Kesinlikle çok beğendim.Age gap konulu bir kitap.Halley aile içi istismar mağduru bir genç kız.Şerefsizin önde gideni bir babası var ve kıza senelerce ağır derece şiddet uyguluyor.Reed ise 34 yaşında dövüş sanatları konusunda uzman bir adam.Bir partide Halley’in en yakın arkadaşı Tara’nın babası olduğunu bilmeden ikisi ciddi anlamda yakınlaşıyor.Kacey Reed’e yaşı ile ilgili yalan söylüyor ve bu anlaşılınca tabi ki Reed kızarak uzaklaşıyor.Sonra Kacey yine ciddi yaralandığı bir durumdan kaçarken Tara’nın evine sığınıyor ve yerleşmeye karar verince tekrar yolları kesişiyor.Kendini savunma konusunda Reedden de destek alıyor.Sonrası malum.
Konu ve işleyiş cidden akıcı.Ben yazarın kalemini çok sevdim.Duygularına karşı savaşmaları,yanlış olduğunu bilmelerine rağmen aşka yenik düşmeleri hem hüzünlüydü ve nefes kesici.Çok hızlı ilerleyen ilişkilerden hoşlanmıyorum.Bu tam tadındaydı.İki karakteri de sevdim.
Tek hoşlanmadığım sonlardaki Tara ile ilgili kısım oldu bence çok gereksizdi ve kitabın akışını bozdu.O yüzden bir puan kırdım.Onun dışında mükemmeldi.
Yazarın maalesef hiçbir kitabı Türkçeye çevrilmemiş.Ve araştırdığım kadarıyla çok güzel kitapları var.İnşallah yayınevlerinden biri çevirma kararı alır.Bu kitabı da güzel bir çeviri ile tekrar okumayı isterim.Türün meraklılarına ve 18 yaş üstü olan herkese tavsiye ederim.
OlderJennifer Hartmann · Independently published · 02 okunma
Daha önce #anahuang
ın #twistedseries ini okumuştum. O seride özellikle son kitap #çarpıkyalanlar ı diğerlerine kıyasla daha çok sevmiştim. Yazar #öfkekralı ile yeni bir seriye giriş yapmış ve bu kitabın ana karakteri olarak da Çarpık Yalanlar dan tanıdığımız Dante Russo' yu seçmiş. Dante o kitapta gizemli tavırları ve ulaşılmaz kişiliği ile oldukça dikkat çekiyordu. Yani bence yazar doğru karaktere oynamış.
Dante Russo disiplinli, kontrollü ve insanlara mesafeli bir adamdır. İşi ve aile adı her şeyin önünde gelir. Evlilik düşüncesi yakın zaman için asla aklında yokken kardeşinin yaptığı bir hata yüzünden şantaja uğrar ve tanımadığı bir kadınla nişanlanmak zorunda kalır.
Vivian Lau yükselen bir mücevherat markasının varisidir. Buna rağmen kendi işini kurmuş ve çok çalışarak kendini ispat etmiştir. O da bu nişanlılığı babası tarafından zorlandığı için kabul eder. İkisi arasında gelişen olayların sonunu tahmin edersiniz. Bahsetmeye gerek yok. Ama Vivian karakterini çok sevdiğimi bilmenizi isterim. Akıllı, gerçekçi, çalışkan, güzel seven, aileye ve insanlara değer veren bir karakterdi. Malum kadınlar genelde kitaplarda biraz aptal karakterize ediliyor. Onun için bunu ayrı sevdim.Tarzı sevenlere öneririm.
Bu yazardan çarpık serisini de okudum ve bütün kitaplarında inkar edilemez çok fazla benzerlik var. Tek farkları kullandığı tropeler denebilir. Ama bu kitapların kötü olduğu anlamına mı gelir? Hayır.
