Yazarın "Yüreğinin Götürdüğü Yere Git" isimli kitabını okurken, yazılanlara yaşlı kadının, kızının ve torununun gözünden bakmaya çalışıyordum. Birçok soru oluşmuştu kafamda. Mesela çocuğun annesi İlaria'nın hayatının nasıl geçtiğini, onun yaşamındaki boşlukları çok merak etmiştim. Bu kitapta o boşluklar çok güzel doldurulmuştu.
Bu kitapta da çoğunlukla torunun duygularını okuyoruz. Kim olduğunu, nereden geldiğini araştıran, annesinin ve babasının yaşam öyküsünün peşine düşen kız hem kendi hayatına hem de ailesinin hayatına dair birçok şey öğreniyor. Annesinden kalan günlükleri okuyarak babasına dair bilgiler edinen genç kız babasını aramaya başlıyor. Artık nispeten olgunlaşmış bir zihinle olayları gözden geçirmeye ve geride kalan onca yaşanmışlığa anlam vermeye çalışıyor.
İnsanın kim olduğunu bilmek istemesini, aramasını, bunun peşine düşmesini çok anlamlı ve takdire şayan bir mesele olarak görüyorum. İşte bu kitap da bir arayışın hikâyesi.
Oldukça güzel, oldukça duygusal bir kitaptı. Okumanızı tavsiye ederim. Fakat önce birinci kitabı (Yüreğinin Götürdüğü Yere Git) okuyun yoksa her şey havada kalır.
Okumayı düşünen herkese keyifli okumalar diliyorum.
