Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
280 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Define Adası kitabının başkarakterimiz olan Jim Hawkins tarafından anlatılmaya başlıyor. Babasıyla birlikte Amiral Benbow Hanı'nı işletiyordur. Bir gün hana Billy Bones isimli bir korsan gelir. Handa kalmaya başladıktan sonra Jim'e "tek bacaklı denizci adamı" kollaması üzerine talimat verir. Billy Bones koyda gezerken hana
Define Adası
Define AdasıRobert Louis Stevenson · İş Bankası Kültür Yayınları · 20175,7bin okunma
224 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Cide
Yeniden okudum, ilk okuduğumdan daha çok keyif aldım bu okumada. Beş yıl öğretmenlik yaptığım, Rıfat İlgaz 'ın romanlarında anlattığı sokaklarında gezdiğim, ağaçlarına tırmandığım, kızımı doğurduğum Cide 'nin benim için çok büyük önrmi var. O nedenle kitabın Cide ile ilgili son bölümünü buraya almak istedim. CİDE KlYlLARlNDA
Yokuş Yukarı
Yokuş YukarıRıfat Ilgaz · Çınar Yayınları · 1996145 okunma
Reklam
Koçero - Vatan Şiiri keklik serer palazını tenha kayalıklara uçurur korkusunu kara diken savurur tohumunu kurtulur korkusundan orda bir dağ orda bir tas
3.cilt
432. İbni Mes’ûd radıyallâhu anh'den rivayet edildiğine göre şöyle demiştir: Deriden yapılmış bir çadır içinde kırk kadar kişi Resûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem ile birlikte bulunuyorduk. Hz. Peygamber bize: - “Siz (müslümanlar) cennetliklerin dörtte biri olmaya râzı mısınız? diye sordu. Biz: -  Evet, dedik. Hz. Peygamber: - “Cennetliklerin üçte biri olmaya razı mısınız?” buyurdu. Biz: - Evet, dedik. Bunun üzerine Resûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem; - “Muhammed’in canı, kudret elinde bulunan Allah’a yemin ederim ki ben, sizin cennetliklerin yarısı olacağınızı umarım; çünkü cennete müslüman olmayan kimse giremez. Siz, müşriklere nisbetle kara öküzün derisindeki beyaz benek ya da kızıl öküzün derisindeki siyah benek gibisiniz” buyurdu. Buhârî, Rikak 45, Enbiyâ 7, Eymân 3, Tefsîru sûre (22), 1; Müslim, Îmân 377. Ayrıca bk. Tirmizî, Cennet 13; İbni Mâce, Zühd 34
Hemen dizlerimin üstüne çöktüm. Yerde kaptanın elinin yakınında, bir tarafı kararmış olan küçük bir kağıt parçası duruyordu. Bunun kara benek olduğundan hiç kuşku duymadım. Kaldırıp aldığımda, öbür tarafında çok güzel ve okunaklı bir yazıyla şu kısa mesajın yer aldığını gördüm: "Bu gece ona kadar vaktin var." "Saat ona kadar vakti varmış, anne," dedim. Bu sözlerin ağzımdan çıkmasıyla birlikte, eski saatimiz çalmaya başladı. Bu ani gürültü bizi şoka uğratacak ölçüde irkiltti; neyse ki, gong vuruşlarından saatin henüz altı olduğunu anladık.
"Peki ama, kara benek neyi nesi, kaptan?" diye sordum. "Bu bir çağrı, miço. Bana ulaştırdıklarında, sana söyle yeceğim. Ama sen de gözünü dört aç, Jim. Şerefim üzerine yemin ederim, sana eşit pay vereceğim."
Reklam
124 syf.
·
Puan vermedi
çok güzel bir şiir kitabıyla buradayım normalde şiir kitapları okumayı sevmem ama bu kitaba bir şans vermek istedim iyiki de okudum. Öncelikle kitabın ilk sayfasında yazarımızın kitabını eşine ve kızlarına ithaf etmesi çok hoşuma gitti. Kitap 122 sayfadan oluşmakta her sayfası resimlerle özdeşmiş güzel bir kitap. Kitabın içinden bazı alıntıları
Koştuğunda Rüzgar
Koştuğunda RüzgarNurhan Arslan · Kitapmüptelası · 20234 okunma
bu cesur bitişten sonra, sen ne düşünürsün, okur ne düşünür bilemem. İşim Allah'a kaldı. üzülsem de boşver; lalenin tam ortasın- da kara bir benek vardır. Eskiler, laleyi aleve, bu beneği de yakılmış, dağlanmış gönle benzetirler.
Sayfa 105Kitabı okudu
Şehîd-i aşkın oldum lâlezâr-ı dâğdır sînem Çerâğ-ı türbetim şem’-i mezârım varsa sendendir Şeyh Gâlib Ey Sevgili! Senin aşkının şehidi oldum. Göğsüm dâğlarla dolu olan bir lâle bahçesini andırıyor. Toprağımın bir ışığı, mezarımın bir mumu varsa ancak senden kaynaklanıyor. ( Lâlenin ortasında kara bir benek bulunmaktadır. Klasik edebiyatımızda lâle aleve, bu benek de yanmış, dağlanmış gönüle benzetilir.)
Sığırcıkların sesleri, benek benek, yeşil, sivri güzel gagalı, kapkara gözlü, yeri göğü dellendirirdi. Bir kara bulut gibi gelirler ağacın üstünü sarıverirlerdi. Kulakları sağır edercesine. Dallar arasında yüzlerce kuş yuvası. Sarı ağızlı civcivler. Boyunlarını uzatmışlar, ağızları sonuna kadar açılmış, büyük bir telâşta, çırpınma, bağırmada.
Reklam
Bir ara Toros dağları toz direklerinin ardında yitti. Birden de ortalık karardı. Bu, bir an sürdü. Sonra ortalık gün doğmuşcana yeniden açıldı. Ortada dümdüz, yunmuş arınmış, ıssız, sabah güneşinde kalmışlığın tazeliğinde, azıcık da tüten, yanık ot kokusuyla kokan dümdüz bir ova kaldı. Ovanın üstünden benek benek, bulutların gölgeleri geçiyordu, akarak. Bir de ovanın ortasında, ötelerde, uzakta, kara bir leke gibi Hemite dağından yana doğru ağır ağır giden, atının başı yere değecek kadar sarkmış ölgün bitkin bir atlı.
Güzel, serin bir sabahtı; küçük benek benek bulutlar, açık mavi gökyüzünde kuzu postları gibi duruyordu; yaprakların ve otların üzerine küçük çiy taneleri dökülmüştü, örümcek ağlarının üzerinde de çiy tanecikleri gümüş gibi parlıyordu; ıslak kara toprak şafağın kızıl izini henüz koruyordu; gökyüzünün her yanından tarlakuşlarının şarkıları dökülüyordu.
Sayfa 195 - Can YayınlarıKitabı okudu
ATEŞE AŞIK "SEMENDER"
#218099953 dün
Abdülkadir Geylani
Abdülkadir Geylani
Hazretlerinin kitabını okurken "semender" geçti bir bakayım neymiş dedim SübhanAllah!ne güzel tarifler bunlar böyle.Okumanın araştırmanın gözünü seveyim. 📌Efsanevi Semender ve Tasavvurları • Ateşte yanmayan "ateşten "beslendiği söylenen" divan şairlerinin tariflerine
Koçero Vatan Şiiri
keklik serer palazını tenha kayalıklara uçurur korkusunu kara diken savurur tohumunu kurtulur korkusundan orda bir dağ orda bir tas bir pınar dağ ardında
74 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.