Tembellik hakkımızı nasıl kazanabiliriz?
Tembellik Hakkı
Tembellik Hakkı
Tembellik. Kavramın kendisini zihninizde nasıl canlandırıyorsunuz bilmiyorum? Benim zihnimde büyük bir hakaret olarak algılanıyor. Bu fikre çevremden edindiğim dogmatik bilgiler ve deneyimlerim ışığında ulaştım. Gelelim Karl Marx'ın damadı Paul Lafargue'ye. Tembelliğin geçmişte sadece kölelerin yaptığı ve Yunan sitelerinde ve bir çok uygarlıkta yurttaşların düşünme ve entelektüel yetilerine zarar vermemesi adına desteklendiğini yazar ilk bölümlerde. Tembelliğin kötülendiği ve çalışmanın yüceltildiği döneme geçer. Sanayi devrimi sırasında neşeli bebekleri ve şen şakrak kadınları artık göremediğini anlatır. Üçüncü bölümde aşırı üretimle beraber halkı nasıl manipüle edip tüketim çılgınlığına ittiklerini anlatıyor. Dördüncü bölümde ise bu durumun böyle gitmeyeceğini ve günümüzde de bir kaç ülkede başlayan iş saatlerini azaltmanın üretimi daha çok iyileştireceğini anlatıyor. Kitap 48 sayfa ve çok kıymetli bir kitap. Bu durumun birileri tarafından tespit edilmesi ve üzerine yıllar öncesinden bir kitap yayınlanması çok kıymetli. Tembellik dediğimiz şey dinlerde ve toplumsal normlarda kötülenen bir kavram. Unutulan bir şey var ki yaşam dediğimiz şey çalışmaktan ibaret anlar mıdır? Şuan ki toplumsal sıkıntılarımız halkın tembelliğinden midir? Kitap çok soru sorduruyor. Kitabı okuyacak insanların durumunu bildiğinden kısa yazdığını düşünüyorum. Dili anlaşılır fakat düşünerek okunması taraftarıyım. İyi okumalar.
Paul Lafargue
Paul Lafargue
Tembellik Hakkı
Tembellik HakkıPaul Lafargue · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202010,2bin okunma
Tüm Garnizon Ayaklanıyor
"Herkes biliyor ki işçiler şefsiz (Blanqui ve öteki devrimci yöneticiler 15 Mayıs'ta tutuklanmışlardı) ortak bir düzenlemeden yoksun, olanaksız çoğu silahsız, gezici jandarma birliği ve taşradan akın akın desteklenen Ulusal Koruyucular karşısında tam beş gün süreyle onları eşsiz bir yüreklilik ve üstün bir yetenekle çok zor durumlara soktular. Herkes biliyor ki gözünü kan bürümüş burjuvazi inanılmaz bir hoyratlıkla zararını ödetti ve üç bini aşkın tutukluyu toptan imha etti." K. Marx
Sayfa 143 - CeylanKitabı okuyor
Reklam
51 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Karl Marx mektuplarında damadına şöyle seslenir: "Sen çalışmayı sevmezsin ama kızıma iyi bak. "Sadece kapitalist düzeni değil bu düzene uyan ve gün geçtikçe onun daha da kölesi haline gelen proleterya sınıfının kendini nasıl burjuva sınıfına oyuncak ettiğini bütün çıplaklığıyla her tarafta da yerden yere vurarak anlatan bir kitaptır. İşçi sınıfı için var olan düzenin aslında onların daha çok çalışıp ülkelerinin kalkındırmaları adına değil de daha çok köleleşmeleri ve sömürge aracı haline gelmeleri için olduğunu gözler önüne sermiştir.
Tembellik Hakkı
Tembellik Hakkı
Tembellik Hakkı
Tembellik HakkıPaul Lafargue · Karbon Kitaplar · 201910,2bin okunma
David Ricardo...İktisat kuramına ana katkısı, sanayinin başarılı olabilmesi için emek tarafından yaratılan değerin ücretlerle ödenenden daha yüksek olması gerektiğiydi. Ona göre bunun sonucunda ücretler "ne artıp ne azalarak işçilerin yaşamlarını ve nesillerini sürdür­melerini sağlayacak kadar" düşük bir seviyede tutulursa, o zaman ne çok büyük bir sermaye birikimi ne de genel bir aşırı üretim söz konusu olurdu. J. K. Galbraith'in bize hatırlattığı üzere, bu durum Tunç Kanunu olarak bilindi ve "çalışanların fakir olması gerektiği, aksi takdirde sanayi toplumunun bütün yapısının tehdit altında olacağı" fikrini oluşturdu. Bir süre hizmet ettiği Parlamento'da 'kahin' olarak tanınan Ricardo, Adam Smith'le birlikte genişleyen bir ekonominin genel ücretleri yükselteceği fikrine katılıyordu ancak yoksullara verdiği yegane ödün de buydu.Her tür verginin yatırıma gidecek uygun sermaye miktarını azaltacağını söy­leyen klasik bir laissez-faire kapitalisti olarak Kari Marx'ı kışkırtanlardan biriydi.
Sayfa 797 - Yapı Kredi Yayınları.
"Sefaleti azaltmadan zenginliği artıran bir toplumsal sistemin özünde çürümüş bir şeyler olmalı" K. Marx
418 syf.
10/10 puan verdi
·
7 günde okudu
"Savaşçı gönlünün muradını keşfeden ve o muradı yaşamında gerçekleştirmek üzere yaşayan kişidir." diyor
Doğan Cüceloğlu
Doğan Cüceloğlu
Arif öğretmenle yaptıkları sohbetler aracılığıyla Savaşçı kimdir, özellikleri nelerdir? dupduru, yalın diliyle anlatıyor. Okurken insan sanki Doğan hocanın karşısındaki kendisiymiş gibi hissediyor. Etkileyici bir üslüpla yazılmış diyaloglarda kendi hayatlarımızdan, kaygılarımızdan, kişisel gelişim yolculuğumuzda biz yoran anlarımızdan parçalar buluyoruz. Özellikle ölüm bilinci ile ilgili bölüm bambaşka kapılar açtı zihnimde. Don Juan hikayeleri, Karl Marx, Hegel, Platon, Sokrates, E. E. Cumming, Heidegger, Husserl ve daha pek kişiden alıntılarla zenginleştirdiği
Savaşçı
Savaşçı
benim için bir başucu kitabı olacak. Işıklar içinde uyu Doğan Cüceloğlu. Keyifli okumalar dilerim.
Savaşçı
SavaşçıDoğan Cüceloğlu · Sistem Yayıncılık · 20019,9bin okunma
667 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.