Xavier de Maistre 42 gün oda hapsine mahkum ediliyor ve bu süreçte de bu 42 bölümlük kitabı yazıyor. Ama oda hapsinde olduğu için yazmıyor, zaten bu kitabı yazmayı planlamış da oda hapsi bu süreci hızlandırmış sadece, kendisi öyle söylüyor.Aslında hrpimizin bir nevi oda hapsinde olduğu bu dönemler için çok güzel bir örnek bu kitap. Boş durmak yerine üretmiş, tutsak hissetmek yerine zihnini özgür bırakmış ve asıl esaretin kafalarımızda olduğunu göstermiş bizlere.
*
Kitabın ilk sayfalarında çıktığı yolculuğa bizi de davet ediyor. Zengin, fakir, tembel, çalışkan vs hiç farketmez hepiniz gelin diyor. Bize de davete icabet etmek düşer. Yolculuk aslında tam da beklediğim gibi başlamıştı, küçücük odada adım adım gezip eşyaların felsefesini yapacaktık ne güzel. Ama sonra ruh ve beden ayrıştı. Bedeni odada gezinirken ruhu ve beyni başka yerlere gitti, işin içine resim, müzik girdi falan ortalık bayağı karıştı. Hani keyifli bir sohbette durmadan çay doldurulur ve laf lafı açar ya kitap da tam olarak öyleydi. Bu da böyle bir yolculuktu. Kitapla kalın.