Bir hanımninenin isteği üzerine yazılmış, masal tadında çok tatlı bir roman okudum. Başta kendimi o kadar kaptırmışım ki sonunun öyle çıkacağını gerçekten hiç tahmin etmemiştim.
Okurken bazı sayfalarda aklıma "Sıcak Kafa" dizisi geldi. Yer yer tekerlemelerle, manilerle, abuklamalarla gülümsetti, güldürdü beni. Son zamanlarda okuduğum kitaplar arasında en eğlenceli kitap unvanını aldı.
Kitaba başlarken ilk 50 sayfayı okuyup bırakacağım demiştim. 50.sayfaya geldikten sonra bu başlığı da okuyayım bırakacağım dedim. Derken 100 sayfa okumuşum. Sonra da ee az kalmış bari bitireyim dedim ve bir oturuşta bitirmiş oldum.
Hikaye Muhsine'nin geçimini sağlamak için şehirden çok uzakta bir köşke hizmetçi olarak gitmesiyle başlar.
Ancak köşkte çok önemli bir kural vardır:
"Her gördüğünü bilmeye uğraşmamalı, her işittiğini merak etmemeli."
Merakına asla karşı koyamayan, her gördüğünü, duyduğunu bilmek, öğrenmek isteyen Muhsine'nin macerasına tanık olmaya hazır mısınız?
O halde keyifli okumalar dilerim.