“İnsan sevdiğine kavuştuktan sonra
ekmeği olsun, ayranı hiç olmasın
yemeği sadece darı olsun
yorganı mavi gök olsun
döşeği kuru yer olsun
yastığı sert taş olsun
torbası omzunda olsun
torbanın dibi delik olsun
yurdu buralar olmasın.
Acem ve gavur ellerinde olsun
Sevgilisi insanın istediği gibi olduktan sonra gün boyu avare olsun.
Aşsız, katıksız, ekmeksiz olsun..”
Aşk... Üç harf A-Ş-K. Küçücük bir kelime. Ancak anlaşılması güç bir dünya bir ömür. Tüm bir ömrün anlamaya yetmediği bir duygu. Kelimelerin anlatmaya yetmediği bir deprem. Akla değil yüreğe sorulması gereken şey. Yalnızca yoksul yüreğin taşıdığı onun acısını damla damla hissettiği afet
Siz de biliyorsunuz ki;bilmek ayrı bir şey anlamak ayrı şeydir. Anlamak,bilmekten daha yakıcıdır.
Çok yakıcı...
Ve bazı şeyler vardır ki,yaşanmadan anlaşılmaz