Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Mehmet

Bütün üzüntülerimiz, hayal kırıklıklarımız, hiddetlerimiz, karşımıza çıkan hadiselerin anlaşılmadık, beklenmedik taraflarınadır. Her şeye hazır bulunan ve kimden ne gelebileceğini bilen bir insanı sarsmak mümkün müdür?
Reklam
İnsan, hakkında kafa yormadığı, kaygılanmadığı, çözümlemeye çalışmadığı birini niye sevsin, ona niye değer versin? Sevmek bir anlamda sende olmayana ulaşmak, bunun için çabalamak değil midir? Senden farklı olmayan birine niye ulaşmaya çalışasın ki?
Zıddıyla gözümüze sokulmadan içinde bulunduğumuz gerçek durumu asla göremiyor, hep fazlasını istemekten sahip olduğumuzun değerini bilmeyi beceremiyoruz.
Sayfa 153Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Acılar gibi, ani sevinçler de önce sarsar insanı."
"Aşk ilk günkü gibi kalabilir, heyecan da öyle. Aylar da geçse, yıllar da geçse. Hayat, insana bıkkınlık verecek kadar uzun değildir."
Sayfa 109Kitabı okudu
Reklam
Bir insanın büyüklüğü, değeri, yakınları tarafından en çok onu yitirdikleri zaman anlaşılırdı. Bu her zaman böyle olmuştur. Böyle olacaktır...
Sayfa 115Kitabı okudu
"Abdülhamid kötü bir istibdat namı salmıştı, ancak bu kötü bir tanımlamadır. O, modern Türkiye'nin babasıdır."
"Bir rüya ya da kâbus aslında kafanızın içindeki bir film gibidir o kadar, tek farkı siz de içinde yer alabilirsiniz."
Kitlesel üretime dayanan kapitalizm, tüketim düzeyini her açıdan artırıyordu. Kitlesel üretime konu olan metalara ulaşma düzeyi artan, çalışma dışında geçen zamanı kültür endüstrisinin hazırladığı eğlence formlarıyla geçiren, kitle iletişim araçları ile kendisine verilen enformasyon sınırları içerisinde "pasif kamuoyu" haline gelen kitlelerin artan konformizmi, onları kapitalizmle uyumlu hale getiriyordu.
Sayfa 227Kitabı okudu
"Varoluşun zirvesini gösteren, hayatın artık daha fazla yükselemediği bir kendinden geçme hali vardır. Yaşamanın çelişkisi de odur ki bu kendinden geçme, esrime hali, insan ancak en hayat doluyken ve insanın ancak hayatta olduğunu tamamen unutmasıyla gelir."
Reklam
"Gökyüzü pırıl pırıldı. İçinde bembeyaz uçuşan yıldızlara göre karanlıktı ama yine de pırıl pırıldı; sanki orada muazzam bir ışığı örtmekte olan kadife bir perde vardı, sanki parıldayan yıldızlar sadece o perdedeki delikler ve yırtıklardı, o anlatılmaz aydınlık da oralardan sızıp öyle parlıyordu."
39 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.