Romantik okumayı genel olarak severim, gayet de hoşuma giden bi türdür kendileri ama malum konu kıtlığından bütin kitaplar birbirine benzemeye
Psikolojik gerilim türünde demiş ve sosyal medyada 50 dilde yayımlanmış deyince merakımı cezbetti. Yazarla yeni tanıştım. Dili çok çok sade olmasına rağmen akıcı ve sürükleyici geçti. Kötü değildi ama beklentimi de çok iyi karşıladı diyemeyeceğim.
Öncelikle çok fazla psikolojik betimleme ve terimlerin havada uçuşacağını düşünmüştüm, olmadı. Evet,
Herkese Merhaba, sürükleyici, merak uyandıran fakat okudukça yok artık dedirten bir kitabı daha bitirmiş bulunmaktayım.
Biraz spoiler içerir :)
Kitap geçmiş ve günümüz şeklinde ilerliyor.
Michael, Kia, Damon ve Will 4 kişiden oluşan okuldaki ve şehirdeki herkesin korkup çekindiği atlılar grubu. Tabi aileler zengin olduğu için dokunulmazlıkları
Prof. Dr. Huriye Martı
Bir Hadis, Bir Kudüs – Yalan
PROF. DR. HURİYE MARTI
14.03.2024 - 17:45
YAYINLANMA
Google News
Sadakat ve dürüstlükten asla taviz vermeyen Peygamber Efendimiz bir hadisinde şöyle buyuruyor: “Oruç tutarken yalan söylemeyi ve yalan ile iş yapmayı bırakmayan kimsenin yemeyi içmeyi terk etmesine Allah’ın ihtiyacı yoktur.”
Yukarıdaki tablo savurganlığa, tıka basa yemek yemeye asla izin
vermezken, hiç para artmadığı da fark edilecektir. Her bir kuruş yiyeceğe
ve kiraya gider. Cebe koyacak para kalmaz. Adam bir bardak bira satın alsa,
ailesinin lokmasından eksilecektir. Aile bireyleri ne kadar az yerlerse,
bedensel verimleri o kadar düşecektir. Bu ailenin bireyleri otobüse ya da
tramvaya binemez, mektup yazamaz, gezmeye çıkamaz, ucuz bir vodvil
seyredemez, sosyal kulüplere katılamaz; şekerleme, tütün, kitap ya da
gazete alamaz.
Dahası, çocuklardan birinin (üç çocuk vardır üstelik) ayakkabıya
ihtiyacı olsa, ailenin bir haftalığına yemek listesinden eti çıkarması
gerekir. Papuç isteyen beş çift ayak, şapka isteyen beş kafa ve elbise isteyen
beş vücut olduğundan ve uygunsuz davranış şekillerini düzenleyen
yasalar bulunduğundan, ailedekiler kendilerini sıcak tutmak ve kodesten
uzak durmak için sürekli fiziksel verimliliklerini düşürmek zorundadır.
