Artık Güler’in akşamları eve dönüş yolu değişti. Tramvay yoktu; yangın kuleli sokak yoktu. Başka ne yoktu? Bilmiyordu. Geçen pazartesi o yokuşta, susuz eski çeşmenin önünde durmuşlar, ona üstündeki ‘Sahibül hayrat vel hasenat Fındıklılı Mehmet Ağa’ yazısını ilk hecelediği günü anlatırken, hayatlarının onca en önemli konuşmasını yapmışlardı...