Johann Wolfgang Von Goethe hayranı. Kendisini ilahlaştıracak kadar -belki de öyle yaptı- övüyordu bu kitapta. Genel olarak çok fazla Alman ve Fransız edebiyatını karşılaştırmakta ve -bilmiyorum çoğu kez Fransız edebiyatını yermekte idi- Alman
İlk çıktığından beri diyorum bu yazar 700 sayfa ne yazdı ben nasıl okuyacağım diye. Kitabı bitirdim hala aynı şeyi diyorum dkkdkd Asla gerek yoktu bu kadar uzun olmasına. İkilinin sahnelerinden çok günlük şeyler okuduğum için daha çok gözümde büyüdü kitap. Boş sahneler bile sarıyor okutuyor ama ikiliyi daha fazla okumak isterdim. Kitabın tek eskisi de bu bence. Onun dışında sevmediğim bir yeri yok. Çok tatlı bir çiftlerdi. Kızımız aile içi şiddet (o kadar saydırdım ki final sahnesinde kendimi kaybettim) ve hayatı boyunca akran zorbalığıyla baş ediyor. En sonunda okulunu değiştiriyor annesi ve yeni okulunda kız biraz rahatlıyor ve ilk gün ragbi takımının kaptanı yanlışlıkla top atıp kızı bayıltıyor kdkdkd O andan beri çocuk peşimizi bırakmıyor okulda herkesten koruyup arkasını kolluyor kızın. Bayıldım çocuğa. Kitapta lise çağındaki çocukların duyguları çok iyi aktarılmıştı. Liseye gidip geldim yani o derece. Aklı fikri malum yerinde olan erkekler ve masum ama böyle şeylere ilgi duyan kızlarımız :) Johnny (17) Shannon (15) aralarındaki çekingenliği, çekimi ve koruma duygusunu çok sevdim ve derinden hissettim. Shannon'ın kendini koruma iç güdüsü ve ördüğü duvarlar için çok üzüldüm ya neler yaşıyor minik kız :( Özellikle Johnny'nin ameliyat sonrası kafası güzelken ki şamatasına bayıldım çok eğlendim :) Finalde için koptu biraz ağlamış olabilirim. İkinci kitap yine bu karakterleri anlatıyor diye tahmin ediyorum merakla bekliyorum.
4/5
“Ben dünya kürresi,
Türkiye karyesi ve Urfa Köyünden,
El-Aziz (Elazığ ) Tımarhanesi (Akıl ve Ruh Sağlığı Hastanesi) sakinlerinden; İsmi önemsiz, cismi değersiz,
Çaresiz ve kimsesiz bir abdi acizin,
Ahir deminde misafiri Azrail’i beklerken,
Başhekimlik üzerinden Hâkimler Hakim’inin
Dergahı Uluhiyetine son arzuhalimdir..!
Ben gam (dertlilik)
Huntington'a göre din veya medeniyet kimliği, en geniş, en derin ve en güçlü kimliktir. Huntington, bugün dünyada bu anlamda altı veya sekiz medeniyet sayılabileceğini ifade etmektedir. Ona göre, dinlerin önemi şuradan kaynaklanmaktadır: Dinler, devlet gibi yalnız siyasî değil, Tanrı-birey, birey-grup, aile, karı-koca ve çocuklar, fert ve toplum arasındaki ilişkileri düzenler veya düzenlemek iddiasındadır. Hemen şunu ilave edelim ki, bu dinler arasında İslâm, Hazreti Peygamber'in hayatı ve sünneti kesin biçimde malum bir din olduğu için, insanın günlük ve sosyal hayatını bütün ayrıntıları ile Tanrı buyruğu olarak belirleyen bir dindir. Böylece İslâm, kesin biçimde tanımlanımış ve kurallaşmış bir yaşam tarzını ifade eder..
Ne okudum, ne okudum. Bu kitaba öyle ön yargılar var ki alıp okuma konusunda çok karasızdım. beni reading slump dan çıkaran kendisine başta teşekkür ediyorum.. Ben gibi Pdf şeklinde denk gelir ve okursanız kafanız güzel dağılır aklınız finalde kalır size iyi gelir! Yok ben smut du dark dı bilmem ne hiç o işlere gelemem ne o öyle her şeyi tüm
Bayram yaklaşırken çarşı pazar hareketlenip giyim kuşamın yanı sıra misafirlere sunulacak ikramların alışverişi de başlar. Geçtiğimiz ramazan ayında sadece kredi kartı ile 40 milyar TL, yani 18-19 milyar dolarlık bir alışveriş yapılmış. Bu tutar sadece Ramazan Bayramı'nda 2,5 milyar lira olarak gerçekleşmiş. Bunlara nakit harcamalar dâhil
Tabii 1914, Dünya Savaşı'nın patlak verdiği yıl, sürekli bir karışıklık var, memleketin durumu malum. Enver Paşa ve Naciye Sultan kaç yıl normal bir aile gibi yaşıyorlar?
Hiç denecek kadar az.